Ne acı bitti ne de öfke

• Devletin rakamlarına göre 53 bin 537 kişi hayatını kaybettiği, 107 bin 213 kişinin yaralandığı; 11 il, 124 ilçe, 6 bin 929 köy ile mahallede ağır yıkımlara yol açan depremin üzerinden iki yıl geçti. 
• Anmaların yapıldığı kentlerden biri olan Mersin'deki açıkamada, şunlar vurgulandı: "Ne acımız dindi ne de öfkemiz. Öfkeliyiz, çünkü doğal bir afetin büyük bir felakete dönüşmesine tanık olduk." 

İki yıl önce 6 Şubat günü Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremler, 11 ilde yıkıma neden oldu. Depremlerin yıl dönümünde düzenlen anmalarda, Türkiye'yi yönetenlerin akla, bilime, mantığa, uyarılara kulaklarını tıkamasını on binlerce yurttaşın canlarıyla ödediği vurgulandı. 

Toplam 120 bin kilometre karelik alanda 14 milyon vatandaşın doğrudan etkilendiği depremler, 11 il, 124 ilçe, 6 bin 929 köy ile mahallede ağır yıkımlara yol açtı. Mereş'ın yanı sıra Hatay, Osmaniye, Semsûr, Amed, Riha, Dhilok, Kilis, Adana, Meletî ve Xarpêt'i vuran depremde, Türk hükümetine göre 53 bin 537 kişi hayatını kaybetti, 107 bin 213 kişi yaralandı. 

Türk hükümeti, uluslararası yardımı da içeren 4. seviye alarm verdi ve 7 gün yas ilan edildi. Deprem bölgesinde ise OHAL kararı alındı. Deprem sonrası 93 ülkeden arama kurtarma ekipleri bölgede çalışmalara katıldı. Depremlerde hasar gören 39 bin enkazda arama, yaşam olduğu belirlenen 26 bin 32 binada ise arama kurtarma faaliyeti gerçekleştirildi.

Deprem bölgesinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından gerçekleştirilen hasar tespit çalışmaları kapsamında, 2 milyon 381 bin 888 bina ve 6 milyon 612 bin 685 bağımsız bölümde hasar tespiti yapıldı. Acil, ağır, yıkık, orta hasarlı 311 bin 440 bina ve 810 bin 902 bağımsız bölüm tespit edildi. 

Birçok kentte anma

Depremin 2. yıl dönümünde birçok kentte anma düzenlendi. İnsan Hakları Derneği (İHD) Hatay Şubesi, dernek binası önünde açıklama yaparak, depremde yaşamını yitirenleri andı.  Hatay Şubesi Eşbaşkanı Mürsel Tonguç Salmanoğlu, depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen hak ihlallerinin ve mağduriyetlerin sürdüğünü, milyonlarca insanın hâlâ temel ihtiyaçlarını karşılamakta, barınmakta güçlük çektiğini vurguladı. Salmanoğlu, deprem soruşturma ve davalarında kamu görevlilerinin yargılanmadığını söyledi. 

HDK Eşsözcüsü Meral Danış Beştaş ise halkın yaşam ve barınma hakkını gözetmeyen iktidarın işlediği suçlardan bir tanesinin de Hatay'da hala binlerce kişinin konteynerlarda insanlık onuruna yakışmayacak şekilde yaşamlarını sürdürmeleri olduğunu belirterek, "Ne yaptı iktidar? IBAN verdi, Kızılay çadır sattı. Depremdeki ölümlerin yarısı, AFAD bölgeye gelmediği için enkaz altında kalanların yaşamını yitirmesiyle yaşandı. Ben Adıyaman'daydım. Üç gün ve bunları birebir gördüm. Tanıklık ettim ama bu iktidar hala utanmadan, özür dilemeden gereğini yapmamakta ısrar ediyor" diye konuştu. 

ADANA 

Adana Deprem Dayanışma Derneği ve Adana Ekoloji Platformu, konuya ilişkin kentteki Abidin Dino Parkı'nda açıklama yaptı. Dernek üyesi Nilüfer Köktürk, depremzedelerin sorunlarının devam ettiğini belirterek, "Sorumlu olan, sosyal devlet ilkesini terk etmiş ve şirketleşmiş olan siyasi iktidardır" dedi. DEM Parti Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu da iktidarın depremdeki sorumsuzluğunu eleştirdi. 

