Korucu: Tam bir cehennemdi

  • Metîna’ya sürülen korucular, saldırıların sürdüğü bölgelerde ilerleme sağlayamadıklarını söyledi. İşgal saldırılarına dahil edilen bir korucu şunları ifade etti: "Orası tam bir cehennemdi ve o cehenneme bir daha düşmek istemiyorum.”

Metîna’ya sürülen korucular, saldırıların sürdüğü bölgelerde ilerleme sağlayamadıklarını söyledi. İşgal saldırılarına dahil edilen bir korucu, şunları ifade etti: “Gözlerimizin önünde aynı yer 20 kez savaş uçaklarıyla vuruldu. Herkes ‘orada bulunan kim varsa parçalandı’ dedi. Sonra ‘bize hadi yürüyün’ talimatı verildi. Yarım saat geçmeden, oradan yine gerillalar çatışmaya girdi. Sanki hiçbir şey olmamış gibi... Orası tam bir cehennemdi ve o cehenneme bir daha düşmek istemiyorum.”

Yoğun bombardıman tabi tutulan birçok bölgeye karadan girmeye çalışan Türk askeri ve KDP güçleri, çatışmaların ardından geri çekilmek zorunda kaldı. Askerler, ilerleme sağlayamadıkları birçok bölgede ise korucularla sonuç almak istiyor. Şırnak’ın Uludere ilçesinden Hazım Babat ve Beytüşşebap’tan Tahir Adıyaman’ın aileleri içerisindeki korucular da öne sürülenlerin başında geliyor.  

Jîrkî aşiretinde olan Tahir Adıyaman’ın baskısıyla sınır hattına sürülen korucular, bölgede yaşananları anlattı. Sürüldükleri bölgelerin önce savaş uçaklarıyla onlarca kez bombalandığını belirten bir korucu, daha sonra aynı bölgeye korucuların sürüldüğünü söyledi. Bombalanan bölgelerde HPG’lilerin karşılık vermesi üzerine geri çekilmek zorunda kaldıklarını; askerlerle birlikte gittikleri bölgede şiddetli çatışmaların yaşandığını ve geri çekildiklerini aktardı. 

Saldırılara katılan bir diğer korucu ise bütün tekniğe rağmen ilerleme kaydedemediklerini söyledi. Jîrkî aşireti mensubu bir başka korucu, sürekli Metîna’ya gönderildiklerini belirterek, şunları söyledi: “Orada gözlerimizin önünde aynı yer 20 kez savaş uçaklarıyla vuruldu. Herkes ‘orada bulunan kim varsa parçalandı’ dedi. Sonra ‘bize hadi yürüyün’ dediler. Bombalamanın üzerinden yarım saat geçmeden, oradan yine gerillalar çatışmaya girdi. Sanki hiçbir şey olmamış gibi. Daha önce de korucular olarak birçok operasyona katıldık ama böyle bir savaş taktiği ve sert direnişe ilk defa şahit olduk. Yeni savaş taktikleri doğrusu bizi şaşırttı ve kimse bunu beklemiyordu. Örgüt üyeleri bulunduğumuz noktaların 5-10 metre yakınına kadar geldi, ancak buna rağmen bu sızmayı göremedik.” 

Korucu, Türk ordusunun kullandığı teknik, İHA ve SİHA’lara rağmen bölgedeki üstünlüğün HPG’nin elinde olduğunu söyleyerek, “Alanı avuçları için gibi biliyor ve istedikleri gibi hareket ediyorlar. Hareketli grupları var. Çok çetin çatışmalar yaşanıyor. Bölgeye gittiğimizde bir ay zorunlu bir şekilde kalıyoruz. O süre zarfında bile psikolojimiz bozuluyor. Operasyona katılan askerlerin durumlarını dahi düşünmek istemiyorum. Hiçbiri alanı bilmiyor ve böylesi dağlık bölgeleri de ilk defa görüyor. O yüzden ellerinde ne kadar teknik varsa da üstünlük sağlayamıyor. Bir tarafımıza taciz ateşi açılıyor, diğer tarafımıza bomba atılıyor” şeklinde konuştu. 

Askerlerin göğüs göğüse çatışmaya giremediğini ifade eden korucu, şunları söyledi: “Askerler çatışmaya giremediği için dağlık alanlar uçaklar, SİHA’lar ve helikopterlerle rastgele saatlerce bombalanıyor. Bombalanan birkaç tepeye askerler yerleşmiş durumda. Ancak o noktalara da gerillalar tarafından sık sık saldırılar düzenleniyor ve bu saldırıların nereden yapıldığı da saptanamıyor. Orası tam bir cehennemdi ve o cehenneme bir daha düşmek istemiyorum. Br daha operasyona katılmayacağım.”

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.