Çin’de ortak yaşam mekanları

• Çin’de kadınlar, toplumsal baskılardan ve ‘erkek yargılarından’ kaçmak için kendilerine ait yaşam alanları kuruyor. Bu mekanlar, özgürce konuşma, arkadaşlık ve güvenlik arayan kadınlar için bir yaşam alanı.

Çin Zhejiang Eyaleti’nde, kadınlar, toplumsal baskılardan ve ‘erkek yargılarından’ kaçmak için kendilerine ait yaşam alanları kuruyor. Dağ manzaralı bir kırsal evde kahkahalar yankılanıyor. Bu ev, Çin’de sayıları giderek artan, yalnızca kadınlara özel paylaşımlı yaşam alanlarından biri. Bu mekan, kadınların toplumsal baskılardan uzak, özgürce kendileri olabildiği bir yaşam alanı. Kurucusu Chen Yanyi’nin öncülüğünde başlayan bu hareket, kadınların dayanışma ve zihinsel güç bulduğu bir yaşam tarzını temsil ediyor.

 

 

Erkek tacizinden uzak bir alan

AFP’ye konuşan Zhang Wenjing (43), “Kadınlara özel alanlar yüzde 100 güvenlidir” diyor. Chen Fangyan (28) ise, “Bir erkeğin yanında davranışlarımıza daha fazla dikkat ediyoruz” diyerek kadınlar arasındaki samimi iletişimin önemini vurguluyor. Chen Yanyi, kendi deneyimlerinden yola çıkarak, erkek tacizinden uzak bir alan yaratma kararını şöyle açıklıyor: “Kariyerimde ve girişimcilik sürecimde tacize uğradım, bu beni endişesiz bir yer yaratmaya itti.” Chen Yanyi, Zhejiang’ın Lin’an bölgesindeki bir evi yenileyerek kadınlar için ortak yaşam alanına dönüştürdü. Çin’in Instagram’ı olarak bilinen Xiaohongshu platformunda duyurduğu Çin Yeni Yılı pijama partisi, özellikle evlenmemiş 30’lu yaşlardaki kadınların aile baskısından kaçmak için bir fırsat oldu.

 

 

Kadınlar için bir ihtiyaç

Chen Yanyi, “Aile içinde kadınlar genellikle ev işleri ve bakım sorumluluklarıyla boğuşuyor. Rol oynamak zorunda kalmayacakları bir alana ihtiyaçları var” diyor. Bu alanlar sadece konaklama değil, aynı zamanda dayanışma mekanları olarak hizmet veriyor. Kurucusu Yang Yun, “Bir kadın işini ya da ailesini kaybetse, buraya gelip sıcaklık bulabilir. Bu, ona zihinsel güç veriyor” diyor. Üyeler, köy evlerini yenileyerek turistlere kiralama gibi yatırım fırsatlarından da yararlanıyor. Pekin’deki Half Sky kitabevi ve kafesi gibi mekanlar da kadınların sosyalleşme ihtiyacına yanıt veriyor.

Bazıları bu tek cinsiyetli mekanların cinsiyet ayrımcılığını körüklediğini savunsa da, Chen Yanyi bu eleştirileri reddediyor: “Kadınlar, benzer sorunlara sahip bir sosyal grup olarak birbirlerini daha kolay anlıyor.” Half Sky’ın kurucusu Lilith Jiang ise, “Erkeklerin sosyalleşme fırsatları varken, kadınlar için bu alanlar bir ihtiyaç” diyor ve ekliyor: “Bazı insanlar kadınlara sürekli 'Evlenmezsen büyüdüğünde ne olacaksın?' diye soruyor. Kadınların birlikte yaşlanmalarına olanak tanıyan, uzun süreli, yalnızca kadınlara özel paylaşımlı konutlar bu soruna bir çözüm olabilir.” HABER MERKEZİ