• DEM Parti Eşbaşkanı Tuncer Bakırhan, Komisyon'un İmralı'ya hemen gitmesini, 'Geçiş Dönemi Yasası' ve demokratik entegrasyon yasalarının yanı sıra TMK'nın kaldırılmasını, TCK, CMK ve Ceza İnfaz Kanunu'nda değişiklikler yapılmasını istedi.

MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin İmralı’ya gitme noktasındaki açıklamasıyla tarihi sorumluluk alma cesaretini gösterdiğini belirten DEM Parti Eşbaşkanı Tuncer Bakırhan, “Komisyon, artık bir gün bile kaybetmeden kararını alarak İmralı'ya gitmeli” dedi. 

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, partisinin Grup Toplantısı'nda konuştu. Suriye’de yaşananlara işaret eden Bakırhan, Türkiye’nin yapıcı rol oynayabileceğini belirtti. Bakırhan, şunları söyledi: “Ayrım yapmadan Suriye halklarının kardeşliğini destekleyebilir. Demokratik dönüşümü konusunda Suriye'de Türkiye yardımcı olabilir, destekleyici bir rol oynayabilir. Biz Türkiye'nin Suriye'deki rolünü önemsiyoruz ve doğru bir şekilde kullanılması gerektiğini de bir kez daha dile getirmek istiyoruz. Suriye'de yeni bir yaşam ancak oradaki bütün halkların ve inançların eşit yurttaş olduğu demokratik bir Suriye Cumhuriyeti'nden geçtiğini de belirtmek istiyorum."

Yöntem değişmiyor, adalet gelmiyor

Zamanın ilerlediğini, yıllar geçtiğini ama adaletin bir türlü gelmediğini; dosya numaraları ve hakimlerin değiştiğini ama yöntemin aynı olduğunu kaydeden Bakırhan, "Deliller bulunmadan suçlar icat ediliyor. Önce tutuklanıyor sonra suç icat ediliyor. Zorla kurulan senaryolarla yıllarca insanların hayatlarına el konuluyor. İşte Kobanê Kumpas Davası. Gezi Davası'nda olduğu gibi. Alt mahkeme, en üst mahkemeyi tanımıyor. Kararını uygulamıyor. Bununla bitmiyor. AYM kararı uygulanmayarak  hukuksuzluk giderek büyütülüyor. AİHM kararı net ama yargı bunu üstüne almıyor. Dolayısıyla AİHM ve AYM kararları bir an önce uygulanmalı" dedi.

'Geçiş Dönemi Yasası'

Eşbaşkan Bakırhan, 1 Ekim 2024'ten beri barışa doğru yol almaya çalıştıklarını belirterek, şöyle devam etti:

* 'Geçiş Dönemi Yasası' çıkarılmalı ve demokratik entegrasyon sağlanmalıdır. Her kalıcı barış, hukuk zemininde kurulmuştur. Bizde de öyle olmalı. Silahların sustuğu ama hukukun konuşmadığı yerde belirsizlikler büyür, güvensizlik yayılır, siyaset küçülür, umut erozyona uğrar. Bundan ötürü sürecin 'Geçiş Dönemi Yasası'yla güvence altına alınması gerekir.

Demokratik entegrasyon

* Demokratik entegrasyon yasaları, bu ülkenin tüm renklerine, tüm seslerine, tüm inançlarına yer açar. Bu, bir toplumsal kucaklaşma iradesidir. İşte bu kucaklaşmayla barış için çok önemli bir aşamayı tamamlamış olacağız. Bu yasaları geciktirmeden çıkaralım. Hukukun taşlarıyla Türkiye barışını inşa edelim diyoruz. 

İdari ve Gözlem Kurulları

* İdari ve Gözlem Kurulları kapatılmalı ve hasta tutsaklar bırakılmalıdır. Bu mekanizma, hukukun üstüne kurulmuş bir gölge iktidar gibi adeta davranıyor. Cezası bitmiş bir insan, belirsiz bir esaret sürecine mahkum ediliyor. Yasa yok. Ölçü yok. Öngörülebilirlik hiç yok.

