Önce cenazelerini yaktılar, sonra evlerini

• HTŞ ve çete gruplarının etrafını kuşatarak sağlık görevlileri, yaralıları ve hastaları katlettiği Süveyda Ulusal Hastanesi’nin içi ve bahçesi cenazelerle dolu… Defnedilemeyen cenazeler çürüyor ve bu da salgın hastalıkların yayılma tehlikesini arttırıyor. Yara, “Her yere yayılan cenazelerin kokusu dayanılmaz” dedi.
• Çetelerin amcasını sokak ortasında infaz ettiğini söyleyen Lynn, "Evlerimizin içinde kapana kısıldık. Duvarlar bizi koruyamadı” dedi. Bir öğrenci ise El Nahda Mahallesi’nde gördüklerini anlattı: “Bir çiftin evini bastılar. Onları öldürdüler, önce cenazelerini yaktılar ve daha sonra tüm binayı ateşe verdiler.”

Cihadist çeteler, Süveyda’da on günü aşkın bir süredir Dürzilere saldırıyor. Heyet Tehrir El Şam (HTŞ) çetelerinin öncülük ettiği SMO ve DAİŞ çetelerinin de dahil olduğu saldırılarda yüzlerce Dürzi katledildi, infaz edildi, kaçırıldı. 13 Temmuz’da saldırıya geçen çeteler Süveyda merkeze girdiğinde, Dürzilere adeta vahşeti yaşattı. Doğrudan hedef alınan Ulusal (Weteni) Hastanesi’ndeki katliam ortaya çıktı.

Kentin en büyük sağlık kurumu olan ve binlerce kişiye hizmet veren Ulusal Hastanesi, saldırı sırasında yüzlerce hasta ve yaralı bulunuyordu. Fırat Haber Ajansı (ANF), saldırının gerçekleştiği ve içinde yüzlerce kişinin bulunduğu Ulusal Hastanesi’ne ait görüntülere ulaştı. Görüntülerde, hastanenin içinde hâlâ onlarca cenazenin bulunduğu görülüyor.

 

 

Çeteler, 16-18 Temmuz tarihlerinde hastaneyi dört-beş saat boyunca kuşatma aldı. İçine girince de doktor, hemşire, yaralı ve hastaneye sığınan herkesi katlettiler. Kısa bir süre sonra, hastane içinde ve çevresinde çeteler ile halk arasında çatışmalar çıktı; bazı çeteler hastanenin içinde öldürüldü. Hastanede çeteler tarafından katledilen, kaybolan ve yaralananların sayısına dair henüz kesin bilgilere ulaşılamadı. Doktorların çoğu katledilirken, hastaneye ulaşmaya çalışan üç doktora da suikast düzenlendi. Ancak şu anda bile hastanenin durumun ciddi boyutta ve içinde hâlâ cenazeler bulunuyor.

Hayalet şehre dönüştü

Güvenlik nedeniyle soyadını gizlemek zorunda kalan Yara isimli bir Dürzi, North Press’e konuşurken Süveyda'yı kan kokusu, ciddi gıda ve ilaç sıkıntısıyla dolu hayalet şehre benzetti. Yara, çetelerin katliam gerçekleştirdiği hastaneye dair şu bilgileri verdi: "Ulusal hastane korkunç bir durumda. Yüzlerce cenaze gömülmediği için çürüyor ve solucanlar her taraflarını sarmış. Her yere yayılan cenazelerin kokusu dayanılmaz.” Hastane bahçesi çürüyen cenazelerle dolu ve bu da salgın hastalıkların yayılma tehlikesini arttırıyor.

Üniversite öğrencisi Rajaa, “Sağlık durumu her geçen saat daha da kötüye gidiyor. Gerçek bir insani ve salgın felaketle karşı karşıyayız” derken, Lynn ise inşaat mühendisi olan amcasının sokak ortasında infaz edildiğini söyledi: "Evlerimizin içinde kapana kısıldık. Duvarlar bizi koruyamadı. Bugün bölge sakinlerinin çoğu bir insanlık trajedisi yaşıyor."

