SİHA'lar inançlarını koparamadı

Kadın Haberleri —

.

.

  • DAİŞ’e karşı Serêkaniyê’den Reqa’ya, Til Hemis’ten Şengal’e kadar sayısız köy ve kentte savaşan YPJ’li savaşçılar Ronahî Xebat ve Dicle Tirbespiyê, Türk devletinin SİHA saldırısında bacaklarını kaybetti. Devrime bacaklarını veren kadın savaşçılar Türk devletinin saldırılarına karşı,  “Halkımızı korumaktan vazgeçmeyeceğiz” dedi.

EZDA BARAN / HESEKÊ-ANF 

DAİŞ’e karşı mücadelede Kuzey-Doğu Suriye’nin her alanında savaşan, fedakarlıktan kaçınmayan YPJ savaşçıları Ronahî Xebat ve Dicle Tirbespiyê, Türk devletinin SİHA saldırısında bacaklarını kaybetti. Türk devletinin SİHA saldırılarıyla Rojava Devrimi’ni hedefe aldığını belirten YPJ savaşçıları Ronahî ve Dicle, DAİŞ’in intikamının alınmak istendiğinin farkında olduklarını belirtti. 

Serêkaniyê’den Reqa’ya kadar savaştı

Türk devletinin SİHA saldırısı sonucu bir bacağını kaybeden YPJ savaşçısı Ronahî Xebat, El Nusra, DAİŞ gibi yapılara karşı 2013 yılında savaşmaya başladı. 

Ronahî Xebat, çetelere karşı verdiği mücadeleyi şöyle anlattı:“2013’te El Nusra’ya karşı Serêkaniyê’de savaştım. Cephet El Nusra’nın bu savaşta bir amacı da kadın savaşçıları esir almaktı. Görülmeyen bir vahşetle bize saldırıyordu fakat bu yoğun çatışmaların içerisinde YPJ’li savaşçılar olarak büyük bir direniş sergiledik. Kendimize güvendik, düşüncemiz ve irademizle bu insanlıktan nasibini almamış çeteye karşı savaştık ve hamleyi başarıyla sonuçlandırdık.”

2014’te ‘Şehîd Rûbar Hamlesi’de de yer alan Xebat, “YPJ’li savaşçılar olarak bu hamlede dosta ve düşmana kadın iradesinin gücünü gösterdik. Kadın savaşçılar olarak toplumsal cinsiyetçi bakış açısına rağmen bu vahşet karşında nasıl savaşabileceğimizi ortaya koyduk. Birçok arkadaşımız son nefesine kadar direndi ve şehit düştü” dedi.

Cezaa ve Mebruka’da da büyük bir inançla savaştıklarını kaydeden Xebat devamla şunları belirtti: “Moral ve motivasyonumuzla bu hamleyi de başarıyla sonuçlandırdık. Ardından Reqa’yı özgürleştirme hamlesinde de yer aldım. Reqa, DAİŞ için önemli bir merkezdi. Özgürleştirme hamlesi yaklaşık 5 ay sürdü. Patlamayıcı yüklü araçlardan tutalım her türlü vahşi yöntemle bize saldırdılar. Ben bu hamlede bir kez daha gücümüzü gördüm. Bizim irademiz ve gücümüz bir duvar değil ki yıkılsın, bir demir değil ki eğilsin ve bir taş değil ki kırılsın. Biz gücümüzü ve irademizi Önder Apo’nun felsefesinden alıyoruz.”

