Cinsel saldırı beyinde hasar yaratıyor

• ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi’nin (CDC) istatiksel verilerine göre cinsel saldırı kadınlarda beyin hasarına yol açıyor. Araştırmacı Thurston, cinsel şiddete maruz kalan kadınların bunama ve felç gibi nörolojik hastalık riski altında olduğunu kaydetti.

ABD’de yapılan bir araştırmaya göre cinsel saldırıya uğrayan kadınların demans ve felç geçirme riski daha yüksek. Deutsche Welle’den Carla Bleiker’ın yapmış olduğu haberde, ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi’nin (CDC) istatiksel verilerine yer verilere, Kuzey Amerika'da yaşayan her üç kadından birinin, yaşamı boyunca en az bir kez cinsel şiddete maruz kaldığı aktarıldı. Dünya Sağlık Örgütü'nün yaptığı bir araştırmaya göre de, dünya genelinde 736 milyon kadın, "hayatlarında en az bir kez, partneri, partneri olmayan kişi veya her ikisi tarafından" cinsel şiddete maruz kaldı. Bu sayı Kuzey Amerika’da 15 yaş ve üstü tüm kadınların yüzde 30'u demek. Yani sorun oldukça yaygın. 

Nörolojik hastalık riski yüksek

Araştırmayı yapan Psikiyatri profesörü ve Pittsburgh Üniversitesi Kadın Biyodavranış Sağlığı Laboratuvarı'nda direktörü Rebecca Thurston ve ekibine göre, cinsel şiddete maruz kalan kadınlar, sadece saldırı kaynaklı sorunlarla baş etmiyorlar. Aynı zamanda bunama ve felç gibi nörolojik hastalıklar için de yüksek risk altındalar.

Orta yaşlı 145 kadın üzerinden yapılan araştırmada katılımcıların yüzde 68'i en az bir travma deneyimi yaşadığını belirtirken, bunlar arasında en yaygın olan yüzde 23 ile cinsel saldırı kaynaklı travmalar. Yaşanan travma çeşitlerine göre yapılan beyin taramalarında cinsel saldırı kaynaklı travmaların beyinde hasar bıraktığı tespit edildi.

Demans hastalığı cinsel saldırıyla bağlantılı

2018'de Thurston yayımladığı bir araştırmayla cinsel saldırıya uğrayan kadınlarda depresyon, anksiyete ve uyku problemi olduğunu tespit etmişti. Yeni çalışmalarının önceki araştırmanın sonuçlarından da beslendiğini söyleyen Thurston, yeni çalışmada zihinsel veya diğer sağlık koşullarını hesaba kattıklarında bile, saldırıya uğrayan kadınların, saldırıdan sonra depresyon veya travma sonrası stres bozukluğu gibi başka sağlık sorunları geliştirip geliştirmediklerine bakılmaksızın, daha fazla beyaz cevher hiperintensitesine sahip oldukları sonucuna ulaştıklarını kaydetti. Ortaya çıkan sonuçlara göre, demans hastalığının bu erken belirtilerinin doğrudan cinsel saldırıyla bağlantılı olabileceği tespit edilmiş oldu.

Cinsel saldırıları önlemek için daha çok çaba sarf edilmesine ihtiyaç olduğunu belirten Thurston, doktorların, bir kadın hastanın ileriki yaşamlarında felç ve bunama riskini değerlendirirken, cinsel saldırı faktörünü de göz önünde bulundurmaları gerektiğini söyledi.

HABER MERKEZİ