• 7’den 70’e Kurdistanlıları ve dünyanın dört bir yanından dostlarını buluşturan Köln’deki eyleme katılanlarla konuştuk. 70 yaşındaki Xeyri İnak, "Birçok hastalığım var ama söz konusu Önderlik oldu mu mezardan kalkar gelirim” diye vurguluyor. Fidan Ana ise, "Ömrüm yettiğince bu onurlu ve kutsal davanın bir neferiyim" diyor.
• Eyleme Mannheim'den katılan Dayika Xanê de, "Tüm dünya ve düşmanlarımız şunu iyi bilsin ki Önderliğimizi bize asla unutturamayacaklar" diye kaydediyor. 25 günlük uzun yürüyüşün ardından Köln’deki eyleme katılan Şevket Doğan da, "Uluslararası Komplo'da yer alan devletlerin ülkesinde Önderliğimizin fiziki özgürlüğünü haykırıyoruz" diyor.

ARAT ARARAT/M. ZAHİT EKİNCİ/HAKAN TÜRKMEN

Kürt halkı ve dostları Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a yönelik 15 Şubat 1999 yılında gerçekleştirilen Uluslararası Komplo’nun yıl dönümü vesilesiyle Almanya’nın Köln kentinde buluştu. Başta Almanya'nın kentlerinden olmak üzere İsviçre, Belçika, Hollanda ve Fransa’dan da yola düşenler, Avrupa'da son yılların en görkemli ve kitlesel eylemine akın etti. Bir yandan 25. yıl dönümü vesilesiyle Uluslararası Komplo protesto edilirken, bir yandan da Öcalan'a yönelik ağırlaştırılmış tecride tepki yağdı. Eylemde hep bir ağızdan Öcalan'ın fiziki özgürlüğü talep edildi ve sorumlulara bir an önce harekete geçme çağrısı yapıldı. 7’den 70’e Kurdistanlıları ve dünyanın dört bir yanından dostlarını buluşturan eyleme katılanlarla konuştuk. Çeyrek asırdır devam eden tecride artık yeter diyen Kurdistanlılar, Öcalan’a bağlılıklarını dile getirirken, "Özgürlüğümüz Önderimizin özgürlüğünden geçiyor. Bunu sağlayana kadar da mücadeleye devam edeceğiz” dedi.

Her Cuma İmralı'ya kart gönderiyor

Yürüyüşe gencinden yaşlısına, her kesimden, her yaştan katılan vardı. Xeyri İnak, 70 yaşını devirmiş olmasına rağmen yüreği genç kalmış bir devrimci. Özgürlük Hareketi’nin Avrupa'da yürüttüğü mücadelenin 40 yıllık tanığı olan İnak adeta canlı bir tarih. Düşüp kolunu kırmasına ve kolunun alçıda olmasına rağmen yürüyüşe katılan Xeyri İnak'ın özgürlük sevdasını uğruna başına gelmeyen kalmamış. 17 sene Duisburg derneğinde başkanlık ve 14 senede YEK-KOM'da yöneticilik yapan İnak'ın kardeşi Özgür İnak da 1996 yılında şehit düşmüş. Sağlık sorunları yaşayan ve üç kez kalp krizi geçiren İnak, mücadelesinden vazgeçmediği için, 2021’de hakkında dava açılmış. Öcalan’ın esaretinden sonra 11 yıl boyunca her Cuma günü İmralı’ya kart göndermiş.

Mezardan kalkar gelirim

Bunun yanı sıra defalarca nöbet eylemlerine, açlık grevlerine katılmış, gün gelmiş Almanya devleti tarafından istenmeyen adam ilan edilmiş. Gün gelmiş Şubat komplosunu kınamak için bedenini ateşe vermiş birisi. Hayatı adeta bir acı ve bir o kadarda onurlu bir roman olan Xeyri İnak tüm bunları Öcalan’a duyduğu bağlılıktan yaptığını söylüyor. "Birçok hastalığım var ama söz konusu Önderlik oldu mu mezardan kalkar gelirim” diyor ve devam ediyor: "Düşman ne yaparsa yapsın Önderliğin sevdasını yüreğimizden söküp atamayacaktır.”

