Golik yeniden geliyor

• Kürtçe mizah alanında yayımlanan en önemli süreli yayınlardan biri olan Golik dergisi, son sayısını yayımladığı 2017 yılından sonra bu ay yeniden mizah severlerle buluşacak.

MIHEME PORGEBOL

2012 yılında siyasi tutsakların öncülüğünde başlayan Golik’in serüveni 2017 yılında yayımlanan 18’inci sayısından sonra durmuştu. Bu ay içinde yeniden yayımlanacak olan Golik 19/1 sayısıyla Kürtçe mizah alanındaki boşluğu doldurmayı hedefliyor. 

Zindanlardan çıkan mizah geleneği

Derginin yayın kurulunda yer alan Pel Pınar Yalçınkaya, Golik dergisinin Kürtçe mizah geleneğinde önemli bir yeri olduğunu söyledi. Yalçınkaya, “2012’de derginin çıkarılmasına öncülük edenler Kürt siyasi tutsaklardı. Mehmet Boğatekin ve arkadaşlarının çizimleri aynı zamanda avukat olan kardeşi Ferat Boğatekin’in katkılarıyla dışardaki insanlarla buluştu. Tabi bu buluşma öyle kolay olmadı. Cezaevlerinden dışarıya bir Kürtçe mizah dergisinin ulaşabilmesinin zorluklarını tahmin etmek hiç de zor olmamalı. Derginin dağıtımında zorluklar yaşanıyordu, daha çok bireysel çabalarla yapılıyordu. Bunun yanı sıra sosyal medya üzerinden paylaşılan çizimler zamanla daha çok insana ulaşabilmesinin önünü açtı. Dergi zamanla geniş bir kesime hitap etmeye başladı” dedi.

Üç ayda bir okuyucu ile buluşacak

Yalçınkaya, Golik dergisinin çeşitli nedenlerden ötürü uzun bir süreden beri yayımlanamadığını ve artık bu aranın bir son bulması gerektiği fikrinden yola çıkarak işe koyulduklarını söyledi. Derginin 3 ayda bir okuyucu ile buluşacağını belirten Yalçınkaya şöyle konuştu: “Bu sayı bir çağrı sayısı olarak çıkıyor. Yeniden birlikte olacağımızın habercisi niteliğinde. Dergide iki dilli yayıncılığı benimsiyoruz. Ağırlıklı olarak Kürtçe karikatürler olmak üzere Türkçe karikatürlere de yer veriyoruz.” 

Golik aynı zamanda Kürtler için ulusal birlik gerekliliğini vurgulayan bir kapakla çıkacak. 

Golik, tabuları yıktı

Golik’in Kürtçe mizah için önemini sorduğumuz Pel Pınar Yalçınkaya, “Derginin cezaevinden çıkıyor olması birçok tabuyu yıktı. Direniş geleneğinin mizahını var etti diyebiliriz. Örneğin çizimlerde kadın karakterlere ve cinsiyet meselesine bakışı değiştirdi. Sürekli ajitasyon ve trajik öykülerle anlatılan Kürt ve direniş gerçekliği bizzat mücadelenin içinde olan insanlar tarafından esprili bir anlatıma kavuştu” diyor. 

Yalçınkaya, Kürtçe mizahın bugün neredeyse durmuş vaziyette olduğunu belirterek, “Bunun nedeni içerik üretememek değil. Mizah alanında çok daha fazla üretim var. Ancak bu okuyucuyla buluşamıyor. Çünkü üretimlerin finanse edilememesi ve sunulacak pazar konusunda sıkıntı var. Bunu aşmak için dijital alana geçişler oldu ama o da beklenen ilgiyi yakalayamadı. İnsanlar hala bir mizah dergisinin sayfalarına dokunmak istiyor” dedi. Golik’in biraz da bu beklentileri karşılamak için yayın hayatına döndüğüne dikkat çekiyor Yalçınkaya.   

Karikatür seçimleri zorladı

Yalçınkaya, yayın sürecinde kendilerini zorlayan noktalara ilişkin sorumuzu ise “Bizi en çok zorlayan ama bir yanıyla da keyifli olan karikatür seçimleriydi diyebiliriz. Gelen çizimlerin birçoğunu beğendik, hangisini seçersek bir diğer çizimin hatır koymasından endişelendik. Bu da bizi karar verme konusunda oldukça zorladı. Yayın sürecinin keyifsiz yanları da oldu tabi; bunların başında ekonomik sıkıntıları sayabiliriz. Fakat üstesinden kolektif bir şekilde gelmeye çalıştık” şeklinde yanıtlıyor. 

Yurt dışında da dağıtım yapılacak

Derginin dağıtımı ekibin koşulları elverdiği ölçüde hem yurt içinde hem de yurt dışında yapılacak. Yalçınkaya abonelik konusunda ise “Abonelikleri çeşitli kampanyalarla desteklemeyi planlıyoruz” diyor. Ekip arkadaşlarıyla birlikte önemli bir sorumluluğun altına girdiklerinin farkında olduklarını vurgulayan Yalçınkaya, son olarak “Mizahın iyileştirici gücüne olan inancımızla; zindandaki ve dışarıdaki tüm dostlarımıza bir arada olduğumuzu bir kez daha göstermek, yaşanan acılara rağmen yaşamı umutlu kılacak değerlere sahip olduğumuzu hatırlatmak istedik. Okurlarımızın da bizleri yalnız bırakmayacağını biliyor ve desteklerini bekliyoruz” diye konuştu.