Ucuz numaralar tutmadı


Batı medyasında ise bombardımanı eleştiren yorumlara yer verildi.
Türk devletinin Medya Savunma Alanları'na gerçekleştirdiği hava bombardımanı ABD ve Avrupa'da siyasetçilerden ve medyadan destek görmüyor. Yapılan açıklamalarda bu kaygılar açıkça dile getirilirken her iki tarafa diyalog çağrıları yapılıyor ve barış görüşmelerine başlamaları tavsiye ediliyor.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Sözcüsü Alistair Baskey, ABD Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Brett McGurk, Almanya Savunma Bakanı Ursala von der Leyen yaptıkları açıklamada Türkiye'den istediklerinin DAİŞ ile mücadele olduğunu, Türkiye'nin Kürt tarafı ile ilgili sorunları da diyalogla çözmesi gerektiğini vurguladı. Almanya'da Niels Annen, Claudia Roth, Omid Nouripour, Sevim Dağdelen ve Cem Özdemir gibi siyasetçilerin eleştiri odağında Erdoğan vardı. AKP ve Türk devleti, İncirlik Üssünü DAİŞ'le daha etkili mücadele için ABD'nin başını çektiği koalisyon güçlerine açtı. Bunun karşılığında, başından beri savunduğu Esad'ın gidişi, tampon bölge ve Türk ordusunun Suriye ve Rojava'ya girmesi konusunda istediği sonucu alamadı. Türkiye, diplomaside aldığı yenilgi ve kaybettiği Suriye politikasını, Suruç Katliamı, siyasi soykırım operasyonları ve Medya Savunma Alanları'na yönelik hava bombardıman gibi katliamcı hamlelerle gizlemeye çalıştı. Tüm bunlar olurken, Türk devleti ne oranda Batı'nın desteğini alıyor? Bombardıma Batı nasıl bakıyor? gibi sorular gündemdeki önemli sorular arasında yer alıyor.
PKK'ye diyalog, DAİŞ'le savaş
ABD Başkanı Barack Obama'nın DAİŞ'e karşı koalisyondaki özel temsilci yardımcılığını da yapan McGurk, kendi Twitter hesabından yaptığı açıklamada "PKK'ye karşı hava saldırıları ile DAİŞ'e karşı işbirliğini yoğunlaştırmak için varılan ABD-Türkiye anlaşması arasında ilişki yoktur. Biz, Türkiye ve diğer bütün ortaklarımızla DAİŞ'e karşı küresel savaşta işbirliğini güçlendireceğimizi umuyoruz" ifadelerini kullandı.
Türk devleti ve Kürt tarafının "çözüm süreci"ne bağlı kalması çağrısı da yapan McGurk'un Twitter hesabında şu cümleler yer alıyor: "PKK'nin Türkiye'deki güncel terör saldırıları kınıyor ve Kuzey Irak'ta PKK'ye karşı Türk hava saldırılarında, NATO ortağımız Türkiye'nin kendini savunma hakkına saygı duyuyoruz. Biz aynı zamanda tansiyonun azaltılması için iki tarafın adil ve sürdürülebilir bir barış için "Çözüm sürecine" bağlı kalması çağrısında bulunuyoruz. PKK'ye karşı bu hava saldırıları ile DAİŞ'e karşı işbirliğini yoğunlaştırmak için varılan ABD-Türkiye anlaşması arasında bir ilişki yoktur. Biz Türkiye ve diğer ortaklarımızla DAİŞ'e karşı küresel işbirliğini güçlendirmeyi umuyoruz. DAİŞ'e karşı tüm ortaklarımız ve Türkiye ile işbirliğimizi artırmayı dört gözle bekliyoruz."
'Çözüm sürecine bağlı kalın'
Konu ile ilgili bir açıklama da Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Alistair Baskey'den geldi.