SİHA saldırısında bacağını kaybetti

Hesekê kentini içeriden zapt etme, işgal etme amacıyla Türk devletinin ince eleyip, sık doğduğu Hesekê’deki Sinaa Cezaevi’ne saldırı ve DAİŞ’lilerin kaçırılması planı nedeniyle onlarca insan katledildi. O saldırı sürecini anlatan Ronahî Xebat şunları dile getirdi: DAİŞ çeteleri, Hesekê’deki Sinaa Cezaevi’ne saldırdı. Cezaevindekilerle birlikte büyük bir katliamla Hesekê’yi işgal etmek istedi. 121 yoldaşımız kahramanca direnip şehit oldu. Ben de bu direnişte şehit düşen yoldaşlarımı son yolculuğuna uğurlamaya giderken, 3 Şubat 2022’de Amûdê-Dirbesiyê’ye bağlı Xerez köyünde SİHA’larla hedef alındım ve bu saldırı sonucunda bir ayağımı kaybettim. Benimle birlikte iki kadın arkadaş ve araba süren arkadaşlarım zarar görmedi. Türk devleti bu saldırısıyla bizden, DAİŞ’in Sinaa Cezaevi’nden kaçma girişimindeki başarısızlığının intikamını almaya çalıştı.”

'Mücadelemizden dönmeyeceğiz'

Türk devletinin SİHA saldırılarıyla tüm dünyaya başarısını ilan etmek istediğini dile getiren Xebat, “Fakat ne kadar ağır bir şekilde yaralandıysam da mücadeleden vazgeçemeyeceğim. Herkes bu saldırının nedenini öğrenmek istiyor ama tüm dünya işgalci Türk devletinin amacını ve ne istediğini biliyor. Erdoğan’ın tek derdi DAİŞ’ın yenilgisinde öncülük eden insanları imha etmek ve DAİŞ’ı yeniden bölgede canlandırmaktır. Biz bu mücadeleye dün başlamadık, bizler yıllardır bunun mücadelesini veriyoruz, bu yüzdende hiçbir şekilde mücadelemizden dönmeyeceğiz.”

Til Hemis’ten Şengal’e savaşçı bir anne

Qamişlo Askeri Meclis yönetiminde yer alan ve bir çocuk annesi  olan Dicle Tirbespiyê, kadının devrimdeki rolünün bilincine vararak devrimin başlangıcında bu yana YPJ saflarında yerini aldığını anlattı. Mücadeleye başladığı andan itibaren, Til Hemis, Til Berak, Cezaa, Hesekê, Kobanê, Girê Spî, Silûk, Minbic ve Şengal’i özgürleştirme hamlelerinde yerini alan Dicle Tirbespiyê, katliamcı, kadını dört duvar arasına hapseden bir zihniyete karşı mücadele verdiklerini ifade etti.

SİHA saldırısında iki bacağını kaybetti

Türk devletinin 3 Mayıs 2022’de Qamişlo’da SİHA ile hedef alındığı anları anlatan Dicle Tirbespiyê, şunları kaydetti: “Kesra Melek, Mizgîn Botan ve Dîlan adındaki yoldaşlarla Qamişlo’da bir göreve giderken hedef alındık. Bu saldırıda YPJ savaşçısı Mizgîn Botan ve Kesra Melek adındaki yurtsever bir kadın Türk devleti tarafından katledildi ve aynı saldırıda ben de iki ayağımı kaybettim.”

Hedef Rojava Devrimi

Türk devletinin kadını gücünün farkında olduğunu dile getiren Dicle Tirbespiyê şöyle devam etti: “Türk devleti, şunu iyi biliyor ki; kadının olduğu yerde özgürlük, yaşam, eşitlik ve adalet vardır. Türk devleti kadınların şahsında Rojava Devrimi’ni yok etmek istiyor. Bizim yaşadıklarımız bir ilk değil. Türk devleti daha önce de bu topraklarda birçok kez kadınları hedef aldı. Türk devleti gerçekleştirdiği SİHA saldırılarında QSD ve YPJ genel komutanlarından Sosin Bîrhat, Ronahî Kobanê, Dilar Heleb, Jiyan Tolhildan, Roj Xabûr ve Barîn Botan’ı katletti. Türk devleti, Rojava halkını soykırımdan geçirmek istiyor, topraklarımızda günlük olarak sivil halkı hedef alarak katliamlar gerçekleştiriyor. YPJ savaşçıları olarak ne olursa olsun halkımızı korumaktan vazgeçmeyeceğiz.”

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.