Tecrit tüm kurallara aykırı

  • Tecride karşı devam eden açlık grevi 105. gününde. Açlık Grevi Yerel İzleme Koordinasyonu, İmralı’daki tecrit uygulamasının BM Mandela Kuralarına, CPT tavsiyelerine ve 5275 sayılı İnfaz Kanunu’na aykırı olduğunu belirterek, bir kez daha kaldırılması için çağrı yaptı.

 

Türk cezaevlerindeki PKK ve PAJK’lı tutsakların, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin sonlandırılması talebiyle 27 Kasım’da başlattığı süresiz-dönüşümlü açlık grevi, 105. gününde devam ediyor. Aynı amaçla Mexmûr Şehit Aileleri Derneği’nde 84, Yunanistan’ın Lavrio Kampı’nda ise 67 gündür açlık grevi yapılıyor.

Açlık Grevi Yerel İzleme Koordinasyonu, 105 gündür cezaevlerinde devam eden açlık grevlerine ilişkin dün basın toplantısı düzenledi. İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Merkezi’nde düzenlenen toplantıda konuşan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi Av. Ayşegül Çağatay, cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerinin, tutsakların yaşamlarının her alanına etki ettiğini söyledi.

Tüm hakları alındı

Salgın dönemi gerekçe gösterilerek çıkarılan İnfaz Yasası ile Terörle Mücadele Kanunu (TMK) kapsamındaki tutsakların infaz koşullarının daha da ağırlaştığını dile getiren Çağatay, tutsakların tüm haklarının ellerinden alındığını ifade etti. Çağatay, ağır hasta tutsakların infazlarının ertelenmemesi, iletişim haklarının kısıtlanması, yalnızca idarenin belirlediği yayınlara izin verilmesi, çıplak arama ve askeri nizamda ayakta sayım dayatmaları, şiddet ve darp vakalarının artması gibi durumların cezaevlerinde yaşandığını aktardı.

Bu ihlaller sonlandırılmalı

Uygulanan ağır tecrit uygulamasının Birleşmiş Milletler (BM) Mandela Kuralarına, CPT tavsiyelerine ve 5275 sayılı İnfaz Kanunu’na aykırı bir uygulama olduğuna dikkat çeken Çağatay, son verilmesi gerektiğine vurgu yaptı. Ağır hasta tutsakların infazlarının ertelenmesi gerektiğini söyleyen Çağatay, şöyle devam etti: “Hasta mahpusların tedavileri aksatılmadan sağlanmalıdır. İşkence ve kötü muamele yasağına aykırı uygulamalara son verilmelidir. Mahpusların sosyal faaliyetlerinin üzerindeki engel ve yasaklar kaldırılmalı, iletişim ve haberleşme olanakları eksiksiz olarak sağlanmalıdır. Bu hakların sağlanması ve ihlallerin sonlandırılması için Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Meclis İnsan Hakları İnceleme Komisyonu, Kamu Denetçiliği Kurumları ve ilgili tüm kurum ve kuruluşlar görevlerini yapmalıdır.”

120 cezaevinde devam ediyor

Çağatay, sayıları 120’yi bulan cezaevlerinde süresiz-dönüşümlü açlık grevi yapan tutsakların sağlıklarının tehlikeye girmemesi için Adalet Bakanlığı ve ilgili kurumların hak ihlallerinin sonlandırılması ve tecridin kaldırılması için bir an önce adım atması gerektiğini belirterek, “Açlık grevi sürecini yakından izlemek için oluşturduğumuz İzleme Koordinasyonu olarak merkezi ve yerel düzeyde gerekli girişimlerde bulunacak, bu durumu raporlayarak demokratik kamuoyunun oluşmasına katkı sunacağız” diye konuştu.

İmzası bulunan kurumlar

Açıklamada imzası bulunan kurumlar şu şekilde: Çağdaş Hukukçular Derneği Ankara Şubesi, İnsan Hakları Derneği Ankara Şubesi, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği Ankara Şubesi ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı.

 

Oturma eylemi yapıldı

 

Amed’de oturma eylemi ile tecrit ve açlık grevlerine dikkat çekildi.

Hakların Demokratik Partisi (HDP) Amed İl Örgütü, tecrit ve açlık grevlerine dikkat çekmek amacıyla Koşuyolu Parkı İnsan Hakları Anıtı önünde basın açıklaması yapmak istedi. Açıklama için parka gelen HDP Amed Milletvekili Remziye Tosun, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Tutuklu Aileleri ile Yardımlaşma Derneği (TUAY-DER) yöneticileri ve çok sayıda yurttaş, park çevresinde polislerce iki farklı grup olarak ablukaya alındı. Polis, açıklamaya izin verilmeyeceğini belirtirken, HDP Milletvekili Remziye Tosun, engellemeye tepki gösterdi.

Öcalan üzerinde uygulanan tecride karşı cezaevlerinde devam eden açlık grevine işaret eden Tosun, “Tecride ve açlık grevlerine sessiz kalmayalım. Bunlara sessiz kaldıkça tecridin, tüm topluma yayılması devam edecek” dedi.

Gazeteciler engellendi

Tosun konuşurken polis, gazetecilerin çekim yapmasına izin vermedi; gazeteciler, polis çemberinden 10 metre uzaklaştırıldı. Polis, gazetecilere, “sarı basın kartınız yoksa çekim yapamazsınız” dedi.

Tosun’un konuşmasından sonra yurttaşlar, “Bijî berxwedana zindana” sloganı atarak alkış ve zılgıtlarla engellemeye tepki gösterdi. Grup, burada kısa bir oturma eylemi gerçekleştirdikten sonra dağıldı.

Bu arada grubun eylemi devam ederken parkın içinde yürüyen yaşlı bir yurttaş, ablukaya yakın yoldan geçişi engellenince polisler tepki gösterdi. Tepki sonrası onlarca polis tarafından ablukaya alınan yaşlı yurttaş, polislere hasta olduğunu ve hemen yandaki çeşmeden su içmesi gerektiğini belirtmesine rağmen su içmesine izin verilmedi.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.