Newaya Jin:  Devrimi mühürleyenler

Aylık yayın yapan Newaya Jin gazetesi, ‘Devrimi Mühürleyenler’ manşetiyle çıktı. 169’uncu sayı; 8 Mart, Newroz, açlık grevleri, 4 Nisan, DAİŞ’in türettiği sosyolojik karmaşaya dair yazıları içeriyor.

2019 8 Martı’nı analiz eden sosyolog Nazan Üstündağ, kadınların bugün yüzlerce yıldır hiç olmadığı kadar düzene büyük bir tehlike olma potansiyelini barındırdığı tespitini yapıyor. Bu potansiyelin dünyayı baştan aşağıya değiştirmeye talip olduğunu ifade eden Üstündağ; “Bu 8 Mart’ın bir karşılık gelmeden geçiştirileceğini sanmak büyük bir yanılgı olur” diyor.

Milyonların katıldığı, açlık grevi direnişçilerinin taleplerinin sahiplenildiği Newroz kutlamalarında verilen mesajı Rojda Yıldırım kaleme aldı.

Üçüncü doğuş ve Üveyş ana

Üçüncü doğuş olarak da tanımlanan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın doğum gününü Gönül Kaya yorumladı. İmralı’daki izolasyon sistemine dikkat çeken Kaya, Öcalan’ın bu ağır zindan zemininde özgürlük aşkını büyüttüğünü, fikirde, iradede, duyguda kendi doğumunu yaparak hakikate ulaştığını belirtiyor.

Öcalan’ın hak mücadelesinde Üveyş Ana’nın rolünü, eril sistem ve geleneksel toplum içerisinde kadın kimliğini nasıl koruduğunu, hak arayışında yol göstericiliğini, onun son yıllarına tanıklık eden torunu Eynê Öcalan yanıtladı.

Direniş tutulması

   

Gazetenin Nisan Sayısı’nda yer alan isimlerden biri de açlık grevi eyleminin 108’inci gününde olan Nurgül Başaran. Direnişçi, kaleme aldığı satırlarla binlerce eylemcinin yüreğinin ve taleplerinin tercümanı oluyor: “Ne mutlu bu yolun yolcusu olana. Ne mutlu direniş tutulmasını yaşayıp eylemiyle erdemi öğretene. Maskeli tanrılara karşı bedenini ve beynini kuşanıp yola koyulana. Bir ada sevdalısı olduğunu ilan edene…”

Açlık grevi direnişlerini konu alan TJK-E aktivisti Şükran Sincar da ise “Kürtler herkese demokrasi ve özgür yaşamın alfabesini yeniden öğretecek’ diyor.

 

Kara çarşaflı dullar ordusu

   

Rojava’da DAİŞ çete örgütünün bitişine tanıklık eden gazeteci Medya Doz ise bu karanlık örgütün yarattığı kadın gerçekliğini ve çarpık sosyolojisini yazdı. DAIŞ’ın kadınları ve toprakları işgal ederek toplumsal kimya bozukluğuna yol açtığını ifade eden Doz, “DAİŞ, kara çarşaflılardan ve kucaklarındaki çocuklardan tanımsız bir demografi, çarpık ve toplumsal özelliklerden yoksun bir topluluk türetmiş” sözleriyle durumu özetliyor.

Daha nice konu

169. sayıda 20 ay tutsaklık ardından serbest bırakılan gazeteci ve ressam Zehra Doğan ile röportaj, kadın portreleri, Güney Kürdistan’da Türk sömürgeciliği ve yapay siyasete karşı halkın tepkisinin konu alan analizin yanı sıra değişik içeriklerde makaleler yer alıyor.

 

HABER MERKEZİ