Devletsin ama 7 aydır yoksun

• Deprem bölgesindeki korumasız kız çocukları evlendiriliyor, kadınlar ev işi şiddete uğruyor ve çocuklar istismar ediliyor. Göçmen ve mülteci çocuklar ise daha da ötekileştiriliyor. Sevgi Demir, “Bu açıkları kim kapatacak? Bu kadar koca bir devletsin, varsın ama yoksun” diyor.

Mereş’te 6 Şubat’ta meydana gelen ve 11 şehirde yıkımın yaşandığı depremler üzerinden aylar geçti fakat halen birçok sorun çözülmüş değil. Barınma, beslenme, sağlık, eğitim ve hizmet alanlarında eksikler tavan yapıyorken, tüm bunlardan en çok etkilenenler ise çocuklar oluyor.

Çocuk Hakları Odaklı Kriz Yönetim Ağı gönüllüsü Sevgi Demir, depremin özellikle çocukların üzerinde devam eden etkisine dair Jinnews’le konuştu.

Hakları göz ardı ediliyor

Kız ve erkek çocuklarının başta eğitim olmak üzere birçok hakkın göz ardı edildiğini ve bunun çok kritik bir gözlem olduğunu kaydeden Demir, “Çocukların şu an olması gerektiği yerde olmamaları, hele ki normal hayatlarının, normal düzenlerinin yıkılmış olması, bir de onun üstüne geldikleri ortamın sağlıksız, birçok sağlık, eğitim gibi birçok hakkının eksik kaldığı ve bunları zaten edinemediği bir ortamda yaşadıklarını görünce elimizden gelen neyse onu yapmaya çalıştık ama çok eksik vardı” dedi.

Bağımlılık arttı

Eğitimin göz ardı edilmesinin kötü sonuçları olan riskleri beraberinde getirdiğine işaret eden Demir, “Çocuklar, çocuk işçi olarak inşaatlarda, tekstillerde çalışmaya başladı. Aynı zamanda bağımlı olmaya başladı. Birçok bağımlılık gerçekleşti çocuklarda.  Orada birçok psikososyaldestek sunmaya çalışsak da sahadan, STK’lar, aktivistler bunun için burada olsalar da çok eksikti. Devlet bunun için hiçbir alan sağlamıyordu. Sağladıkları alan da sadece belli yerlerin belli kesimlerine. O da çok yetersiz. Yetinme psikolojisiyle şartları sundular” sözleriyle riskleri anlattı.

 

 

Şiddet iletişime dönüştü

Öte yandan, çocuklara ayrıca psikososyal destek sunulması gerektiğinin ve çocukların tramvatize olduğunun altını çizen Demir, “Çocuklarda şiddet kendi aralarında iletişime dönmüştü. Dışa dönük birçok çocukta içe kapanma oluşmuştu. Birçok çocuğun dili, üslubu değişmişti. Küfür kullanmak, argo kullanmak gibi problemlere yol açtı. Biz bunu ne kadar değiştirmeye, iyileştirmeye, dönüştürmeye çalışsak da yetemedik, hala yetemiyoruz” şeklinde konuştu. 

 

 

Bir de ‘öteki’ çocuklar var 

Göçmen ve mülteci çocukların tüm bu eksiklerin içinde daha da ‘öteki’ bir konumda olduğunu belirten Demir şöyle devam etti: “Göçmen çocuklar eğitim hakkına ulaşamıyor. Ulaşamama sebepleri aslında anlaşılmaz, çok içi boş bir şekilde. Şu an okula gittiklerinde çocukları için eğitim hakkı istediklerinde dönüş yapılan şey, ‘Sizi şu an alamayız, çünkü sizin ikametgahınız yok’ ya da ‘Yerleşim yeriniz yok’ ama zaten bu insanlar göçmenler. Halihazırda deprem yaşamışlar, deprem yaşadıkları için oldukları konumdan da farklı bir konumda yaşarken onlardan beklentileri asla karşılanamayacağını bildikleri için de sundukları şartlar çok geçersiz sayılıyor. Hem ekonomik hem devletin onlara sunmadığı şartlardan kaynaklı, asla hiçbir işlerini kolaylaştırmamalarından kaynaklı çocuklar eğitimden mahrumlar.”

 

 

Çocuk yaşta evlendirilme

Demir, ailelerin çocukları çeşitli işlerde çalıştırdığına ve kız çocuklarını evlendirdiğine dikkat çekerek, “Şu an kız çocukları evlendirilmek zorunda kalıyor. Kimse bunun farkında değil, hiçbir denetim yapılmıyor. Şu an kız çocukları nerede, ne yapıyorlar diye bir denetim sunulmuyor. Şu an halk gerçekten kendi başına bırakılmış. Benim Adıyaman’da gördüğüm çocukların eğitime dair, yaşama dair, geleceklerine dair hiçbir umudu, beklentisi yok” dedi. 

Ev içi şiddet

Semsûr’daki en büyük sorunlardan bir tanesinin de çocukların istismar edilmesi ve anne-babaları tarafından şiddete maruz kalması olduğunun altını çizdi.

Kadınların da şu anda ev içi şiddete uğradığını kaydeden Demir, “Evin bakımını gerçekleştiren erkekler işsizler ve işsizliklerini giderebilecekleri hiçbir alan bulamıyorlar. Biz çok şahit olduk, kadına, çocuğa şiddet uygulayan eşler, ebeveynler gördük. Bu erkekleri kim kontrol edecek ya da bunlara kim psikososyal destek sunacak? Bu açıkları kim kapatacak? Bu kadar koca bir devletsin, varsın ama yoksun” ifadelerini kullandı. SEMSÛR