Margaret Owen: Öcalan dünya barışı için önemli

• Halklara, Kürt Halk Önderi Öcalan’ın fikir ve barış çağrılarını tüm dünyaya yaymaları için seslenen Margaret Owen, “Öcalan’ın teori ve felsefesinin dünya barışına yapacağı büyük katkıyı herkesin görmesi için farkındalık yaratmalıyız” dedi.

MARTA SÖMEK - JINNEWS/İSTANBUL

BM’ye gönderilen açık mektubun imzacılarından Britanya İmparatorluk Nişanı Sahibi, insan hakları savunucusu ve avukat Margaret Owen, “Abdullah Öcalan yıllardır çözüm istiyor. Şiddeti durdurun, barış görüşmelerini yeniden başlatın, Öcalan'ı ağırlaştırılmış hukuksuz işkence tecridinden kurtarın ki Öcalan barışçıl bir çözüm diyaloğunu yönetebilsin” sözleriyle tüm dünyaya seslendi. 

Kongra Star öncülüğünde 75 kadın örgütü ve kadın, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreterliği ve Kadın Örgütü’ne, Federe Kürdistan Bölgesi, Şengal, Kuzey ve Doğu Suriye ile Maxmûr'a yönelik AKP-MHP iktidarının gerçekleştirdiği saldırılara ilişkin 16 Mayıs’ta bir mektup gönderdi. Türkiye’nin, saldırılarını BM Sözleşmesi ile gerekçelendirmesinin kabul edilemez olduğu vurgulanan açık mektupta, gerekli mekanizmaların devreye sokulması da istendi. Konuya ilişkin BM’nin sessizliği ise sürüyor.

Mektubun imzacıları arasında yer alan Britanya İmparatorluk Nişanı Sahibi, insan hakları savunucusu ve avukat Margaret Owen, uzun yıllar Kürt halkının mücadelesinin yanında yer alan bir isim. Aynı zamanda Kürt Halk Önderi’nin fiziki özgürlüğü için yürütülen çok sayıda kampanyanın destekçisi ve Kürdistan Barış Kampanyası grubu üyelerinden. Owen daha önceki demeçlerinde Öcalan’ı “Kürt Mandela” diye tanımlayarak “Öcalan özgür olmalı. 23 yıldır İmralı’da hücre hapsinde. O, Ortadoğu'da barışın anahtarı olan Kürt ‘Mandela’dır. Hapishane yazıları eşitlik, adalet ve kadınların güçlenmesi için yeni bir dünya düzenini anlatıyor” demişti. Yine PKK’nin yasaklı örgütler listesinden çıkarılmasını isteyerek dijital medya hesabından paylaşım yapan Owen, YPG ve YPJ’lilerle çektiği fotoğrafı savcılığa göndermiş ve “Bugün çok sevdiğim fotoğrafları başsavcılığa gönderdim” demişti. İngiliz hükümetine ise “Türk devletiyle yürüttüğünüz kirli işlerden vazgeçin” çağrısında bulunmuştu. 

Jinnews’in sorularını yanıtlayan Margaret Owen, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecrit sona ermeden ve temas kurulmadan barışın sağlanamayacağını ifade etti.

Erdoğan’ın Osmanlı hedefi

Owen, AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın jeopolitik olarak bölgenin hükümdarı ve “halifesi” olmayı hedeflediğini söyleyerek şöyle konuştu: “Erdoğan, Ortadoğu'nun tüm bu bölgesinin baş lideri olmayı ve Osmanlı İmparatorluğu'nu yeniden kurmayı hedefliyor. Mevcut jeopolitik krizde, yeni soğuk ve hatta sıcak (nükleer) savaş tehdit edildiğinde, Erdoğan, Suriye ve Federe Kürdistan Bölgesi’ni işgal etmek gibi ne yaparsa yapsın NATO'nun Türkiye'yi kovmayacağını biliyor. Yaklaşan seçimlerle birlikte ‘güçlü milliyetçi’ olarak halkını bir araya getirebilir ve tüm bağımsız medya kapalıyken, dünyadaki herhangi bir ülkeden daha fazla gazeteci hapisteyken, zaten vatandaşlarına söyleyeceği yalanları kontrol ediyor. Ayrıca, dünya basını Ukrayna'ya odaklandığı için kimyasal silah kullanma, soykırım suçlarının geniş kapsama alanından korunmaktadır” 

BM kimyasal silah kullanımına sessiz

Kürt halkına değil de başka bir halka veya topluluğa karşı soykırım gerçekleştirilseydi BM’nin sessiz kalmayacağını vurgulayan Owen, “BM Güvenlik Konseyi IŞİD'i kınadı, Çin'i Uygurlara yaptığı soykırımdan dolayı kınadı ama Kürtlere yapılana karşı sessiz” dedi. Kürt halkının maruz kaldığı soykırım ve saldırıların Filistinliler, Sri Lanka'daki Tamiller ve diğer azınlık grupları gibi daima görmezden gelindiğini sözlerine ekledi. PKK’nin yasaklı örgütler listesinden çıkarılması çağrısında bulunan Margaret Owen, “Kimyasal silahların kullanımını yasaklayan sözleşmenin uygulanmasını denetleyen Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (Organisation for the Prohibition of Chemical Weapons) BM'ye bağlı değildir. Türkiye'nin iddia edilen kullanımını soruşturmadığı ve herhangi bir özel önlem almadığı için bağımsız olmadığını gösterdi. Güç siyaseti nedeniyle BM’den doğru bir müdahale de yok” şeklinde konuştu.

