Kadınlar için 20 yıl
Kadın Haberleri —

İzmir Kadın Dayanışma Derneği
- İzmir Kadın Dayanışma Derneği, 20 yıldır şiddet gören kadınların sesi olurken, bir yandan da belediye, baro ve farklı kadın örgütleriyle kurduğu ağla cinsiyet eşitliği için mücadele ediyor.
İzmir'de 2 Mart 2005 tarihinde kuruluşunu ilan eden İzmir Kadın Dayanışma Derneği 20 yaşında. Kadına karşı şiddeti önlemek, şiddet gören kadınlarla dayanışmak ve toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesi vermek amacıyla kurulan dernek 20 yılda binlerce kadına destek verdi. Dernekten önce platform çatısı altında bir araya gelen kadınlar, Medeni Kanun'un değiştirilmek istenmesinden İstanbul Sözleşmesi'nden çıkılmasına kadar birçok gündem için sokaklarda oldu. Kurulduğu dönem kentte kadın danışma merkezi olmamasından kaynaklı ilk kampanyasını kadın sığınma evinin açılması talebiyle yapan dernek, daha sonra kentte sığınma evi ve danışma merkezlerinin kurulmasına öncülük etti.
22 belediyle ile işbirliği
Hafta içi 10.00 ile 16.30 saatleri arasında açık olan danışma hattı ile hem yüz yüze hem de telefondan başvuru alan dernek, gönüllü psikolog ve avukat ağıyla destek veriyor. Yapılan başvuruları, ayrıca ihtiyaç bağlamında belediye, Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi (ŞÖNİM) ve İzmir Barosu’na yönlendiriyor. Kentte kurulan yerel kadın dayanışma ağı ile hareket eden dernek, aynı zamanda Eşitlik İçin Kadın Platformu ve (EŞİK) ve Kadın Koalisyonu'nun bileşeni.
Sığınaklar Kurultayı'na İzmir'de ev sahipliği yapan dernek, toplumsal cinsiyet eşitliği seminerleri düzenliyor. İzmir'de 22 belediyede kurulu 24 kadın dayanışma merkezinin içinde de yer alan dernek, buradaki çalışanlarla aylık olarak bir araya gelip, kadın eğitimleri düzenliyor.
Hiç durmadılar
İlk genel kuruldan itibaren dernekte çalışan İzmir Kadın Dayanışma Derneği Yöneticisi Zeynep Tuna, 20 yılın nasıl geçtiğine kendilerinin de şaşırdığını söyledi ve ekledi: “Bu süre kendi yağında kavrulan bir dernek için uzun bir zaman. Kuruluş amacı bağlamında birçok işe imza attık. Gönüllü olarak yapabildiğimizi yapıp yolumuza devam ettik. Kadın danışma merkezleri ve sığınak açılması, danışma merkezlerinin içeriğinin fiziki koşullardan çalışan personele kadar nasıl olması gerektiğine dair bir çalışmamız var. Kadına yönelik şiddetle mücadele çok ince bir çizgi. Bakış açısı olmadan bu işi yürütmek çok olanaklı değil. Toplumsal cinsiyet eşitsizliği olan bir dünyada bakış açısı yoksa yapılan işler tersine dönebiliyor. O nedenle dernek olarak bugüne kadar mümkün olduğu kadar yapmaya çalıştığımız şeyi feminist bakış açısıyla yaptık.” MA/İZMİR














