• Kürt olduğu için Türkiye’de 2 kez hapsedilen, 3. kez tutuklanmamak için Kıbrıs’a iltica eden Kenan Ayas, Almanya’nın talebiyle sınır dışı edildi. Hamburg’da 129b’den yargılanan Ayas yaptığı savunmada “Ortada bir terörizm varsa bunun faili Türk devletidir” dedi.
• Almanya ziyareti dönüşü “Almanya ile köklü ilişkilerimizde yeni bir sayfa açmak önemli” diyen Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ayas’ın yargılanmasından duyduğu memnuniyeti de dile getirdi. Ayas’ın Avukatı Efstathios C. Efstathiou “Erdoğan’ın Kenan Ayas davası ile ilgili açıklaması davanın politik olduğunun açık itirafı” dedi.

M. ZAHİT EKİNCİ/HAMBURG

Alman Ceza Kanunu’nun 129/b maddesinden tutuklu bulunan siyasetçi Kenan Ayas’ın Hamburg Eyalet Mahkemesi’ndeki davasına devam ediliyor. Savunmasında “terörizmden yargılanmasını akıl almaz bulduğunu ve reddettiğini” belirten Ayas, Kürtlerin soykırıma karşı varlık ve özgürlük mücadelesi verdiğini, Kürtlerin DAİŞ ve Türk devletinin terörizminin kurbanı olduğunu ifade etti.

Kürt siyasetçi Kenan Ayas bu yıl 15 Mart’ta Avusturya'da bulunan ailesini ziyaret etmek üzere gittiği Güney Kıbrıs Larnaka Havaalanı’nda Alman devletinin iade talebiyle gözaltına alınmış ve tutuklanmıştı. Görülen duruşmalar sonucunda Ayas’ın Almanya’ya iade edilmesi kararlaştırılmış ve Ayas’ın Almanya’ya iadesinden 10 gün sonra da Kıbrıs Cumhurbaşkanı Nikos Christodoulidis Berlin’de Almanya Başbakanı Olof Scholz ile bir araya gelmişti.

Ayas, 2018-2020 yılları arasında Hamburg’da PKK çalışması yürüttüğü gerekçesiyle yargılanıyor. Daha önce de Türkiye’de birkaç kez yargılanan Ayas, 12 yıl cezaevinde kalmıştı ve 2012 yılından bu yana da siyasi mülteci olarak Kıbrıs Cumhuriyeti’nde yaşıyordu.

Kenan Ayas yazılı yaptığı savunmasına “Öyle anlaşılıyor ki burada ben Kürt kimliğimden ve düşüncelerimden dolayı suçlanıyorum” sözleriyle başladı ve ortada bir terörizm varsa bunun failinin Türk devleti olduğuna işaret ederek, “Bugünlerde Rojava'daki altyapı Türk ordusu tarafından tahrip ediliyor, siviller öldürülüyor ve sayısız insan geçim kaynaklarından mahrum bırakılarak yerlerinden ediliyor” dedi

Süryanilerin yaşadıkları

Siyasetçi Ayas 1975 yılında çok kültürlü ve çok dilli Midyat’ta dünyaya geldiğini ve Kurdistan’da Türk devletinin, halkı sürekli gayrimüslimlere karşı kışkırttığını belirterek, Türk devletinin Kıbrıs’ı işgal ettiği 1974 yılında Müslümanları Süryanilere karşı nasıl provoke ettiğini ve ailesinin bu provokasyona karşı nasıl direndiğini anlattı. Ayrıca savunmasında Türkçeyi dayak yiyerek öğrendiğini ifade eden Ayas, Türk okullarında dil ile ilgili yaşadığı travmaların hayatını ileriki dönemlerde nasıl etkilediğini başından geçen olaylardan yola çıkarak anlattı.

Alanya’da rutin ırkçılık

1990'ların başında bölgelerine çok sayıda köy korucusunun yerleştirildiğini ve bu korucuların arkalarına devleti alarak halka zulm yaptığına işaret eden Ayas ağabeyinin otelinde çalışmak için Alanya’ya gittiğini ve burda okuluna devam ettiğini belirtti. Alanya’da okulda, sokakta her alanda ırkçılıkla karşılaştığını ifade eden Ayas bu ırkçılığa karşı çıkınca da provokasyon ve terör propagandası yapmakla suçlandığını söyledi.

İşkenceyle 11 yıl yattı

Birinin işkence altında verdiği yalan ifadeyle 9 Eylül 1993'te henüz 18 yaşındayken, 13 yaşındaki erkek kardeşiyle birlikte polis tarafından gözaltına alındığını, kardeşi için duyduğu korku sebebiyle gözleri kapalı bir şekilde önüne koydukları bütün kağıtları imzaladığını anlattı. İşkence altında imzaladığı bu kağıtlardan dolayı tutuklandığını ve Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde 15 yıl hapis cezasına çarptırıldığını detaylarıyla aktardı.

Üçüncü kez hapse girmemek

11 yıl 3 ay hapis yattıktan sonra tahliye olan ve daha sonra siyasette aktif çalışmaya başlayan Ayas, 2009’da Ağrı’da belediye seçimlerini dönemin DTP adayı kazansa da AKP’ye verildiğini hatırlatarak, bu haksızlığın protesto edildiği olaylardan dolayı eyleme dahi katılmadığı halde tutuklandığını söyledi. İkinci kez tutuklandığında da işkenceye maruz kaldığını vurgulayan Ayas, bu davadan ilk duruşmada beraat ettiğini ve bu kez 2009’da başlayan KCK operasyonları kapsamında aranır duruma düştüğünü bu yüzden de ülkeyi terk etmek zorunda kaldığını aktardı.