500 km uzaktan eyleme geldi

Mehmet Budancamanak namı diğer Hasari Heval de eyleme katılmak için 500 kilometre (km) yol kat ederek Almanya'nın Hamburg kentinden eyleme gelmiş. 40 yıldır Kürt halkının özgürleşmesi için mücadele ettiğini vurgulayan Budancamanak, ise şunları belirtiyor: "Evet belki hastayım ama vicdanım burada olmam gerektiğini söylediği için onun sesine kulak verdim ve geldim. Önderliği özgürleştirecek olan bizim ulusal birliğimiz ve birbirimizi sevmek.”

Başkan Apo için ne yaparsak azdır

Liceli Faysal Tazecan ise yaklaşık bir buçuk senedir Almanya'da. Kobanê direnişinde yer aldığı için çeşitli kovuşturmalara maruz kaldığını ve olası bir ceza verilme durumuna karşı yurt dışına çıktığını söyleyen Faysal Tazecan, ise şunları aktarıyor: "Bir Kürt genci olarak olmadık baskılara maruz kaldım. Başkan Apo için ne yaparsak azdır. Şehitlerimize ve Önderliğimize sahip çıkmakla aslında kendimize sahip çıkıyoruz."

Kutsal davanın bir neferiyim

Fidan Ana İsviçre'nin Basel kentinden yürüyüşe katılıyor. "Kurdistan Özgürlük Mücadelesi'nde yaşamını yitiren iki yeğenim ve Başkan Apo'ya duyduğum sevgiden dolayı buradayım" diyor. Aynı zamanda İsviçre Kayıp ve Şehit Aileleri Komitesi’nin başkanlığını yaptığını söyleyen Fidan Ana "Ömrüm yettiğince bu onurlu ve kutsal davanın bir neferi olmak isterim" diyor.

Her eylemde başı çekiyor

Mannheim'den katılan Dayika Xanê de 24 senedir yapılan tüm eylem ve etkinliklerin müdavimlerinden. Oğlu Mustafa Yıldız, Bingöl'de şehit düşmüş. Bunun yanı sıra kayını devlet güçleri tarafından katledilmiş. O da "Ben şehitlerime sahip çıkmak ve Başkan Apo'nun özgür olması için buradayım" diyor ve ekliyor: "Apo bizim şerefimiz ve namusumuzdur. Tüm dünya ve düşmanlarımız şunu iyi bilsin ki Önderliğimizi bize asla unutturmayacaklar ve bizler de onun özgür olması için mücadele edeceğiz.”

25 günlük Uzun Yürüyüş ve Köln...

Köln’deki eyleme katılan Şevket Doğan, siyasi çalışmalarından dolayı aldığı cezalar nedeniyle iki yıl önce Avrupa’ya sürgün gelmiş. Fransa’nın Paris kentinde sürgün yaşayan Doğan, Avrupa’da da çalışmalarından geri adım atmadığını belirterek şunları aktarıyor: “Paris’ten başlayıp Strasbourg’da son bulan 25 günlük uzun yürüyüşte de yerimi aldım. Önderliğimizin 25 yıllık tutsaklığından kaynaklı 25 kişi ile 25 gün boyunca Fransa’da Önderliğimizin fiziki özgürlüğü için yürüdük. Almanya’da da Önderliğimiz için yapılan merkezi yürüyüşte yerimi almak için geldim. Önderliğimizin şahsında bizleri tecrit etmek isteyen, Uluslararası Komplo'da yer alan devletlerin ülkesinde Önderliğimizin fiziki özgürlüğünü haykırıyoruz. Onurlu her Kürt’ün bu yürüyüşte yerini alması gerekiyor.”

Önderliksiz yaşamı kabul etmiyoruz

Sipan Halfeti, Urfa’nın Halfeti ilçesinden. Fransa’da yaşıyor. Sipan Halfeti ise düşüncelerini şu sözlerle dile getiriyor: "Bizler Önder Öcalan’a yeterince sahip çıkamadık, çıkmış olsaydık bugün tecrit durumu söz konusu dahi olmazdı. Üç yıldır hiçbir haber alamıyoruz, sağlık durumu hakkında bilgi sahibi değiliz. Bu nedenle bugün alanlarda Önder Öcalan etrafında kenetlenerek, fiziki özgürlüğünü sağlamak için Önderliksiz yaşamı kabul etmiyoruz diyoruz. Özellikle şunu söylemekte fayda var Önderliğimizi anlamamız gerekiyor."

