• DEM Parti’li Cengiz Çandar, devletin bir bölümünde yeterince süratli davranılmadığı ve tutukluk yapıldığı kanaatinde olduğunu belirterek, "İktidarın AKP kanadını kastediyorum" dedi.

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Amed Milletvekili Cengiz Çandar, MA'nın sorularını yanıtladı. "Abdullah Öcalan olmasaydı süreç olmazdı" diyen Çandar, AKP ve devletin de bu geniş rolüne vakıf olduğunu savundu. Devlet Bahçeli'nin 22 Ekim günü o ünlü çağrısını yaptığı zaman kullandığı sıfatı da yaklaşık bir yıldır kullandığını; inat ve ısrarla “kurucu önder” dediğini belirten Çandar, "Bu dil, devletin bir bölümünün dili. Bütün devlet, Bahçeli gibi mi konuşuyor; öyle mi düşünüyor? Daha o noktada değiliz. Hâlâ devletin bir bölümünde tutukluk görebiliyorum. Yeterince süratli ve çabuk davranılmadığı ve tutukluk yapıldığı kanaatindeyim. İktidarın AKP kanadını kastediyorum" dedi.

AKP iktidardır, MHP ise ortağı

Devlet Bahçeli'nin genel başkanı olduğu MHP'nin iktidar ortağı ama esas iktidarın AKP olduğunu; uygulamaları itibarıyla  otoriter, otokratik yapının başında da Erdoğan'ın. bulunduğunu kaydeden Çandar, "Şimdi böyle bir sistemde devletin önemli bir bölümü, iktidarı temsilen AKP'nin ve Tayyip Erdoğan'ın elinde. İç politikadaki bütün gündem ona tabi bir hal almaya başlayınca süreç ister istemez bundan etkileniyor. Yoksa devletin Öcalan'ın gücü, rolü, önemi konusunda bir sıkıntısı yok. AKP'nin de yok" diye konuştu.

Komisyon, sadece yol açıcı

Komisyon'un Kürt sorunu çözmek için değil, çözümüne giden yolları açmak için kurulduğunu; kuruluş sebebinin, 11 Temmuz sonrası ortaya çıkan durumun yasal düzenlemelerini yapmak olduğunu belirten Çandar, şöyle devam etti: "Başta bir geri dönüş yasası taslağı hazırlamak. Gerillanın ve örgüt nedeniyle hapiste ve sürgünde bulunan binlerce kişinin, Türkiye'de toplumsal ve siyasi hayata katılmasını mümkün kılacak hukuki altyapının hazırlanması. Binlerce kişi hapishanelerde ve diasporada, Avrupa'da ve sürgünde örgütle ilgili iddialar nedeniyle. Bu kadar insanın topluma entegre olması ve ülke siyasetinde rol alması gerekiyor. ANKARA

 

* * *

Kürtleri İsrail'e 'mecbur' etmeyin

DEM Parti Amed Milletvekili Cengiz Çandar, Türk tarafının “Suriye Kürtleri İsrail'in etkisi altına girer, İsrail tarafından araçsallaştırılabilirler” iddiasın aişaret ederek, şunları söyledi: "İsrail’e öyle bir alan bırakmayın, Kürtleri kucaklayın. Onlara karşı saldırgan bir tutum alırsanız ya da Suriye'nin içinden onlara yönelik saldırıları adeta teşvik eder bir görüntü verirseniz, en istemediğiniz şey olabilir. Onları İsrail'e itmiş olursunuz. Buna meydan vermeyin. Siz kucaklayın."

Türkiye'nin tavrı değişmeli

QSD ile Türkiye arasında ve daha önemlisi QSD ile geçici Şam'daki geçiş yönetimi arasındaki diyalogun yol aldığını belirten Çandar, şöyle değvam etti: "Türkiye'deki dilin de iktidar dili anlamında, değişmeye başladığını fark edebiliyoruz. Bir dil değişikliği görülüyor. Şam yönetimi ile QSD arasında belli uzlaşmalara varılırsa bu Türkiye’de dili değiştirecek. Nasıl Irak Kürtlerine karşı zaman içinde tavır değiştiyse Suriye Kürtleri için de değişmeli. Kürtleri bölgesel olarak tanıma durumuna doğru gidiyor. Kaçınılmaz, çaresiz. Bu durum Türkiye’ye de kazandırır.

Sürece bahane olmasın

Türkiye'deki sürecin önüne Suriye'deki durumu dikmek demek, atın önüne arabayı koymak demek. Tam tersine Türkiye'de süreç ne kadar iyi götürülür ve ilerletilirse, izdüşümünü Suriye'ye olumlu biçimde bırakır ve Suriye'yi de rahatlatır. Suriye’deki gelişmeleri Türkiye'deki sürece ilişkin bir bahane olmaktan çıkarmak gerekiyor. Onun için de Suriye Kürtlerine yaklaşmak, yakınlaşmak gerekiyor ve Türkiye'deki süreci de ilerletmek gerekiyor."

 

 

* * *

Diğer partiler de Öcalan ile görüşmeli

Kürt Halk Önderi Öcalan'ın, kendisiyle doğrudan teması olmayan Türkiye’nin diğer siyasi oyuncularıyla —başta AKP, CHP, MHP— yüz yüze gelirse ve yaklaşımını, gerekçelerini bizzat kendisinden dinlerlerse sürecin toplumsallaştırılması açısından yarar sağlayacağını kaydeden Çandar, "Öcalan ismi üzerinde on yıllardır yaratılmış şeytanlaştırma dağılır. Bu şeytanlaştırma dağılmadan kolay kolay yol alınmayacağı da görülebiliyor. Bu nedenle DEM Parti dışındaki diğer siyasi aktörlerin de Öcalan ile görüşmesi gerekiyor. Madem bu siyasi partiler, Öcalan ile yüz yüze gelmeleri mantıklı ve faydalı olur" dedi.