Türk devleti sonuç alamaz

Cemil Bayık

Cemil Bayık

  • KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Cemil Bayık, yalan propagandası gerilla darbesiyle yıkılan ve panikleyen Türk iktidarının, bu sefer de basit gördükleri Kürtlerin böyle bir savaş yürütüp onlara darbe vuramayacağını ileri sürdüğüne dikkat çekti.
  • Eşbaşkan Bayık, Rojava'yı işgal saldırıları, Hizbulkontraya siyasi kılıf ve belediyeleri bu kez seçmen hilesiyle gasp hazırlığına işaret ederek, "Halkımız buna karşı durmalı; buranın halkıyız ve irademizle yaşayacağız, gasp edemezsiniz, demeli" şeklinde seslendi.
  • Türk devleti ve AKP-MHP iktidarının, Kürtlere layık gördüğü şeyin katletmek, teslim almak, kölesi yapmak ve ortadan kaldırmak olduğunu vurgulayan Bayık, şunu bilmelerini istedi: "Sonuç alamazlar. Soykırım, inkar ve işgal siyasetinden  vazgeçmeliler."

Türk devletinin tüm Kuzey-Doğu Suriye'yi işgal etmek için yaşam kaynaklarına saldırarak halkın göç etmesini sağlayıp işgalini kolaylaştırmak istediğini söyleyen KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Cemil Bayık, "Halkımızın buna karşı kararlı ve cesaretli durması; kimsenin göç etmemesi, topraklarını bırakmaması lazım. Terk edersen bir daha dönme şansın yok" dedi.

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Cemil Bayık, Stêrk TV’de yayınlanan 'Özel Program'da gündeme dair soruları yanıtladı. Uzun söyleşinin bazı bölümleri özetle şöyle:

Milyonlar yürümelidir

Rêber Apo’ya yönelik mutlak tecrit ve işkence devam ediyor, çünkü tecride karşı yürüttüğümüz mücadele biraz zayıf, Türk devleti de bundan cesaret alıyor. Şu an yapılan eylemler eksik kalıyor. Daha güçlü, farklı eylemler yapılmalı, milyonlar yürümelidir. O eylemler hem uluslararası devletler üzerinde hem de soykırımcı Türk devleti üzerinde etkili olmalıdır. O zaman AKP-MHP daha fazla devam edemez.

MHP, bir parti değil

Diğer yandan ise bazı devletler var, çıkarları için Türk devletine destek veriyor. Türk devleti ve AKP-MHP iktidarı da bundan faydalanıp bu siyasette ısrar ediyor. AKP-MHP'ye göre ne Kürt var ne de Kürt sorunu var. Türk devletinin zihniyetinde bir değişim yok. Bu zihniyete göre Kürt sorunu şiddetle ve savaşla çözülmelidir. Bu zihniyet de esas olarak MHP zihniyetidir. MHP bir parti değil, kontrgerilladır. Bu yüzden MHP, PKK’yi bitirmeli ve Kürt soykırımını tamamlamalıyız, diyor.

Gerilla darbesiyle panikteler

Türk devleti ve iktidarı, sürekli PKK’yi yok ettiğine dair propaganda yapıyordu, son eylemlerle o propagandaların yalan olduğu görüldü. Bu yüzden panik halindeler. Savaşı devam edemeyecek durumdalar. Bunun üzerini kapatmak için psikolojik-özel savaş yürütüyorlar. Gerilla, mücadelesinde başarılıdır. Öyle görünüyor ki gerilla bu mücadelesini devam ettirecektir. Hem Türk devleti hem de AKP-MHP iktidarı bilmelidir ki; sonuç alamazlar. Soykırım, inkar, imha siyasetinden, tecritten, işkenceden, işgalden vazgeçmeliler.

Kürtleri basit görüyorlar

Amerika onları eğitti, silah verdi ve eyleme yolladı, öyle olmasa Kürtler bu mevsimde eylem yapamazlar, diyorlar. Kürtleri basit görüyor, bir toplum olarak görmüyorlar. Bu yüzden Kürtlerin böyle bir savaş yürütüp onlara darbe vuramayacağını söylüyorlar.

