Bu ilk adım, iddiamız daha büyük

• Paris’te dünya gençlerini buluşturan 1. Dünya Gençlik Konferansı’nın organizasyonunda yer alan Şahin Cûdî, “Bu konferans birinci adımdı. Bizim iddiamız daha büyük. Biz bunun öncülüğünü yapabilecek güçteyiz” diye konuştu. 

• Konferansa katılan Abya Yala Hareketi, “Kurdistan ile aramızdaki binlerce kilometre mesafe dayanışmamız önünde engel değil. Rojava’da, zindanlarda mücadele edenlerin yanındayız. Kendi vatanlarını, topraklarını savunanların yanındayız” dedi. 
   
  ARAT ARARAT

Fransa'nın başkenti Paris’te 3-5 Kasım tarihleri arasında Ronahî ve Gençler Tarih Yazıyor Ağı tarafından 1. Dünya Gençlik Konferansı organize edildi. Tarih Yazan Gençlik Konferansı’na dünyanın 49 ülkesinden, 95 gençlik örgütünü temsilen 400 delege katıldı. Avrupa’nın birçok ülkesinin yanı sıra Filipinler, Kırgızistan, Sudan, Kenya, Mali, Amerika, Meksika, Peru, Şili, Arjantin, Brezilya, Kolombiya, Ekvator gibi ülkelerden gelen gençler, konferansta dört parça Kurdistan’dan gençlerle buluştu. 

Dopdolu 3 gün
Tertip Komitesi’nde yer alan enternasyonalist gençlerden Şahin Cûdî, çok heyecanlı ve dopdolu geçen bir konferans olduğunu söyledi. “Zahmetli bir organizasyondu fakat ilk olması açısından başarılı bir konferans oldu. Tartışmalar da olumluydu. Konferansa, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın demokratik konfederalizm fikri damga vurdu ve kabul gördü. Dünyanın dört bir yanından gençler, Öcalan’ın özgürlüğü için çalışmaların güçlendirilmesini kararını da aldı” dedi. 

Heyecanlı tartışmalar
Üç gün süren panel, atölye ve seminerlere ilginin üst düzeyde olduğu bilgisini paylaşan Cûdî “Günümüz Siyasi Dünyasında Gençliğin Durumu“, “Genç Kadınlar Tarih Yazıyor” ve “Özgür Bir Gelecek İçin Dünya Gençlik Birliğine Doğru“ konulu paneller yapıldığını hatırlattı. Yine “Kadın Kurtuluş Felsefesi” konulu seminerin düzenlendiğine dikkat çeken Cûdî, “Bu seminere Kurdistan'dan Skype aracılığı ile Komela Jinên Ciwan temsilcisi katıldı. Son gün yapılan ‘Genç Kadınlar Tarih Yazıyor’ paneline konuşmacı olarak Katalonya, Rojava, Güney Afrika ve Peru genç kadın temsilcileri konuşmacı olarak katıldı. Son gün yapılan panelde perspektifler, atılacak somut adımlar nelerdir? gibi somut başlıklar altında tartışmalar yürütüldü” şeklinde bilgi verdi. Gençlik merkezli cinsiyetçilik, ekoloji, eğitim, ekonomi, göç, kadın sorunu vb. başlıklarda 13 atölye çalışması yapıldığını söyledi.
 
Rêber Öcalan'ın damgasını taşıyor
Konferans sürecinde yapılan tartışmalar ve sohbetlere Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğünün damga vurduğu belirten Şahin Cûdî, şu detayları paylaştı: “Aralarda gençlerle yaptığımız sohbetlerde Önderliğin özgürlüğü hep gündem oluyordu. Örneğin; tartışmalar önemli bir sonuç vermiş, Kurdistan sorununu, Önderliği yeterince tanımayan Kolombiya, Brezilya, Kenya gibi ülkelerden gelen gençler, toplantılar esnasında kalkıp söz alarak ‘Biz Öcalan'ın özgürlüğünü sağlamadığımız sürece, biz gençlerin üzerindeki tecrit de kalkmayacaktır. Bu nedenle Öcalan'ın özgürlüğü birinci şartımız olmalıdır’ diyorlardı. Önderliğimizi böyle bir sahiplenme vardı.”
 