‘Bu bir soykırımdır’

AKP-MHP iktidarının KDP ortaklığında gerçekleştirdiği saldırıları “soykırım” olarak tanımlayan Owen, “Saldırılar, bir soykırımın tüm temel özelliklerini taşıyor. Kürt gençlerinin en yeteneklileri hapse atılıyor. Hiçbir zaman özgür olamayacak 6 bin öğrenci cezaevinde... Kürt kültürünü, müziğini, dilini, sanatını yok ediyor, politikacılarını, eylemcilerini, insan hakları savunucularını, akademisyenlerini ve avukatlarını hapsediyor. Evet, bu bir soykırımdır. Yargısız infazlar, tecavüzler, intihara sürüklemeler, hasta tutsakların hapishanede ölmelerine izin vermek, sağlığa erişim haklarından mahrum bırakmak… Bu bir soykırım” diye belirtti.

‘Öcalan'ı ağırlaştırılmış tecritten kurtarın’

 Soykırım ve saldırı politikalarına karşı çözümün Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecridin kaldırılması ve fiziki özgürlüğünün sağlanması olduğuna işaret eden Margaret Owen, “Abdullah Öcalan, HDP, tüm Kürt halkı, avukatlar, akademisyenler ve kadın aktivistleri yıllardır bu çözümü istiyor. Şiddeti durdurun, barış görüşmelerini yeniden başlatın, Öcalan'ı ağırlaştırılmış hukuksuz işkence tecridinden kurtarın ki Abdullah Öcalan barışçıl bir çözüm diyaloğunu yönetebilsin. PKK'yi terör listesinden çıkarın. AİHM’in karar ve tespitlerine uyun. Selahattin Demirtaş'ı ve tüm siyasi tutsakları serbest bırakın” sözleriyle seslendi.

Halklar Öcalan’ın paradigmasıyla temsil edilmeli

Her kesimin soykırım politikaları nedeniyle Türkiye’ye baskı uygulaması gerektiğinin altını çizen Owen, “Dünyanın her yerindeki kadınlar ve erkekler, herkes milletvekilleri aracılığıyla hükümetlerine Türkiye'yi büyükelçilerinden kınamalarını talep etmeleri için çağrıda bulunmalı. Milletvekillerinizi ve sosyal medyayı, muhteşem Kürt kadın devrimini öne çıkarmak ve farkındalığı artırmak için kullanın” diye konuştu. Ayrıca toplumların özgürlük, adalet, kadın eşitliği, inanç özgürlüğü, şiddetin sona ermesi, tüm gezegenin ve halkların Abdullah Öcalan’ın sunduğu Demokratik Konfederalizm paradigmasıyla temsil edilmesi için harekete geçme çağrısında da bulundu.

‘Öcalan’ı okuyun, hayran kalacaksınız…’

Halklara Kürt Halk Önderi Öcalan’ın fikir ve barış çağrılarını tüm dünyaya yaymaları için seslenen Margaret Owen, “Öcalan'ın teorilerinin ve felsefesinin dünya barışına yapabileceği büyük katkının dünyanın farkında olmasını sağlayın” dedi. Öcalan’ın ağırlaştırılmış tecrit uygulamasında adeta tarihi görerek yazdığı analizlerin bugün bir bir yaşam bulduğuna dikkat çeken Owen, şöyle konuştu: 

“Abdullah Öcalan’ın 23 yıllık ağırlaştırılmış tecrit hapsi boyunca yazdığı yazılar tercüme ediliyor. Öcalan’ın yazılarını okuyun. Bu soykırımın sadece Türkiye'de değil, Suriye ve Kuzey Irak'ta devam etmesine izin veren ve sessiz kalan uluslararası toplum, bu yazılara hayran kalacak ve utanacak. Havin Güneşer'in muhteşem analiz ve tarihi ‘Özgürlük Sanatı’ adlı kitabını da okuyun. İnsanlar Kürt mücadelesini öğrendiğinde din, etnik köken, cinsiyet, yaş, gelir, cinsel yönelim, coğrafya gözetmeksizin dünya barışı, herkesin eşitliği ve hakları için hayal kurduğunda özgürlük, adalet, barış ve refah için kesinlikle Kürtlerin taleplerini destekleyeceklerdir.”