 

 

Korkulu bekleyiş

Başka bir öğrenci, çetelerin El Nahda Mahallesi’nde emekli bir hava kuvvetleri pilotu ve eşinin kaldığı bir konuta baskın düzenlediğine tanık oldu: “Onları öldürdüler, önce cenazelerini yaktılar ve daha sonra tüm binayı ateşe verdiler. Yine bir çocuk köpek gibi havlamaya zorlandı ardından başından vuruldu.”

Qanawat kasabası ve Süveyda merkezdeki sokaklar da çatışmalardan büyük zarar gördü. Dükkânlar yağmalandı, cenazeler ortada bırakıldı. Her ne kadar Süveyda merkezse sessizlik hakim olsa da insan kaçırma, misilleme saldırıları çatışmaların yeniden patlak verebileceğini işaret ediyor.

Rojava’ya koridor hala açılmadı

Suriye Kızılayı, bölgeye yardım ulaştırdığı ancak yardımlar oldukça sınırlı. Geçtiğimiz hafta içi yardım göndermeye hazır olduğunu belirten Kuzey ve Demokratik Özerk Yönetimi’nin yardımları henüz ulaşamadı. Yardım konvoyu, başta sağlık ekipmanları, ilaç ve ilk yardım malzemeleri olmak üzere temel yaşam ürünleri içeriyor. Ancak güvenli geçiş koridorunun hala açılmamasından dolayı yardımlar bölgeye ulaşmadı.

128 bin 571 kişinin yerinden edildi

Saldılar binlerce kişiyi de yerinden etti. BM Uluslararası Göç Örgütü, Süveyda’da çatışmaların başlamasından bu yana 128 bin 571 kişinin yerinden edildiğini duyurdu. Sadece 19 Temmuz’da 43 binden fazla kişi yerinden edildi.

Bir yandan yeni saldırı dalgası korkusu bir yandan insani kriz sürerken, ABD, Suriye'ye yönelik 4. seviye seyahat uyarısı yayımlayarak, vatandaşlarına Ürdün üzerinden Suriye’yi terk etme uyarısı yaptı.

Ateşkes şartları devreye konuluyor

ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Pazar akşamı taraflar arasında ateşkes sağlandığını duyurdu. Barrack, “Şam saatiyle 17.00 itibarıyla tüm taraflar, bir duraklama ve çatışmaların sona erdirilmesi konusunda uzlaştı. Kapsayıcılığa ve kalıcı bir gerilimin azaltılmasına giden yolda bir sonraki temel taş, esirlerin ve tutukluların tam olarak takas edilmesidir; bunun lojistik süreci devam etmektedir” dedi.

Miwehidîn (Dürzi) Müslümanları Topluluğu Ruhani Başkanlığı ise garantör devletlerin güvencesi altında esir değişiminin yapılacağını belirtti. Esir değişimi için ayrıca ailelerle iletişim kurulması için internet ve iletişim hizmetlerinin acilen sağlanması gerektiğini ifade etti. Bunun yanı sıra saldırıların durması, Şam ordusuna bağlı çetelerin Süveyda ile köy ve beldelerinden çıkması çağrısı yaptı.

Açıklamada, “Bu mesele, kaçırılan erkek, kız ve çocukların güvenli bir şekilde geri dönebilmeleri için saat 18:00 da Um El Zeytûn köyü meydanında sonuçlandırılacaktır” denildi.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), anlaşma kapsamına kendilerini “Bedevi aşiretler” olarak adlandıran çete ailelerinin Pazartesi sabahı, Süveyda’dan ayrılmak üzere Dera’ya doğru gitmeye başladığını duyurdu. Anlaşamaya göre, Suriye’nin farklı bölgelerinden Süveyda’ya yerleşen tüm çeteler burayı terk edecek, Şam ordusu idari sınırlarının dışına çekilecek ve ilerdi hiçbir bahaneyi gerekçe gösterip saldırmayacak. Yine tıbbi malzemelerin geçişine izin verilecek ve ihlalleri araştırmak için uluslararası bağımsız bir komite kurulacak. HABER MERKEZİ