Tecrit derinleşti, faşizm koyulaştı

• “Derinleşen tecrit sistemi faşizmi de derinleştirdi. Artık Kürtlerin ne giyeceği, taziyesini nasıl yapacağına kadar her türlü müdahale başladı.”

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM) Demokratik Yerel Yönetimler Kadın Kurulu, “Yerel Yönetimler Kadın Çalıştayı” için Wan’da toplandı. Basına kapalı gerçekleşen Çalıştay öncesi, DEM Parti Eşbaşkanı Tülay Hatimoğulları ve DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu gündeme ilişkin konuştu.

DEM Parti Kadın Meclis Sözcüsü Halide Türkoğlu, savaş politikalarında ısrarın bir sonucu olarak yapılan siyasi soykırım operasyonlarına tepki gösterdi.

 

 

Taziyeden govende düşmanlık

Operasyonların Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik tecritten bağımsız olmadığını vurgulayan Türkoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Derinleşen tecrit sistemi bugün ülkede faşizm koşullarını da her geçen gün derinleştirmektedir. Bugün geldiğimiz aşama sadece siyasetin sınırlarının çizildiği bir aşamada değil Kürtlerin ne giyeceği, nasıl konuşacağı, hangi dilde kendini ifade edeceği govendlerini nasıl çekeceğini, cenazesini, taziyesini nasıl yapacağına dair her türlü müdahalenin başladığını söylemek gerekiyor. Kürt sorununun demokratik çözümünde, barış talebinde ısrar etmek suç olmadığı gibi Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılmasına yönelik her türlü tepki de suç değildir. Bijî Serok Apo demek suç değildir. Bu durum Anayasa Mahkemesinin vermiş olduğu ifade özgürlüğü arasındadır.

Temel standartları ırkçılık

Bu zihniyet, faşizm koşullarını her geçen gün büyütüyor. Halaylar, sloganlar, taziyeler gerekçe gösterilerek tutuklamalar oluyor. Buna da bir standart getirmeye çalışıyorlar ki biz Van’da bunu gördük. ‘Önce yaya’ kelimesinin Kürtçe yazılma yerine, ‘Türkiye Türklerindir, Türk kalacak’ sözüyle başlayan süreç Kürt ve Kürtçe düşmanlığını ortaya koydu. AKP-MHP iktidarının en temel standardı ırkçılık, cinsiyetçilik yapmaktır. Bu düşmanlık hukuku asıl standartları haline geliyor.” 

Halide Türkoğlu Başûrê Kurdistan’a dönük işgal saldırılarına da tepki gösterdi. Yaşananların bir ilhak durumu olduğunun altını çizen Türkoğlu, “Bu, Rojava'da Şengal'de Federe Kürdistan’da yaşanıyor. Bizler bu savaş politikalarına karşı mücadeleyi yükselteceğiz ve bu savaş politikalarına biz kadınlar ‘dur’ diyeceğiz” diye konuştu.

DEM Parti Eşbaşkanı Tülay Hatimoğulları da AKP-MHP iktidarına seslenerek, “Anadilimizde konuşmaya, şarkılar türküler söylemeye, dans etmeye, halay çekmeye anadilimizde rüya görmeye hislerimizi anadilimizle yaşamaya devam edeceğiz. Hiçbir güç bizi anadilimizden koparamaz” dedi. WAN