Manş Denizi'nde katliam

• Kürtler, Belarus-Polonya sınırından sonra şimdi de Manş Denizi’nde can veriyor. Çoğu Kürt 27 kişinin ölümüne sebep olan faciaya İngiliz sınır birliklerinin mülteci botunu Fransa sularına itmesinin neden olduğu ortaya çıktı.

 

İngiltere'ye gitmeye çalışan göçmen botu Manş Denizi'nde battı, aralarında Güneyli Kürtlerin de olduğu 27 kişi boğularak can verdi.

Ülkelerini terk ederek daha iyi bir hayat umuduyla Avrupa’ya doğru yola çıkan mülteciler sınırlarda ve denizlerde can veriyor. Son facia Çarşamba günü akşam saatlerinde Manş Denizi'nde yaşandı.

Calais yakınlarında battı

Manş Denizi'nden İngiltere'ye doğru hareket eden bir göçmen botu Fransa'nın Calais kenti yakınlarında battı. İlk olarak 31 kişinin hayatının kaybettiği duyurulsa da Fransız yetkililer dün toplam ölü sayısını 27 olarak düzeltti.

Yedisi kadın, üçü çocuk

Boğularak hayatını kaybedenlerin arasında biri hamile 7 kadın ve üç de çocuk olduğu açıklandı. 2 kişi kurtarılarak hastaneye kaldırıldı, ancak durumları hipotermi (vücut ısısının aşırı düşmesi) nedeniyle kritik. Olayla ilgili 5 kişi gözaltına alındı.

Cenazeleri balıkçılar buldu

Öte yandan Manş Denizi’nde cansız bedenleri gören balıkçıların polise haber vermesi üzerine yetkililerin faciadan haberdar olduğu açıklandı.

'Gemi çarptı' iddiası

Fransa'nın kuzeyinde yayın yapan yerel haber sitesi La Voix Du Nord, göçmen botuna büyük bir konteyner gemisinin çarptığını ve botun alabora olduğunu ileri sürdü.

İngilizler göçmenleri itti!

Ancak durumun böyle olmadığını ismini gizli tutan İngiliz bir yetkili duyurdu. Basına konuşan yetkili, mültecilerin ölümlerinden Manş Deniz’nde "geri itme taktiği"ni devreye sokan Birleşik Krallık sınır kuvvetlerini sorumlu tuttu. Sınır birliklerinin mültecilerle dolu botu İngiliz sularından Fransa sularına doğru itmesi sonucunda bu facianın yaşandığını ortaya çıktı.

Facia öncesi görüntüler paylaşıldı

Çarşamba gecesi sosyal medyada faciadan öncesine ait görüntüler içeren videolar paylaşıldı. Britisch Channel 4 Televizyonu’nun paylaştığı videoların birinde göçmen botuna binmeye çalışan mültecilerden bir kadının İngilizce  "Kürdistan’da hayat yok" diyerek ve ağlayarak bota bindiği görülüyor.

Polis bota binişlerini izledi

Videoda ayrıca Fransız polis devriyesinin göçmenleri izlediği ve müdahale etmemesi dikkat çekiyor. Bu göçmen botuna binen mültecilerin bir kaç saat sonra cansız cenazeleri denizden çıkarıldı.

Çoğunluğu Güneyli Kürt

Hayatını kaybeden mültecilerin çoğunluğunun Güneyli Kürt olduğu ortaya çıktı. Son yıllarda Federe Kürdistan Bölgesi’nde artan işsizlik, yolsuzluk ve siyasi istikrarsızlık nedeniyle çok sayıda Kürt ülkelerini terk ederek Avrupa’ya gelmeye çalışıyor. KDP’nin politikalarının kurbanı olan Kürtler, Belarus-Polonya sınırında olduğu gibi şimdi de Manş Denizi’nde can veriyor.

En ölümcül olay

Uluslararası Göç Örgütü, olayın Manş Denizi'nde veri toplamaya başladıkları 2014 yılından bu yana gerçekleşen en ölümlü olay olduğunu duyurdu.

Rojhilatlı aileyi hatırlattı

Ocak 2021 tarihinde de Manş Denizi’ni geçmeye çalışan Rojhilatlı 5 kişilik bir aile boğularak hayatını kaybetmişti. Nezhad ailesinin en küçük üyesi 15 aylık Artîn’in cenazesi ancak 15 ay sonra bulunabilmişti.

Johnson sorumluluk almadı

Facia sonrası İngiltere Başbakanı Boris Johnson ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron telefon görüşmesi yaptı. Ancak iki lider de mülteci politikalarının ölümlerdeki payının görmezlikten gelerek sadece insan kaçakçılarını hedefleyen açıklamalarda bulundu. Johnson, yaşananlardan ötürü "dehşete kapıldığını" ifade etti ve İngiltere'nin insan kaçakçılığı çetelerini durdurmak için her şeyi yapacağını söyledi.

Macron AB’yi toplantıya çağırdı

Macron da Avrupa Birliği'ni (AB) 'göç sorununa' ilişkin acil toplantı yapmaya çağırdı. AB Sınır Güvenliği Ajansı Frontex'in imkanlarının derhal güçlendirilmesi gerektiğini savunan Macron, "Fransa, Manş Denizi'nin mezarlığa dönüşmesine izin vermeyecek" dedi.

AB sadece sınırlarını koruyor

Ancak Frontex, mültecilerin hayatlarını kurtarmak yerine sadece AB sınırlarını korumaya yönelik bir programa sahip. AB’nin bu politikası nedeniyle de mülteciler insan tacirlerinin insafına bırakılmış durumda. Mülteciler, botlarla ve can yeleksiz bir şekilde hayatları pahasına Avrupa’ya gelmeye çalışıyor. Binlerce mülteciye mezar olan Akdeniz’den geçişlerin Frontex eliyle önlenmesi ve sınırlara örülen çitler nedeniye karayoluyla AB’ye giremeyen mülteciler yeni rotalar bulunuyor.

Belarus’ta da can verdiler

Manş Denizi ile Polonya-Belarus sınırı da yeni rotalar arasında. Belarus sınırında da şimdiye kadar biri bebek, 3 Güneyli Kürt’ün de aralarında olduğu 12 mülteci hayatını kaybetti.

 

HABER MERKEZİ