Şengal’e yürek olmak

Forum Haberleri —

.

.

  • Êzîdî halkına karşı geliştirilen ihaneti gören Kürdistan gerillası, hiç bir tereddüde yer bırakmadan ve büyük bir cesaretle Şengal’e yürümüştür. Êzîdî halkının tümden katliamdan geçmesinin önüne geçen 12 fedai gerilla, Şengal’e yürek olmuştur.

Nedin SEVEN

Şengal, tarihsel olarak Êzîdî inancına sahip Kürtlerin yaşadığı coğrafya oluyor. Ninova eyaletinin bir parçası olarak haritada yer alsa da Şengal, kadim Êzîdî Kürtlerinin her türlü katliama, soykırım politikalarına rağmen doğal ilişkiler içinde yaşamını yürütmeyi günümüze kadar getirmiştir.


Êzîdîlere karşı yürütülen katliamlar din ve inanç bayrağı altında, ümmetçilik anlayışına göre yürütülse de esasta her dönemin devlet ve iktidarın kutsal çıkarlarının korunması adına doğal ilişkilerin, farklılıkların, mazlumun, masumun katledilmesi oluyor.


Êzîdî inanç tarihinde “72 ferman” olarak bilinen olaylar, 72 defa padişah, sultan, halife ve her dönemin güç ve otoritesi adına Êzîdîler katliama maruz kalmışlardır.


En son olarak da 3 Ağustos 2014 günü Şengal, çevre yerleşke ve köylerine karşı DAİŞ saldırıları ile binlerce Êzîdî katliamdan geçirilmiş, 5000’in üzerinde Êzîdî çocuğu ve kadınları İslamiyete atfedilen “ganimet” olarak el konulup, kaçırılıp, köleleştirilmiş ve mal satışı gibi pazarlanmıştır.


8 Haziran 2014’te Musul’un DAİŞ’e teslim edilmesi sonrası Şengal’e girişin yolu açılmış olup Türkiye, Suudi Arabistan, Katar, KDP ve DAİŞ ittifakı ile Êzîdî halkının katledilmesinin yolu açılmıştır. 8 Haziran 2014’te Musul ve çevresinde başlayan DAİŞ ilerlemesi, Temmuz 2014 sonuna doğru Ceza ve Rabia yerleşkelerinde Kürdistan gerillasının direnişi ile karşılaşınca ilerlemesi sekteye uğramış, ancak 3 Ağustos’ta Şengal merkezine saldırmıştır.


2014 yılında Şengal–Irak devlet sınırları çerçevesinde Irak Federal yasasına göre tartışmalı bölgeler kısmına girse de savunması KDP peşmergeleri tarafından yapılıyordu. DAİŞ’in ilerlemesi ve vahşi yöntemlerle peşmergelerden 20’nin üzerinde kafaları kesilerek korku yayması ile birlikte esasta da hiç bir savunma yapılmayarak binlerce KDP peşmergesi, yüzlerce araçla Şengal’i ve Êzîdî halkını yalnız bırakıldı. TC, Suudi Arabistan, Katar, KDP ittifakına göre davranarak çatışmadan, direnmeden çekilmişler, Şengal ve Êzîdî halkı yalnız bırakılmış, DAİŞ çetelerine yem olarak sunulmuşlardır.


Ceza, Rabia ve birçok bölgede TC destekli DAİŞ çetelerine karşı direnin gerilla, Şengal’in işgal edilmesi üzerine yönünü Sincar Dağına vermiştir. Êzîdî halkına karşı geliştirilen ihaneti gören Kürdistan gerillası, hiç bir tereddüde yer bırakmadan büyük bir cesaretle, en az imkan ve teknikle Şengal’e ulaşmış ve Êzîdî halkının tümden katliamdan geçmesinin önüne geçmiştir. On iki fedai gerilla Şengal’e yürek olmuştur.


Geliştirdiği direnişle çeteleri tüm Şengal coğrafyasından söküp atarak DAİŞ’in yenilgiye giden başaşağı gidişine yol açmışlardır. Büyük moral, cesaret ve kararlılıkla yüzlerce şehit verilerek DAİŞ tüm Şengal coğrafyasından atılmıştır.


PKK, kendi anlayış ve misyonuna uygun olarak 12 süvari ile başlattığı Şengal’e doğru yürüyüşünü büyük umut ve direnme, mücadele etme azmiyle, Êzîdî halkına ve inancına yönelik uygulanan "73’üncü Ferman" olarak isimlendirilen katliamın gerçekleşmesini önlemiştir.


2014–2020 yılları arası geçen 6 yıllık mücadele sürecinde PKK’nin ve Önder Apo’nun düşünce, felsefe ve direnme kültürü ile kadim Êzîdî halkının kendi özbenliği, özgüvenini kazanma ve özsavunma ve yönetme anlayışı ile tarihsel olarak mücadele kazanımlarına dönüştürmüştür.


YBŞ ve YJŞ olarak Êzîdî halkından oluşturulan savunma gücü, MXŞD olarak toplumsal, siyasi ve idari yapısı, TJE, TCE olarak kadın gençlik örgütleri ile dirilmiş bir Êzîdî halkını yeniden yaratmayı başarmıştır.


Tüm bunlara rağmen TC devleti ve AKP-MHP faşizminin işgalci yapısı ve karekteri gereği Şengal hala tehlikededir. Türk işgalciliğinin önü alınmazsa Şengal’i de işgal etmeyi ve soykırım yapmayı planlamaktadır. Nitekim Mam Zeki Şengalî, Zerdeşt Şengalî, Berivan Şengalî ve birçok Êzîdî öncüsünün TC saldırılarından katledilmesi bunun kanıtı oluyor.


Bugünlerde Şengal’e geri dönüşler oluyor, bu umut vericidir. Kadim Êzîdî halkı hiç bir tereddüde yer vermeden kendi coğrafyasına dönmek, kendi toprağı, suyu ve enerjisi ile öz değerlerini yaşatmayı, korumayı ve geliştirmeyi esas almalıdır.


Hiç bir halife, sultan, padişah, diktatör gücü halkın gücünün üstünde olamaz. Diktatör R. T. Erdoğan’ın halife hayalleri de şimdiden Sincar’ın Adulê ve Derwêşlerinin günümüz temsili olan Kürdistan gerillasını aşamayacaktır.


3 Ağustos 2014’te bir konsept sonucu katliama maruz kalan ve DAİŞ saldırıları sonucu yaşamını yitiren Êzîdî coğrafyasındaki tüm şehitleri saygıyla anıyoruz. Mam Zeki Şengalî, Zerdeşt Şengalî ve Berivan Şengalî’nin yolu gerçek Êzidxan’ın mücadele ve özgürleşme yolu olduğu hiçbir zaman unutulmamalı, unutulmayacaktır.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.