Barış acıları dindirir

• Kürdistan Özgürlük Mücadelesinde iki çocuğunu yitiren, bir çocuğu Minbic’de DAİŞ’e karşı savaşırken yaralanan, bir çocuğu cezaevinde ve bir çocuğu sürgünde olan Meryem Erbey, "Acılarımı dindirecek tek şey barış ve Önderliğin özgürlüğüdür" dedi.  

 

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat çağrısıyla başlayan Barış ve Demokratik Toplum Süreci devam ediyor. Sürecin en büyük destekçileri ise savaşta çocuklarını yitiren ve yaşadıklarını Barış Anneleri Meclisi’nde yer alarak örgütlü bir mücadeleye dönüştüren anneler oldu. Meryem Erbey de bu annelerden sadece biri. 

Sêrt’in Dihê ilçesine bağlı Derhem köyünde dünyaya gelen Meryem Erbey, baskılardan dolayı ailesiyle 1976'da Mersin’e göç etmek zorunda kaldı. İki çocuğunu Sêrt, 8 çocuğunu da Mersin’de büyüten Meryem Erbey, bu süreçte birçok zorlukla karşılaştı. MA'ya konuşan Meryem Erbey, şunları söyledi: “Önderliğin 1999’da Türkiye'ye teslim edilmesi üzerine kızım Halime (Ekin Amed) 2000’de ve aynı yıl içerisinde oğlum Mesut (Reşit Botan) PKK’ye katıldı. 2002'de diğer kızım da katılım yaptı. Halime’nin 2016’da Avaşîn’de şehit düştüğü bilgisi paylaşıldı. Oğlum Mesut ise 2006’da şehit düştü. Üç çocuğum katılım yaptığı için devletin baskısı hiç bitmedi. Defalarca gözaltına alındım. Oğlum Mehmet de 2010'da tutuklandı ve 24 yıl ceza verildi. Bir diğer oğlum da baskılar nedeniyle 2017’de ülkeyi terk etmek zorunda kaldı.”

 Önderliğin eli güçlendirilmeli

Kürt halkının haklı bir mücadele verdiğinin altını çizen Meryem Erbey, “Türk devleti, Kürt halkının varlığını tanımadı. Kürt halkı isteyerek silah kullanmadı ya da dağa gitmedi. Bunun sorumlusu devlettir. Eğer asker ve gerilla ölüyorsa sorumlusu Önderliğimiz değil, devlettir. Önderlik 26 yıldır İmralı'da tecrit altında barış için mücadele ediyor. Kürt halkı kendi birliğini oluşturmalı ve Önderliğinin elini güçlendirmelidir. Biz devlete ya da başkasına değil, Önderliğimize güveniyoruz” şeklinde konuştu.

Devletin kirli zihniyeti değişmeli

Barış talebini yineleyen Meryem Erbey, şunları söyledi: “Ben çok acı çektim. Başka anneler acı çekmesin diye barış istiyorum. Benim acımı bir nebze de olsa dindirecek tek şey barışın gelmesi ve Önderliğimizin özgürlüğüdür. Kürtlerin hakkı anayasal güvence altına alınmalı, Kürtlere karşı kirli zihniyet değişmelidir. Bizi oyalamasınlar. Devlet süreç adına şu ana kadar bir adım atmış değildir. Anayasal haklar verilmelidir.” MERSİN