Hijyen malzemeleri eksik

Gönüllü doktorlar

Gönüllü doktorlar

  • Narlı Mahallesi'nde gönüllü sağlık hizmeti veren Dr. Yasin Yıldırım, uyuz ve ishal vakalarının görülmeye başladığını belirterek, içme suyu ve hijyen malzemelerinin eksikliğine dikkat çekti.

Pazarcık'ın Narlı Mahallesi'nde sivil toplum örgütleri ve gönüllülerin depremzedelerle dayanışması sürdürüyor. Ankara’dan Narlı’ya gelen gönüllü ekipte yer alan sağlıkçılar, temel ihtiyaçların yanında sağlık hizmeti de veriyor.  Depremin hemen ardından yanına aldığı malzemelerle Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) Hasankoca Mahallesi’nde kurduğu Kriz Koordinasyon Merkezi’ne geldiğini belirten Dr. Yasin Yıldırım, Hasankoca'ya kayyum atanmasının ardından Narlı'ya geldiklerini söyledi. Yıldırım, burada kurulan revirde sağlık hizmetleri verdiklerini ifade etti. Yıldırım, “Revirimize gün içinde yaklaşık 150-200 depremzede uğruyor. İlk günlerde yoğunluk 2-3 kat daha fazla olduğu için veri dahi tutabilecek zamanımız olmadı” dedi. 

Salgına davetiye

İlçede kanalizasyon, tuvalet sorunu, duş alabilecek alanların olmaması, temiz su ve temiz iç çamaşırı temin edememekten kaynaklı başlıca sağlık sorunlarının oluştuğunu kaydeden Yıldırım, “Bu eksikler salgına davetiye çıkarmış durumda” ifadesini kullandı. Narlı'da tespit edebildikleri ilk salgının uyuz olduğunu aktaran Yıldırım, “Aynı gün içinde toplam 12 ailede uyuz tespit ettik. Güncel durumda ise bu sayı 20 ailenin üzerine çıkmış durumda. Uyuz salgınını kontrol altına alabileceğimiz bir ortam yok. Çadırlarda en az dört kişi kalıyor, çocuklar gün içinde alanda mobil ve temastalar. Uyuz losyon ve şampuanları zaten yok. Çadırlarda kalan ve temiz suya erişimi olmayan depremzedelerin duş alma şansı yok. Mevcut durumda uyuzdan etkilenenlerin tedavisinden çok, koruyucu önlemleri elimizden geldiğince artırmaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.  

Önlemler alınmalı

Hava soğukluğu nedeniyle depremzedelerde ileri derece kuruluk ve ağız-dudak çatlakları meydana geldiğini, günlerce değiştirilemeyen çoraplar nedeniyle birçok kişide ayak yaraları ve mantar oluştuğunu ifade eden Yıldırım, “Bu ortamda etkin bir tedavi sunamıyoruz. Temiz iç çamaşırına erişim de oldukça kısıtlı olduğundan birçok kadın da vajinal enfeksiyonla karşı karşıya kalıyor” dedi. Yıldırım, ilçede yaşanan sorunlara ilişkin şunları ekledi: “Çadır kentlerde ısınma, ateş ve sobayla sağlanıyor. Bu sebeple geceleri herkes duman ve toza maruz kalıyor. Revire gelen en büyük hasta gruplarından biri de toz ve dumana bağlı olarak gelişen öksürük, boğaz tahrişi ve akıntı şikayeti. Tuvalet ve temiz suya erişim sorunu son birkaç günde ishal vakalarını artırdı. Henüz bir salgına dönüşmüş durumda diyemeyiz ama sorun devam ettikçe kanlı ishalle seyreden bazı salgın hastalıkların ortaya çıkması pek uzak değildir.” 

Devlet güçlerinin baskısı

Narlı'da 24 saat kesintisiz verilen sağlık hizmetinde kendilerini en çok zorlayan olayın devlet güçlerinin ve sivil istihbaratçıların baskısı olduğunu dile getiren Yıldırım, sözlerini şöyle noktaladı: “Gün içinde sürekli sivil polisler hasta numarasıyla gelip verdiğimiz hizmet ve kim olduğumuz hakkında bilgi almaya çalışıyor. Bu hem sağlık hizmetini tıkıyor, hem de gönüllülerin güvenliğini tehdit ediyor. 100'den fazla çadırlık bir bölgeye hizmet vermemiz, bazı depremzedelerin uzak çadır kentlerden bize gelmesi dikkatleri biraz üzerimize çekmiş durumda. Bizler burada toplumsal dayanışmayı sürdürmeye devam edeceğiz.” MARAŞ

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.