 

 

MERSİN

Mersin Emek ve Demokrasi Platformu ise Özgür Çocuk Parkı'nda açıklama yaptı. "Sözler tutulmadı, acılar unutulmadı" pankartının açıldığı açıklamada sık sık "Unutmak yok, helalleşmek yok" sloganı atıldı. Dönem Sözcüsü Kemal Göçmen, "Ne acımız dindi ne de öfkemiz. Öfkeliyiz, çünkü 6 Şubat 2023'te doğal bir afetin göz göre göre büyük bir felakete dönüşmesine tanık olduk. Ülkeyi yönetenlerin akla, bilime, mantığa, uyarılara kulaklarını tıkamasını on binlerce yurttaş canları ile ödedi" şeklinde konuştu. 

ÊLIH 

Êlih Emek ve Demokrasi Platformu tarafından Yılmaz Güney Parkı'nda açıklama yapıldı. Açıklamaya DBP, DEM Parti İl Örgütleri, platform bileşenleri ve depremde yakınlarını kaybedenlerin yanı sıra çok sayıda yurttaş katıldı. 

WAN

Wan Emek ve Demokrasi Platformu, depremde hayatını kaybedenler anısına basın açıklaması düzenledi. Açıklama sırasında “Deprem öldürmez, ihmal öldürür” pankartı açıldı. Engin Işık, "İnsana, emeğe, doğaya düşman bu bozuk düzene, bu köhne sisteme karşı emek ve demokrasi mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz” dedi.

MEREŞ

DEM Parti Mereş İl Örgütü, 6 Şubat depremleri kapsamında, depremlerin merkezi olan Mereş’te anma programı yaptı. Programa DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli çok sayıda kişi katıldı. Dulkadiroğlu ilçesindeki Kapıçam Mezarlığı ziyaretinde konuşan Temelli, “Bu kadar insanın yaşamını yitirme nedeni ihmaldir. Depremin sorumlularının hesap vermemesi kabul edilebilir değildir" dedi. Heyet, Dulkadiroğlu ilçesine bağlı kırsal Zînkon (Küpelikız) Mahallesi, ardından Mereş’in Bazarcix (Pazarcık) ilçesine bağlı Narlı Mahallesi'ndeki Narlı Cemevi’ni ziyaret etti. Temelli ve beraberindekiler, Bazarcix’ta halk buluşmasına da katıldı. 

SEMSÛR

DEM Parti EşbBaşkanı Tuncer Bakırhan, sabah yapılan meşaleli yürüyüşün ardından Semsûr'un Kolik (Kahta) ilçesinde depremde yıkılan binaların bulunduğu yerleri ziyaret etti. Bakırhan ve beraberindekiler, yaşamını yitirenler için enkazlara karanfil bıraktı ve esnafları ziyaret etti. Esnaf ziyareti sonrası depremde yaşamını yitirenlerin mezarlarına karanfiller bırakıldı. Bakırhan, kent merkezindeki bir salonda halk toplantısında konuştu.

SAMANDAĞ

Hatay'ın Samandağ ilçesinde Samandağ 6 Şubat Deprem Koordinasyonu çağrısıyla halk reyhan ve buhurlarla bir araya geldi. Samandağ PTT Şubesi önünde bir araya gelen kitle, Samandağ Semt Pazarı'na kadar yürüyüş düzenledi. DEM Parti Eşbaşkanı Tülay Hatimoğulları'nın da katıldığı yürüyüşte, “Afet değil bu bir katliam”, “Katillerden hesap soracağız” sloganları attıldı. Yürüyüş boyunca alkış, zılgıt ve sloganlarla iktidar protesto edildi. Samandağ Semt Pazarı’nda son bulan yürüyüş sonrası, depremde hayatını kaybedenler için kitle saygı duruşunda bulundu. Kitle hep bir ağızdan "Unutmak yok affetmek yok" sloganı attı. Ortak metni okuyan Canser Aslan, şunları söyledi: “Deprem öncesi bilimin haykırışlarını duymazdan gelenler, deprem anında enkazın altında kalan binlerce insanın sesine de kulak tıkadı! Deprem bölgesinde yaşamamıza rağmen herhangi bir planlama yapmayanlar kader diyerek karşımıza çıktılar. Bu kader değil, bu bir ihmal, bu bir katliamdır.” HABER MERKEZİ