Dilinizdeki zehri arındırın

• Kızı gerillada, oğlu öz yönetim süreçlerinde şehit düşen Peyruze Kurt, “Kürtler bu topraklarda binlerce yıldır var. Biz Türkleri kabul ettik, artık onların da bizi tanıması gerekir. Dillerinden zehri arındırsınlar” dedi. 

Barış ve Demokratik Toplum Grubu’nun 11 Temmuz’daki silah yakma törenine katılan Barış Annesi Peyruze Kurt, Jinnews’ten Melike Aydın’a konuştu. Peyruze Ana’nın gerillaya katılan kızı Nudem Kurt Metîna’da, oğlu Aydın Kurt ise Şirnex’te öz yönetim süreçlerinde şehit düştü. Oğlunun cenazesini ancak 7 yıl sonra kimsesizler mezarlığından çıkarıp Amed’de toprağa verebildi. Çocuklarının özgürlüğe inanan tüm Kürtler gibi hakları için mücadele etme yolunu tercih ettiklerini söyleyen Peyruze Ana, “Eğer kardeşlik olsaydı, barış ve özgürlük olsaydı, siyaset yolu açık olsaydı, Kürtler esaret altında olmasaydı, kendi dili ve kültürüyle yaşayabilseydi, onlar da böyle bir yolu tercih etmezdi. Ama göç ve kıyımla yüz yüze kaldılar, yok sayıldılar, esir edildiler. Bunu kırmak için savaştılar” dedi. 

Bu kez fırsat kaçmasın

Her savaşın sonunun bir barış olduğuna işaret eden Peyruze Ana Türk devletlet yetkilileri ve annelere seslendi: “Kanı kanla yıkamazlar. Hem Kürt hem Türk çocukları hayatını kaybetti. Devlet büyükleri artık acele etmeli. Ellerindeki bu fırsatı değerlendirmeli, süreci olgunlaştırmalılar. Yüreği yanan Türk anneleri de sürece katkı sunmalıdır. Anneler bize kulak vermeli; barış ve özgürlük için çağrı yapmalı. Birbirimize düşman gibi değil kardeşçe, eşitçe bakmalıyız” diye seslendi. 

Adım sırası devlette

Gerillalar silahlarını yakarak barış mesajı verdiğini belirten Peyruze Ana, PKK’nin barışın tesisi için elinden geleni yaptığını sıranın devlette olduğunu kaydetti. Peyruze Ana, “Artık bu gözaltılar, tutuklamalar bitmeli, savaş sona ermeli. Devlet üzerine düşeni yerine getirmeli. Artık çatışma, saldırı haberleri duymak istemiyoruz. Başkan’ın üzerindeki tecrit kaldırılmalı, bunun zemini hazırlanmalı” diye konuştu. 

Artık bu dil değişmeli

Artık barış-kardeşlik dilinin benimsenmesi gerektiğini kaydeden Peyruze Kurt, “Dillerinden zehri arındırmalılar. Silahlar yakıldıktan sonra artık dil değişmeli. Tutsaklar serbest bırakılmalı. Siyasetçilerimiz, belediye başkanlarımız hâlâ içeride. Binlerce hasta tutsak var; tedavi olamıyorlar. Bunlar şimdiye kadar serbest bırakılmalıydı. Kürtler bu topraklarda binlerce yıldır var. Biz Türkleri kabul ettik, artık onların da bizi tanıması gerekir” dedi. “Ne zamana kadar Kürt gerçeği halklardan saklanacak?” diye soran Peyruze Ana, “Vazgeçsinler. Kürt davasını dünya duydu. Bu zehirli dil, bu sırlar, bu körlük nereye kadar devam edecek? Artık her şey şeffaf olmalı. Halka  da gerçeği göstermeliler” diye ekledi. 

Asker anneleriyle buluşalım

Asker anneleri için “En azından onlar çocuklarını kefenleyebiliyor, mezarlarına gidebiliyorlar. Ama bizim çocuklarımızın mezarları bile belli değil” diyen Peyruze Ana, artık her iki tarafın da acılarının son bulmasını temenni ettiklerini vurguladı. “Onlarla tanışmak, acılarımızı ortaklaştırmak istiyoruz. Artık düşman olmak istemiyoruz. Biz, asker ve polislerin de mezarlarını ziyaret etmek isteriz” diyen Peyruze Ana, çağrılarına kulak verilmesini istedi.  İZMİR