TMK, TCK, CMK ve diğerleri

* TMK, komple ortadan kaldırılmalı. TCK, CMK ve Ceza İnfaz Kanunu değişmeli. Düşünce suç olmamalı. Basın özgür olmalı. İfade özgürlüğü güvence altına alınmalıdır. Cezada adalet, infazda eşitlik sağlanmalıdır. Toplum vicdanını yaralayan ve yüz kızartıcı suçlar dışında cezaevleri boşaltılmalıdır. Yargı reformu yapılmalı. Bu ülkede herkes için adalet tesis edilmelidir.

Komisyon'a cesaret çağrısı

* Komisyon artık uzatmadan bir an önce İmralı'ya gitme konusunda cesurca bir karar almalıdır. 'Geçiş Dönemi Yasası' netleştirilmeli, özgürlük yasaları tarif edilmeli, ihtisas komisyonları harekete geçirilmelidir. Komisyon'un bunu başaracağına inanıyorum. Komisyon tarihin doğru yerinde duruyor.

Bahçeli'nin cesaretine övgü

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Komisyon'un bir an önce çözümün asıl muhatabı Rêber Apo ile görüşmesine dair ifade ettiklerinin son derece önemli ve takdire şayan bulan Bakırhan, 'Komisyon gitmiyorsa ben giderim' demesinin ise tarihi bir sorumluluk alma cesaretini gösterdiğini söyledi. Her zaman diyaloğun, yüz yüze görüşmenin ve sorunların masada konuşulmasının yanında olduklarını hatırlatan Bakırhan, şunları ekledi: "Sayın Bahçeli'nin ‘üç maymunu oynamaktan vazgeçelim’ çağrısı son derece isabetlidir. Sayın Bahçeli'nin süreci zamana yayan ve erteleyen tutumlara karşı süreci korumak ve enfekte olmasını engellemek için yaptığı bu çıkışın gereği bir an önce yapılmalıdır. Komisyon'un artık bir gün bile kaybetmemeli. 100 yıllık bir meselenin tanımı ve çözümü konusunda biraz ciddi olmak gerekiyor.”

Gazetecilerin sorularına yanıt

Eşbaşkan Tuncer Bakırhan, toplantı sonrası gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Soru üzerine Bahçeli’nin sözlerinin değerli olduğunu tekrarlayan Bakırhan, “Komisyon'un bu işin asıl muhatabına giderek, sorunun çözümü konusunda yol alması gerekir. Komisyon üyelerinin İmralı’ya gitmesi ile birlikte bu süreci büyüten zeminini daha da güçlendireceğine inanıyorum” dedi.

Bakırhan, AİHM'in verdiği karara da işaret ederek, “Siyasetçilerin bir saniye bile içeride kalmaması gerekiyor. Adalet Bakanı’nın da gerekli olan girişimleri yapması lazım” ifadelerini kullandı. ANKARA

 

* * *

Bütçe gelirleri, azınlığa gidiyor

Meclis’te görüşmeleri süren 2026 bütçesine işaret eden Bakırhan, 2026 bütçesinde faize 2 trilyon 742 milyar lira, savunmaya ise 2 trilyon 155 milyar lira, vergi harcamalarına da 3 trilyon 597 milyar lira ayrıldığının altını çizdi. Bakırhan, "Geçim derdimizin sebebi bu. Bütçe gelirlerinin yarısı tam bu üç kalemdeki çevrelere gidiyor. Bir azınlığa gidiyor. Kaynakları lobilere, yandaşlara ayıran iktidar, milyonlarca insanı açlığa ve yoksulluğa terk ediyor. Türkiye'de yardıma muhtaç durumda neredeyse 20 milyon yurttaş var. Faize gidecek kaynağın yarısını 20 milyon yurttaşımızın sorunlarını çözmek için kullanalım. Diğer yarısını da her yıl düzenli olarak emeklilere 71 bin 500 lira kaynak olarak aktaralım. En düşük emekli maaşını yoksulluk sınırının yarısı olan 46 bin lira yapalım. Yılda iki defa da enflasyon oranına göre artıralım, diye önerge verdik ama reddedildi" şeklinde konuştu.