Almanya neden işgali kabul ediyor?

Ayas, Kıbrıs halkının da Türk işgali altında, Kürtlerle benzer şeyleri yaşadığı için Ocak 2010 tarihinde Kıbrıs'a sığındığını ve iki yıl sonra siyasi mülteci olarak kabul edildiğini hatırlattı. Kıbrıs’ın 1974 yılında Türk devleti tarafından çok kanlı bir şekilde işgal edildiğini belirten Kenan Ayas, “Türk devleti Kürtlere karşı savaşı terörle mücadele kisvesi altında yürütüyor. Peki Kıbrıs'taki işgal ve tehcirin gerekçesi nedir? Başta Almanya olmak üzere Avrupa devletleri neden Türk devletinin Kıbrıs'ta 50 yıldır süren işgalini kabul ediyor?” diye sordu.

Barışçıl bir çözümü savunuyorum

Son olarak Ayas, Kürt halkının çektikleriyle kıyaslandığında, kendisinin anlattıkları ve yaşadıklarının okyanusta bir damla olduğunu belirterek savunmasını şöyle sonlandırdı: “Bu halkın çektiği tüm acılara ve benim yaşadıklarıma rağmen, barışçıl bir çözümün mümkün olduğuna inanmaya devam ediyorum ve bunu savunuyorum. 'Kürtlerin kökünü kazıyacağız, son terörist yok olana dek savaş sürecek’ diyerek barış olmaz. Bu coğrafyada bir Türk, Fars, Arap kadar Kürtlerin de barış ve refah içinde yaşama hakkı vardır. Çözüm için Türk-Fars-Arap ulus devletlerinin 'Kürtlere ölüm' diyen ulus devlet anlayışını aşması gerekir. Böylesi bir ulus devlet anlayışı faşisttir. Demokratik bir çözüm sağlamaz. Birbirini yok ederek var olunmaz. Barış ancak Kürtlere de temel vatandaşlık hakları verilirse, kimliklerini, dillerini ve kültürlerini özgürce yaşayabilirlerse ve kendi kaderlerini kendileri tayin edebilirlerse mümkün olabilir.’’

 

*****

Almanya Erdoğan’ı memnun etmiş!

Almanya’da yayın yapan faz.net adlı yayın organında Erdoğan’ın Almanya ziyaretinden Kenan Ayas’ın yargılanması sebebiyle memnun ayrıldığına dikkat çekildi.

Von Friederike Böge ve Eckart Lohse imzalı haberde 17 Kasım tarihinde Berlin’de gerçekleşen ziyarette Erdoğan ile Alman Başbakan Scholz arasında savaş silahları ve uçakları konusunda bir takım taleplerin gündeme geldiğine yer verildi. Haberde Erdoğan’ın dönüş yolunda uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlarken “Almanya ile köklü ilişkilerimizde yeni bir sayfa açmak önem arz ediyor” sözüne işaret edilerek Erdoğan’ın Hamburg’da devam eden PKK davasından memnun olduğunu söylediği yazıldı. Haberde Kenan Ayas’ın ismi geçmezken, onun Alman Federal Savcılığı’ın dayatması ile Kıbrıs’ta tutuklanarak Almanya’ya getirildiği de hatırlatılmış.

Davanın hukuki olmadığının açık itirafı

Erdoğan’ın açıklamaları hakkında Ayas’ın avukatı sorularımızı yanıtladı. Avukat Efstathios C. Efstathiou, Erdoğan’ın Kenan Ayas davası ile ilgili açıklamalarının davanın politik olduğunun açık itirafı olduğunu aktardı. Ayas’ın tüm çalışmalarının demokratik, meşru ve yasal olduğuna dikkat çeken Efstathiou demokratik bir Avrupa Birliği’nin bu tür davalara izin vermemesi gerektiğini söyledi.

Erdoğan’ın Almanya ziyareti sırasında Kenan Ayas davası hakkında yaptığı açıklamanın Türkiye’nin durumunu gözler önüne serdiğini ifade eden Efstathiou, Türkiye’nin demokrasi seviyesinin 1947 yılındaki Yunanistan’ın gerisinde olduğunu ve bununla uzlaşılamayacağını söyledi. Davanın politik olduğunu ve Almanya’nın kendi çıkarları uğruna Kürt siyasetçiler aleyhine hazırlanan düzmece beyan ve belgeleri kanıt olarak sunduğunu söyleyen Efstathiou, “Türk devleti Kürt siyasi hareketi ile ilgili olan her şeyi herkesi ‘yasa dışı’ ilan ediyor. Ve demokratik bir devlet olduğunu söyleyen Almanya, Kürt siyasetçileri kendi ilişkileri karşısında yargılamaktan çekinmiyor. Bu yüzden bu dava hukuki değil politiktir” diye kaydetti.

Ayas’ın yargılanmasına 11, 14, 19, 20 ve 21 Aralık’ta yapılacak oturumlarla devam edilecek.

HİKMET ERDEN/BARAN HEBUN