Tek başına değil hep beraber
Dünya devrimci gençliğinin yaşadığı sorunların da masaya yatırıldığı konferansta, gençlerin “sistemin yarattığı parçalanmışlığa karşı birlikte mücadele etmenin” önemine vurgu yaptığını kaydeden Cûdî şöyle devam etti: “Bir çok gençlik örgütü birbirini tanımıyor, birbirleri ile ilişkileri yok. Bunun sebebi de Kapitalist Modernite olarak tespit edildi. Gençlerin sadece kendi şehrinde ya da ülkesinde mücadele etmesinin yetmediği, tüm dünya genelinde bir mücadelenin gerekliliği ortaya çıktı. Sonuç olarak gençler kendi aralarında güçlü bir koordinasyonla alternatif bir sistem olan ve ‘Demokratik Konfederal Gençlik Sistemi’ için mücadeleyi büyütmeli fikrine sahip çıkıldı. Ancak bu şekilde kendi ülkelerimizde, şehirlerimizde her halk, her inanç kendi kimliği ile özgürce yaşayabilir. Bu düşünce birçok delege tarafından da dile getirildi.“

Burada bitmeyecek 
Üç günlük konferansa katılan tüm gençlik örgütlerinin altına imzasını attığı 10 maddelik sonuç bildirgesini  kamuoyu ile paylaştıklarını kaydeden Şahin Cûdî, “İlerideki günlerde yine toplantılarımız olacak. Konferansa katılan gençlik örgütlerinin temsilcilerinden oluşan bir koordinasyon kurulacak. Çalışmalar bu koordinasyon tarafından organize edilip yürütülecek” dedi. 
“Kapitalizm biz gençlere artık cevap olamıyor. Bunu görüyoruz. Bu açıdan konferansımız tam zamanında yapıldı” diyen Cûdî, “Bu konferans ilk adımdı. Bizim iddiamız daha büyük. Biz bunun öncülüğünü yapabilecek güçteyiz. Var olan ideolojik, örgütsel ve toplumsal gücümüz rolümüzü oynayabileceğimizin kanıtıdır. Önümüzdeki süreçte enternasyonalist gençlerin mücadelesinin güçlendirilmesi için çaba harcamalıyız” diye ekledi.  

Amed ve Kobanê ardından

1. Dünya Gençlik Konferansı’nın temelinin 8 yıl önce atıldığını ve dünya gençliğini buluşturacak böylesi bir konferansın yapılması kararının Kobanê’de alındığını söyleyen Cûdî şöyle konuştu: “Başta Önderliğimizin verdiği mücadele, şehitlerimiz ve Kurdistan Özgürlük Mücadelesi’nin verdiği emekler, bu konferansın alt yapısını oluşturdu. Özellikle son 8 yılda kurulan ilişkiler etkili oldu. Kobanê ve Rojava direnişleri ateşleyici rolü oynadı. Ardından sırasıyla ilk olarak 2015 yılında Amed'de Ortadoğu Demokratik Gençlik Konferansı ve 2019 yılında Kobanê'de yapılan konferans, Dünya Gençlik Konferansı’nın ilk adımlarını oluşturdu. Kobanê'de yapılan konferansta Dünya Gençlik Konferansı'nın yapılması kararı alınmıştı.”

Abya Yala gençliği: 
Kürt halkının yanındayız

Kolombiya'dan konferansa katılan Abya Yala Hareketi, konferans ardından bir açıklama yayımlayarak, Türk devletinin Kurdistan’da yürüttüğü soykırım saldırılarını kınadı ve Kürt halkıyla dayanışma mesajı verdi: “Kurdistan ile aramızdaki binlerce kilometre mesafe dayanışmamız önünde engel değildir. Bizler haksızlıklara karşı kararlılığımızı paylaşıyoruz. Bizler de Abya Yala halkı olarak baskı ve zulüm ile karşı karşıyayız. Bağımsızlık mücadelemiz tıpkı 500 yıl önce olduğu gibi güçlü ve onurludur… Bizler tüm gücümüzle Kürt halkına destek olduğumuzu belirtiyoruz. Rojava’da, zindanlarda mücadele edenlerin yanındayız. Kendi vatanlarını, topraklarını savunanların yanındayız. Dayanışma sesimiz dağları denizleri aşacaktır ki zindanlardaki hücrelerin sessizliğine ses olsun."