Sömürgecilik yokluğu dayatıyor

Nejla Demir

Nejla Demir

  • Bölgesel ve ekonomik eşitsizliğe işaret edip Kurdistan’ı örnek veren DEM Parti Agirî Milletvekili Nejla Demir, bunun bir devlet politikası olduğunu söyledi.

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekilleri, Meclis Genel Kurulu’nda bütçeleri görüşülen Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığı bütçelerine ilişkin söz aldı. Vekiller, verilerle Kuzey Kurdistan’ın nasıl yoksul bırakılmak istendiğini ve göçün dayatıldığını anlattı.

 

 

Görüşmelerde söz alan Rîha Milletvekili Dilan Kunt Ayan, Kurdistan illerine uçak seferlerinin olmadığını anımsatarak, “Urfa'dan uçuş yok, Mardin’den uçuş yok, Antep'ten uçuş yok. ‘Ayrımcılık da yok, tüm bölgelere eşit yolluyoruz’ diyenlere soruyorum; Trabzon’a neden bu kadar çok uçuş var. Haziran’da Amed’e 34, Trabzon’a ise 145 uçuş seferi yapıldı. Kürt’e yol da yok, yolculuk da yok; yok olan yok” şeklinde konuştu.

 

 

Orta Asya’dan niye geldiniz?

Söz alan DEM Parti Wan Sinan Çiftyürek, Türkiye’nin 2022 Ocak-Eylül itibarıyla yılık ihracatının 21,1 milyar dolar; Konya'ya kadar olan Hollanda’nın yıllık ihracatının ise 115 milyar euro olduğuna dikkat çekerek, “Bununla da övünüyor musunuz, yoksa başınızı önünüze eğip düşünmeniz mi gerekir?”  diye sordu. ”Türk halkı Orta Asya’dan neden buraya geldi?” diye soran Çiftyürek, şöyle devam etti: “Kuraklık nedeniyle geldi. Şimdi çok ciddi bir tehlike var. Devletin, eğer batıda ciddi bir kuraklık olursa Fırat, Dicle suyunu Ankara'ya ya da batıya götürmek gibi bir planı mı var, çözüm bu mu?”

 

 

Kürt illeri yoksul bırakılıyor

Kuzey Kurdistan’da uygulanan ekonomi politikalarının Kürtleri devlete daha fazla bağımlı hale getirme üzerine kurgulandığını vurgulayan DEM Parti Agirî Milletvekili Nejla Demir, şunları söyledi: “Yoksul illerinin sıralaması değişmemektedir; Mardin, Batman, Şırnak, Siirt, Ağrı, Kars, Iğdır, Ardahan, Dersim gibi iller bu sıralamada yer almaktadır. İktidarın değişikliklerine rağmen Kürt coğrafyasının durumu değişmiyor. AKP dönemi ile birlikte Kurdistan’da işsizlik ve yoksulluk daha da derinleşti. Cumhuriyet dönemi boyunca Kürtler, bilinçli bir politikayla adeta açlıkla terbiye edilip yoksulluğa mahkum edilmeye çalışılmıştır. Bilinmelidir ki Kürt coğrafyasının geri bırakılması devletin tarihsel bir süreç boyunca devam eden resmi politikasıdır. Cumhuriyet kurucularının, Kürtlerin yoğun yaşadığı illeri ‘ileride ne olacağı belli olmayan yerler’ olarak tanımlaması, günümüzdeki eşitsizliklerin ve hatta kayyum politikalarının temel nedenini açığa çıkarmaktadır.

Sömürge politikasıdır

Kürt halkı sömürgelere uygulanan muamelelerin aynısına maruz kalmaktadır. Geçmişten itibaren devam eden bu anlayışın mirasını devralan AKP, özellikle Kürt halkının geçim kaynağı olan hayvancılığı bitirmek ve Kürt halkını göçe zorlamak, koruculuğa mahkum etmek amacıyla başta yayla ve meraların yasaklanması olmak üzere inkar, imha ve asimilasyon politikalarını ısrarla sürdürmektedir.”

 

 

Kürtlere göç dayatılıyor

DEM Parti adına son olarak Dersim Milletvekili Ayten Kordu söz aldı. Kordu, şöyle konuştu: “Genel anlamda tarımsal üretim ve hayvancılıkta devam eden yapısal sorunlar, Kürt ve Alevi sorunundaki çözümsüzlük politikalarıyla kangrenleşmiş durumdadır. Bu tekçi zihniyetin Kürt sorunundaki çözümsüzlük ve güvenlikçi yaklaşımı, özellikle 90’lı yıllardan sonra meraların yasaklanması, köylerin boşaltılması sonucu özel güvenlikli bölge ilan edilerek göçe zorlanmış ve koruculuk dayatılmıştır. ‘Kürt'ü Kürt'e karşı kırdırma’ politikası yetmedi, kentlere göç etmek zorunda bırakılan, mevsimlik tarım işçisi olarak çalışmaya giden Kürt işçiler, ucuz iş gücü olarak ve güvencesiz olarak sömürülmekte ve ırkçı politikalarla linç politikalarına maruz bırakılmaktadır.”

 

 

Kurdistan’ın bağlantısı kesiliyor

DEM Parti Çewlîg Milletvekilli Ömer Faruk Hülakü, Türk iktidarının ayrıştırıcı politikaları nedeniyle Kurdistan’ın neredeyse her yerle bağlantısının kesilmeye çalışıldığını belirterek, şunları dile getirdi: “Amed'e, Van'a, Urfa'ya, Bingöl'e ve diğer bölge illerimize dönüş uçak seferleri sayısı her geçen yıl kasıtlı bir şekilde azaltılıyor. Hızlı tren projelerinden bölgeye bir kilo demir bile ayrılmış değil, asfaltı ise yalnızca kalekollara, barajlara ve HES şantiyelerine giden yollara döküyorlar. Bu tutumun tanımı Kürt halkını dünyadan izole etmeye çalışmaktan başka bir şey değildir, yani Kurdistan’dan çıkan bir daha dönmesin ya da Kürdistan’a giden bir daha oradan çıkmasın. Sömürgeci tutumunuza karşı Kürt halkı size boyun eğmeyecektir.”

 

 

Katliam gibi kazalar

Söz alan Mêrdîn Milletvekilli George Aslan da bu yılın ilk 6 ayında garantili projeler için müteahhit firmalara ödenen paranın, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 167 artarak 23 milyar 769 milyona çıktığını hatırlattı. Trafik kazalarına dikkat çeken Aslan, “Kara yollarına yapılan harcamalara rağmen 2022’de 1 milyon 232 bin trafik kazası meydana gelmiştir. Trafik kazaları sonucunda 5 bin 229 kişi hayatını kaybetti, 288 bin 696 de yaralandı. Bu ölümler, trafik kazaları sorununa karşı acil ve rasyonel tedbirlerin alınması gerektiğini ortaya koymaktadır.” ANKARA

 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.