Kimse toprağını bırakmasın

Türk devletinin ve AKP-MHP’nin amacı, Rojava’yı ortadan kaldırmak. Bunu açıkça dile getiriyorlar. Rojava’nın tamamını Efrîn, Serêkaniyê, Girê Spî gibi işgal etmek istiyorlar. DAİŞ çetelerini Efrîn, Serêkaniyê, Girê Spî’ye yerleştiriyorlar. Rojava’ya saldırıyorlar. Elektrik, su, enerji istasyonlarını, hastaneleri, buğday tsilolarını hedef alıyorlar. Yani Rojava halkının yaşam ihtiyaçlarını bombalıyorlar. Bunu herkes görüyor. Rojava’daki yaşam imkanlarını ortadan kaldırmak, halkın göç etmesini sağlamak ve oraları ele geçirmek istiyor. Halkımızın buna karşı kararlı ve cesaretli durması; kimsenin göç etmemesi, topraklarını bırakmaması lazım. Terk edersen bir daha dönme şansın yok. Efrîn, Serêkaniyê, Girê Spî göz önündedir.

Belediyeleri gasp hazırlığı

Türk devleti ve AKP-MHP iktidarının, Kürtlere layık gördüğü şey katletmek, teslim almak, kölesi yapmak ve ortadan kaldırmaktır. Bu yüzden halkımız belediye seçimlerinde aldığı sonuca tahammül etmeyip halkının iradesini ortadan kaldırmak için kayyumları devreye koydular. Üst üste iki dönem kayyum atadılar. Bu siyaset sonuç vermedi ve teşhir oldular. Üçüncü dönem de kayyum atadıkları taktirde kendileri için büyük sorunlar yaratacağını gördüler. Bu sefer de Kürtlerin irade sahibi olmaması için farklı şehirlerden birçok seçmeni Kurdistan’a yerleştiriyorlar. Hatta bazı yerlerin nüfusu 2 bin ise iki kat fazla polis, asker, korucu, faşist yerleştiriyor. Bu sefer bu şekilde belediyeleri almak istiyorlar.

Seçmen oyununa karşı durmalı

Halkımız bunu kabul etmemeli, karşı durmalıdır. Hangi şehre, hangi ilçeye dışarıdan seçmen getirmişlerse nereden geldiklerini, kimin gönderdiğini, Kurdistan’da ne yapacaklarını sormalıdır. Biz buranın halkıyız ve irademizle yaşayacağız, irademizi gasp edemezsiniz, demeliler. İktidar bu şekilde Kurdistan’da da belediye ‘kazandığı’ ve Kürt sorunu olmadığı mesajını vermek istiyor.

Bunun savaş olduğu bilinmeli

Kürt halkı ise kayyumları kabul etmediğini ve belediyelerini kazanacağını söylüyor. Kürt halkı kararlı ve cesaretli bir şekilde iradesine sahip çıkıyor. Bu yüzden ön seçimler yapılıyor. Ön seçimlerde kim çıkarsa çıksın herkesin onlara destek olması lazım. Bilinmelidir ki bu bir savaştır. Türk devleti, AKP-MHP iktidarı Kürtlere kaybettirmek istiyor, Kürt halkı da kazanmak için mücadele etmelidir, örgütlenmelidir. Herkese ulaşmalı ve AKP-MHP siyasetini boşa çıkarmalıdır. Bu, Kürt halkı için yeni bir hamle olmalıdır.

Hizbulkontraya siyasi rol

Şu an AKP-MHP, Hizbulkontra bir cephe oluşturmuş. Zaten Hizbulkontra’yı geliştiren MHP’dir. Eğer MHP, Hizbulkontra’ya karşı bazı eleştirilerde bulunuyorsa bunun nedeni gerçekleri gizlemektir, çünkü kontraları onlar örgütlüyor, harekete geçiriyor. Bunun anlaşılmaması için de birbirlerine karşıymış gibi davranıyorlar. Bu senaryodur. AKP-MHP, Hizbulkontra cephesi, PKK’yi ortadan kaldırmak ve Kürtleri yok etmek için kuruldu. Bu cephedekilerin hiçbirinin birbirinden farkı yok.  Hizbulkontra eskiden Kürtleri katlederek hareketin önünü almak istedi, şimdi ise teşhir oldukları için siyasi bir rol vermişler. Bu sefer de siyasi alanda hareketin ve Kürt halkının önünü almak istiyorlar. Bu yüzden Hizbulkontraya birçok imkan sunuyorlar. Bu imkanları kullanarak halkı kandırmayı amaçlıyorlar. BEHDİNAN

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.