Özgürlük istiyoruz

Abdo Öcalan, Fransa’nın Paris kentinden Köln’e gelmiş. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın tutsaklığını hiçbir zaman kabul etmediklerine vurgu yapıyor ve ekliyor: "Önder Öcalan’ın 25 yıllık tecridinin son bulması ve fiziki özgürlüğünün zamanının geldiğini haykırmak için buradayız. Önder Öcalan’ın etrafında kenetlenerek, tutsaklığında rol oynayanlara Önder Öcalan’ın özgürlüğünün zamanın geldi ve geçtiğini haykırmak için buradayız."

Özgürlüğü bizim özgürlüğümüz

61 yaşındaki Nusaybinli Mustafa Alpalan ise baskılar sebebiyle sürgün olarak Berlin’e gelenlerden. Babasının işkence ile katledildiğini ve iki kız kardeşinin mücadelede şehit düştüğünü belirten Mustafa Alpalan ise Köln’e geliş nedenini şöyle açıklıyor: “Berlin’den Köln’e Önder Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü haykırmaya geldim. Sayın Öcalan’ın özgürlüğü bizim özgürlüğümüzdür. Özgürlüğünü sağlayana dek de alanlarda olmaya devam edeceğiz. Şunu da özellikle belirtmeliyim ki böyle bir Önderlik dünyada görülmedi. Etrafında adeta ateşten çember oluşturuldu, bugün de hep birlikte Önderimizin etrafında kenetlenerek özgürlük çığlıkları atıyoruz.”

Ne gerekiyorsa yapmaya hazırız

Hamburg’dan 5 arkadaşı ile Köln yürüyüşüne katılan İrfan Türk ise önce soyadından duyduğu rahatsızlığı dile getirerek konuşmasına başlıyor: "Soyadım Türk ama en yakın zamanda değiştirmek istiyorum." Ailesinin yıllar önce Kurdistan’ın Nusaybin şehrinden Almanya’ya geldiğini belirten İrfan Türk eyleme katılma gerekçesini ise şöyle açıklıyor: "Önderliğim için bugün buradayım. Halkım için, namusum, şerefim için buradayım. Özgür bir gelecek umuduyla buradayım. Önderliğimiz için ne gerekiyorsa yapmaya hazırız. Özgürlüğümüzün zamanı mutlaka gelecek.”

Biz de özgürce yaşamak istiyoruz

Kurdistan’ın Colemerg (Hakkari) kentinden Almanya’ya gelen Rıfat Savcı ise, "Avrupa ülkeleri artık Türkiye’nin bizlere yönelik baskı ve zulüm politikalarına dur demeli. Kuzey Kurdistan yetmemiş gibi bir de Rojava’ya saldırıyor. Biz bunu kabul etmiyoruz. Biz insan değil miyiz? Nereye gidelim? Uzaya mi gidelim? Dünyadaki tüm halklar gibi biz de özgürce yaşamak istiyoruz" şeklinde tepkisini dile getiriyor.

Mücadeleyi yükseltmeliyiz

Oldenburg’dan gelen Delil Kuzucuoğlu da: "Önderliğimiz 25 yıl önce esir alındı. Bugüne kadar hakkında hiç bir bilgiye sahip değiliz. Ne durumda olduğunu bilmiyoruz. Avukatları ve ailesiyle görüşmesi engelleniyor. Önderliğimizin artık özgür kalmasını istiyoruz ve bunun içinde bu eyleme katıldım" diyor.

Yaklaşık yedi yıldır Almanya'nın Zeven kentinde yaşayan Huri Açıkça'da özgürlük mücadelesinde eşi Ferhat Koçer'i şehit verdiğini söylüyor. Elinden geldikçe tüm eylemlere katılmaya çalıştığını dile getiren Açıkça, "Başkan Apo özgür olmadıkça bizler ne kadar özgür olabiliriz ki? Mücadelemiz Başkan Apo'yu da özgürleştirecek Kürt sorunun da çözüm getirecek. Bugün burada toplananlar adeta bir irade beyanında bulunuyor işte tam da bu şekilde mücadeleyi yükseltmek gerekiyor" diye vurguluyor.

***

Kürtler köprüleri salladı

Almanya Kürdistanlı Topluluklar Konfederasyonu (KON-MED) Eşbaşkanı Engin Sever, "Önder Apo’nun özgürlüğü ve Kürt sorununun çözümü noktasında CPT, Avrupa Konseyi ve yürüyüşün gerçekleştiği Almanya’ya çok net cevap verildiğini belirtiyor ve ekliyor:  "Önümüzdeki süreçlerde bu tür eylemler devam edecek. Kürtler önderleri için köprüleri salladı. Büyük bir sahiplenme vardı.”