Devrim içinde devrim
Kadın Haberleri —

Foza Yûsif
- Rojava Kadın Devrimi’nin 13 yılda ulaştığı düzeyi “devrim içinde devrim” olarak nitelendiren PYD Eşbaşkanlık Konseyi Üyesi Foza Yûsif, “Rojava’da dünyada eşi olmayan bir kadın sistemi kurduk” dedi.
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi PYD Eşbaşkanlık Konseyi Üyesi Foza Yûsif, Rojava Devrimi’nin 19 Temmuz 2012’den bu yana kadınlar açısından kaydettiği ilerlemeyi MA’ya değerlendirdi. Foza Yûsif, “Devrim içerisinde devrim gerçekleştirdiğimizi söyleyebiliriz” diyerek, siyasi, ekonomik, toplumsal, eğitim ve savunma alanlarında kadınların öncü rol üstlendiğini vurguladı.
Dünyada benzeri olmayan kadın sistemi
Özerk Yönetim’in Toplumsal Sözleşmesi’nde kadın özgürlüğünün anayasal güvence altında olduğunu hatırlatan Foza Yûsif, “Dünyanın hiçbir yerinde olmayan bir kadın sistemi kurduk. Eşbaşkanlık sistemi tüm kurumlarda esas alınır, kadın kotası yüzde 50’dir, çoğu zaman daha fazladır. Erkeklerin işgal ettiği alanlarda artık kadınlar yetki ve karar sahibidir. Bu, ‘Ben de buradayım’ demenin somut halidir” diye konuştu.
HTŞ’nin kadınlara sistematik baskısı
Beşşar Esad’ın devrilmesinin ardından geçici yönetime gelen Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) uygulamalarını da eleştiren Foza Yûsif, yeni dönemde kadınların tamamen dışlandığını belirtti. Foza Yûsif, “Bu hükümetin yürüttüğü politikalara ve çıkardığı kanunlara baktığımızda kadına bir rol verilmediğini, kadının yetki sahibi olmasına dönük bir tahammüllerinin olmadığını net şekilde görüyoruz. Kadınlar belli süre hükümet içerisinde yer aldılar fakat onların da istifa ettiklerini gördük. Her anlamda kadınlar burada baskıyla yüz yüze bırakılıyor. Çoğu yerlerde kadınların başlarının zorla kapattırıldığını öğreniyoruz.” ifadelerini kullandı. Foza Yûsif, özellikle Kuzey ve Doğu Suriye’deki kadınların HTŞ yakın çevreler tarafından açıkça hedef alındığını, teşhir edildiğini ve ahlak dışı yöntemlerle susturulmaya çalışıldığını ekledi.
Sözleşme tüm Suriye’yi kapsayacak
Kazanımların korunması için örgütlenmenin şart olduğunu vurgulayan Foza Yûsif, şu anda üzerinde çalışılan en önemli projenin “Kadın Toplumsal Sözleşmesi” olduğunu ifade etti. “Henüz sonlandırmadık. Bu çalışmalarımızı Suriyeli kadınların tümünü kapsaması ve onların savunulması için genişletmek üzerine kurduk. Kadınların kendi içlerinde yürüttükleri çalışmalarda, kurdukları diyaloglarda bir prensiplerinin olması gerekliliğini gördük. Çünkü kadınlara ve kadın kazanımlarına dönük müthiş bir saldırı mevcut. Bu anlamda kadınların birbirleri arasında ittifak kurması, aynı stratejiyle yan yana mücadele edebilmesi için bu sözleşmenin yapılmasını zorunlu bulduk. Kadını bir ulus olarak ele alırsak, eğer bu ulus kendi içerisinde anlaşma sağlayamazsa, düşmanına karşı kendi hakkını da savunamaz” diyen Foza Yûsif, çalışmanın son aşamada olduğunu ve ilan edildiğinde tüm Suriye’de etkili olacağını belirtti.
Mücadele her gün büyümeli
Foza Yûsif değerlendirmelerini 25 Kasım çağrısıyla tamamladı: “Bugün tüm dünyada kadınlar katlediliyor, hedef alınıyor, şiddetle yüz yüze bırakılıyor. Kadınlar olarak hala baskı altında, yok edilmeyle karşı karşıyayız. Kadınların örgütlenme boyutuyla ortaklaşması gerekiyor. Özgürlüğümüzü esas alan erkekleri de sürece dahil etmeli, ekolojik ve demokratik mücadelelerle dayanışma kurmalıyız. Biz kadının özgürlüğünü toplumun özgürlüğüyle bir görüyoruz. O yüzden toplumun tüm kesimlerini kadın mücadelesini yükseltmek için ortak mücadeleye çağırıyoruz. Mücadele olmadan bu baskıyı ortadan kaldıramayız. Sadece 25 Kasım değil her gün bu mücadeleyi büyüterek yol almalıyız.” HABER MERKEZİ













