‘Baba beni atmazsın değil mi?’

Haberleri —

   

“… Kayseri’de bir cinayet işlendi. Bir adam ailesini katletti. En son yedi yaşındaki çocuğunu balkondan atacağı zaman, çocuk "Baba, beni atmazsın değil mi" diye korkuyla babasına yalvarmış. Ben bunu dinlediğim zaman o kadar ürperdim ki, hayatımda diyebilirim ki hiçbir şey beni bu kadar etkilemedi. Hayatım boyunca o çocuğun sözünü unutmayacağım. İşte şimdi söylüyorum. Bunun romanı yazılmadan, bunun filmi çekilmeden, Türkiye’ye dair hiçbir şey yapılamaz. Bu o kadar önemli ve bütün sorunları kendinde barındıran bir olaydır. Türkiye bu çocuğun sözüyle bir deprem gibi sarsılmalıydı ve o çocuğun sözü çözümlenmelidir. İşte kadın katliamları da aynıdır.” (9.3.2014-İmralı Görüşmelerinden)

Beş yıl sonra 8 Mart için bu sözlerin yazdırdıkları:

12 yaşındaki koşucu:

(Koşu şampiyonu Ayten’in Yeni İlkokul 4. Sınıf yaz tatili anısı)

Siz Ayten’i tanımadınız, tanısaydınız siz de devrimci olurdunuz!

Bu yazı da atlatsa / On ikisine girecekti / O yaşına dek koştu Ayten / Uzun kısa / Koştu yolları / Her baharı koştu, her yazı / Koştu kışları, sonbaharları / Koşamadı o yazı / O Koca yazı / O Koca cehennemi… / Acaba / Gelinlik de giydirdiler mi / 30 numara / Koşu ayakkabılarının üstüne / Ve bir daha koştu mu Ayten?

Çanaktaki mısralar:

Karalar bağlamışsa / Çanak dolusu mısralar / Çingene karasıdır / Biraz asi / Biraz neşeli / Fakirin ekmeğidir / Biraz yanık… / Nar dökmüşse dibine / Kırmızıdır / Çevrilmişse dört yanı / Silahlıdır mısralar / Kaçaktır / Vuracak / Vurulacaktır / Ah yine de / Her an düşüp kırılacak / Bir çanak dolusu yürektir / Biraz narin…

İsmail ve Persephone:

Persephone bir gün oyun arkadaşlarıyla birlikte çayırda çiçek toplarken birdenbire yer yarılmış, tanrı Hades arabasıyla dışarı çıkagelmiş, kızı yakaladığı gibi kaçıp gitmiş. Ümitsizlikten ne yapacağını bilmeyen tanrıça ana, kızını araya araya bütün dünyada dolaşmadık yer bırakmamış. Sonunda her eyi gören ve bilen güneş tanrı Helios Persephone'nin bulunduğu yeri söylemiş. Bunun üzerine toprak ana Demeter Olympos'tan kaçmış, yüreği sızlayarak ıssız bir yere çekilmiş. Onun küsmesiyle toprağın bereketi kalmamış, insanlar kıtlık tehlikesine uğramışlar. Kendisine Hades'in sunduğu nar meyvesini yemi olan Persephone bu sevgi büyüsüyle yeraltı hakimine bağlanmış bulunuyormuş. Bereketin kalmadığını gören Zeus, Persephone'nin yılın üçte ikisini yani çiçek açma ve meyve zamanını, anası Demeter'in, geri kalan üçte birini, yani kışı da kocası Hades'in yanında geçirmesini kararlaştırdı. Böylelikle toprağa yeniden bereket geldi.” Ve Allah İsmail’i dört mevsim boyunca bağışladı. Oyun arkadaşlarından koparılan Persephone ise bereketin bedeli olarak her kış kurban edildi…

Yol olaydı:

Elma kokan bir köy vardı / Kalmışsa külleri de yeterdi /Ağaçlar belki kiraz açardı / Belki nardı / Belki bir hatıra / Çıkardı külden/ Yol olaydı / O köye gideydi / Elma kokulu / Belki acıydı / Belki umut / Olaydı yol / Gideydi…

Dağı sev:

Bu dağı sev dedi / Düşer miyim / Kalkar mıyım deme / Sen dağı sev yeter / Havasını sev suyunu / Bir de ölümünü… / Dedi ki / Korkma / Sevmeyen ölür!

Küçük ekşi elmalar:

(Heval Hedar Rubar’ın anısı)

Tozlu bir kentin sonunda / Elmaları olan bir köy vardı / Sokakta oynayan iki çocuk vardı /Aldılar birini oyunları yarım kaldı / Elma toplamışlardı / Küçük ekşi elmalar / Yalnız kaldı diğeri / Kaldı bir zaman ağlamaklı / Onu da çağırdılar / Gel dediler arkadaşın ağlıyor / Gitti baktı avluda çalgıcılar / Odada kadınlar / Ortalarında çocuk / Başından aşağı kocaman bir örtü / Kırmızı… / Hıçkıra hıçkıra ağlıyor / Arkadaşını gördü sustu / Örtüyü kaldırdı arkadaşı / Güldü / Güldüler… / Kırmızı örtü kocamandı / Yaşları on ikiydi / Arkadaşı da girdi altına / Çektiler başlarına kırmızıyı / Kalan elmaları yediler / Düğün bitene kadar / Güldüler…

Utanç:

Çocuk kendi yoluna gitti / Yaşlı kendine bir mezar buldu / Utancın gizleneceği yer yok / Yüreğinde tutarsın yanaklarından kanar / Ağzını kapatırsın gözlerinden süzülür / Ortası yok utancın / Ya alırsın intikamını günahlarından / Ya da kırarsın dingilini / Dönmez utancından dünya…

Her 8 Martta özeleştiri zamanıdır, bu kez de böyle…

8 Mart kutlu olsun tüm özgürlüklerin büyük bilgesine ve tüm direnişçilere sevgiyle, hürmetle!

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.