İsviçre demokrasisinin açmazı

Dünya Haberleri —

.

.

  • İsviçre’de yabancılara seçme ve seçilme hakkı tartışmaları sürüyor. Sadece 4 kantonda seçme ve seçilme hakkına sahip olan göçmenler, entegrasyonun gerçek anlamda başarısının vatandaş olmayan yabancılara seçme ve seçilme hakkından geçtiğine işaret ediyor.

ALİ ÖZŞERİK / BERN

Dünya demokrasileri içinde örnek gösterilen İsviçre'de, yabancılara seçme ve seçilme hakkı tanınmasına dair belirsizlik devam ediyor. Bu durum ülke demokrasisinin en büyük açmazlarında biri olarak gösteriliyor. İsviçre'de seçme ve seçilme hakkı sadece vatandaş olanlara tanınırken, bazı kantonlarda ise belediye seçimlerinde ve kanton seçimlerinde vatandaş olmayan yabancılara seçme hakkı veriliyor.

İlk seçme hakkı 1979’da Jura’da verildi

İsviçre kantonlarından Jura, 1979'da yabancılara yerel düzeyde seçme hakkı veren ilk kanton oldu. Bu uygulama, doksanlı yılların başından Vaud, Cenevre ve Fribourg’da da uygulamaya geçirildi. Yabancılar Jura ve Neuchâtel'de kantonal seçimlere ve referandumlara da katılabiliyor. Almanca konuşan İsviçre kantonları yabancılara oy kullanma hakkı verme konusunda hala ciddi bir adım atmış değil. Alman kantonlarında istisnai olarak 1995 yılında Appenzell Ausserrhoden’de, 2003 yılında Graubünden’de  ve 2005 yılında Basel-Stadt’da, belediyeler yabancılara, yerel düzeyde oy kullanma hakkı verdi.

Yabancılar dört belediyede seçime katılabiliyor

Yabancıların oy kullanma hakkı şimdi Basel'de de tartışılıyor. Graubünden'de yabancılar 20'den fazla belediyede oy kullanabiliyor. Vals'te de 2012'den beri oy kullanabiliyor.  Kadınların oy haklarını 1989'da tanıyan kanton Appenzell Ausserrhoden, yabancılara oy hakkı verilmesinde daha ilerici tutum sergiliyor. İsviçre pasaportu olmayan yabancılar siyasi yaşama Wald, Trogen, Rehetobel ve Speicher’de dört belediyede katılabiliyor.

Zürih’te halk oylaması belirleyebilir

Zürih'te seçmenler bu talebi 1993 ve 2013'te geri çevirdiler. Zürih’te çok sayıda yerel belediye yabancılara seçme ve seçilme hakkı tanınmasından yana ama bugünlerde yine gündeme gelen konunun yol güzergâhında büyük engeller var. Eğer Komisyondan geçerse halk oylamasının yolu açılacak.

Atıcı: Entegrasyon buna bağlı

İsviçre’de yabancıların seçme ve seçilme hakkı kazanması için yıllardır mücadele eden isimlerden biri Federal Parlamento'nun SP’li üyesi Mustafa Atıcı. Entegrasyonun gerçek anlamda başarısının vatandaş olmayan yabancılara seçme ve seçilme hakkından geçtiğini vurgu yapan Atıcı, "Bu hem eşitlik ilkesi gereğidir, hem iç barış için geçerlidir, hem de yabancıları İsviçre sistemini sahiplenerek, ülke politikalarıyla bütünleşmelerini ve entegrasyonun sağlanmasına yol açacaktır. Ülke nüfusunun yüzde 20’sini oluşturan yabancıların ülkede söz sahibi olmaması demokrasinin büyük ayıbıdır. Bu çalışma her dönem gündemimize gelmiştir. Çeşitli defalar halk oylamasına kadar da gitmiş ama reddedilmiştir. Bununla ilgili mücadelenin devam etmesi gerekir, zira halk oylamalarında destekleyenlerin oranı giderek artmaktadır ve eminim daha ciddi çalışmalarla bu hakkı elde edeceğiz" dedi.

Gölgeli: Özel alanım

Basel SP Kanton Milletvekili Edibe Gölgeli ise kanton parlamentosuna önerge veren ve bunu kabul ettiren isim. Gölgeli şimdi önergenin kabul edilip halk oylamasına sunulması kararını bekliyor. Gölgeli, "Yabancıların ülke yönetiminde ve politikalarında söz sahibi olması için önemli bir konu ve benim özel alanım. Bunun için verdiğim önergenin kabul edilmesi önemli ve şimdi kanton hükümetinin kararını bekliyoruz. Kantonda kabul görmesi diğer kantonlar için de emsal olacaktır. Hem bu konuda hem de yabancıların genel hakları konularında başarılı olmanın en önemli yolu kanton ve federal düzeyde daha fazla temsilciye sahip olmaktan geçmektedir. "

 

Gençler kimliklerini sahiplenmiş olsalar bile…

Bütün siyasi çevredeler özellikle 3. kuşak gençlerin, siyasi ve toplumsal örgütlenmelere gereken ilgiyi göstermediklerini ya da bu gençlere yönelik uygun siyasal ve toplumsal örgütlenme biçiminin yakalanmadığını kabul etmektedir. Bunun en önemli nedeni gençlerin şekillendiği sürgün şartları ile ülke gündemlerimizin farklılıklarının olması. Gençler kimliklerini sahiplenmiş olsalar bile, kendilerine özgü siyasal ve toplumsal koşullar yaratılmadığı için hem yaşadıkları ülke hem de geldikleri ülkenin gerçekliği ile buluşamamaktadırlar. İsviçre’de vatandaş olmayan yabancılar ve dolayısıyla Kürt gençleri gerçek anlamda bir İsviçreli gibi olmalarına rağmen, ülke yönetiminde söz sahibi olamıyor.

Gençlere bu konuda destek şart

Bu gençlerin yaşadıkları ülkenin siyasal ve toplumsal sorunlarını sahiplenmeleri kendi gerçekliklerini görmelerine ve buna uygun örgütlenme ve politikalar üretmelerine de neden olacaktır. İsviçre’de ve birçok ülkede Kürt kurumları yasal olmalarına rağmen ülke siyasetine etki etmede yetersiz kalmaktadırlar. Bunun en iyi yolu gençlerinin seçme ve seçilme hakkını kazanmalarından geçmektedir.

Görüştüğümüz İsviçreli ve Kürt kökenli politikacılar, vatandaş olan ya da olmayan gençlerin seçme ve seçilme hakkının kazanılması için güçlerini birleştirmelerinin sayısız yararına dikkat çekiyor. Örneğin bu anlamda oluşacak bir Kürt komitesinin, hem siyasal partilerle, hem diğer yabancı kökenli kurum ve kuruluşlarla ilişkilerini geliştirip, bulundukları ülke siyasetinde etkilerini artıracakları belirtiliyor. Bu örnekten ve sadece bu alanda bile amacını seçme ve seçilme hakkının kazanılması olarak belirleyecek bir komite, siyasetlerin açmazlarının de önünü açacak ve perspektiflerini zenginleştirecek. Milletvekilleri bu anlamdaki bir komiteleşmeye destek olacaklarını da açıkça beyan ediyorlar.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.