Bakey, "PKK'nin terörist saldırılarına karşı NATO müttefikimiz Türkiye'nin kendini savunma hakkına tamamen saygı duyuyoruz. ABD'nin terör örgütleri listesinde olan PKK, terörist eylemlerinden vazgeçerek Türkiye hükümetiyle diyalog içine girmelidir. İki taraf çözüm sürecine bağlı olmalıdır. Şiddet, uzun vadede Türkiye vatandaşlarının yararına değildir" dedi.
DAİŞ'le mücadeleye destek
Öte yandan Almanya Savunma Bakanı Ursula von der Leyen, Türk devletinin DAİŞ'e karşı operasyonunu desteklerken, Kürt tarafıyla da müzakerelerden kopulmaması gerektiğini dile getirdi. Alman birinci kanalı ARD'ye konuşan Von der Leyen, Türkiye'nin DAİŞ ile mücadelesini destekledi. Alman Savunma Bakanı, "Bölgedeki devletlerin DAİŞ terörüne karşı harekete geçmesi ve dini sınırların ötesinde söz konusu barbar teröre karşı durması önem taşıyor" ifadelerini kullandı.
Ancak, PKK'ye karşı hava saldırısı ile ilgili herhangi bir açıklama yapmadı. Bu yönde gelen eleştiriler üzerine Leyen, Bild gazetesine verdiği demeçte, Irak'ta DAİŞ karşı hakların birliğini desteklediklerini, Kürt gerillalarına yönelik hava saldırılarının ise bu birliğe zarar verdiğini sözlerine ekledi. Leyen, Türkiye'nin barış yolunun bırakmaması ve PKK ile uzlaşmanın öneminin altını çizdi.
Spiegel Online'a konuşan Sosyal Demokrat Parti (SDP) dış politika uzmanı Niels Annen, Savunma Bakanı Leyen'in desteğini yerinde bulduğunu belirterek Leyen'e şu eleştiride bulundu. "Ankara’nın uzun süre görmezden geldikten sonra nihayet DAİŞ’e karşı harekete geçmesi ve üslerini ABD’ye açması memnuniyet vericidir. Fakat Savunma Bakanı Von der Leyen'in aynı anda meydana gelen gerilla alanlarının bombalanmasına yönelik susmasını bir hata olarak görüyorum. Dış politika Berlin'in suskunluğunu son derece riskli siyasetinin bir onay olarak yorumlamamalıdır" dedi.
Annen, Kürt güçlerinin de hedef alınmasını bir hata olarak tanımladığını da belirtti ve Medya Savunma Alanları'nın bombalanmasını Erdoğan'ın gündeminde halen DAİŞ ile mücadele olmadığını gösterdiğini dile getirdi.
Yeşiller Partisi siyasetçi Claudia Roth, Deutschlandfunk'a verdiği röportajında Medya Savunma Alanlarına yapılan bombalamaya ilişkin Erdoğan'ı eleştirdi. DAİŞ'e yönelik hava saldırılarını desteklediğini fakat PKK ile DAİŞ'in eşit tutulmaması gerektiğini vurguladı. Roth, bombardımanın Ankara ve Kürtler arasındaki yakınlaşmayı tehlikeye sürüklediğini ve Erdoğan'ın barış sürecini tehlikeye attığını vurguladı. Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Cem Özdemir, Yeşiller Partisi'nin dış politika sözcüsü Omid Nouripour ve Almanya Sol Parti dış politika uzmanı Sevim Dağdelen, gerilla alanlarına yönelik saldırıları eleştirdi.
Dağdelen, Von der Leyen'e şu eleştiride bulundu: "Erdoğan, Irak'ta Kürtlerin mevzilerini bombalatırken Türkiye'nin nihayet İslamcı terörle mücadeleye giriştiğini savunmak alaycılıktır. Erdoğan ve Türk hükümeti operasyonu Kürt Özerk Yönetimi'nin büyümesini engellemek için bir fırsat olarak değerlendiriyor."
HABER MERKEZİ
