Unutulmayanların anısına: "İskoçya Cadıları" tartanı
Kadın Haberleri —

Kadın katliamları( Cadı avı)
- İskoçya’da cadılıkla suçlanarak idam edilen binlerce kadını anmak için oluşturulan "İskoçya Cadıları" tartanı, kadınlara yönelik baskıyı ve tarihi adaletsizlikleri hafızalarda tutuyor.
İskoçya’da, 1563-1736 yılları arasında Cadılık Yasası kapsamında cadılıkla suçlanarak idam edilen, çoğunlukla kadınlardan oluşan binlerce kişiyi anmak için "İskoçya Cadıları" tartanı oluşturuldu.11 Şubat’ta tescil edilen bu özel tartan, (renkli çizgiler ve karelerden oluşan geleneksel bir kumaş deseni) kadınların boyun eğdirilmesi, halk hekimliğinin damgalanması ve ebelere yönelik zulmün sembolize ettiği tarihi adaletsizlikleri gün yüzüne çıkarmayı amaçlıyor. İskoçya tarihindeki bu karanlık dönemi anma kampanyasının bir parçası olan tartan, aynı zamanda adalet arayışını destekleyen ve bu acı dolu geçmişi canlı tutan bir anıt olarak kabul ediliyor.
Her renk her ilmek sembol
Siyah ve gri renkler, hem bu dönemin karanlık zamanlarını hem de yakılanların küllerini temsil etmeyi amaçlıyor. Ayrıca, hem o dönemde hem de günümüzde kağıtları bağlamak için kullanılan yasal bantları simgeleyen kırmızı ve pembe renkleri de içeriyor. Bu tasarımın iplik sayısı, 1563 ve 1736 yıllarını tek girişler olarak temsil ediyor: 1+5+6+3 = 15 ve 1+7+3+6 = 17. Bunlar, 3 iplikten oluşan beyaz bir onay işaretinin etrafında siyah ve gri olarak gösteriliyor; bu iplikler, bir af, özür ve anma törenlerinin gerçekleştirilmesini sağlamak olan kuruluşun temel hedeflerini temsil ediyor. 173 iplikten oluşan büyük siyah bölüm 173 yıllık karanlığı temsil ediyor ve kırmızı ve pembe bölümler 3 kez tekrarlanarak İskoçya Cadıları örgütünün 3 temel amacına hizmet ediyor.
Onlar ‘cadı’ değil kadındı
İskoç sendikal hareketi üyesi Sarah Collins, Newaya Jin’a verdiği röportajda “cadı avı”nın ardındaki devlet zihniyetini şu sözlerle anlattı: “1563’te İskoçya’da ‘Cadılık Yasası’ adıyla bir yasa çıkarıldı ve 1736’ya kadar yürürlükte kaldı. Bu yasa kapsamında suçlananların büyük çoğunluğu kadınlardı. Onlar “cadı” değil, normal kadınlardı. Az sayıdaki erkek ise çoğunlukla bu kadınlarla ilişkili olduğu için suçlandı. Cadı merceği kadınların eylemleri tarafından değil; modern erkek, ataerkil devlet ve kilise tarafından yaratıldı. O yıllarda “cadılık, büyücülük” büyük bir suçtu ve cadılıktan hüküm alanlar boğularak öldürülüyordu. Sonra da gömülecek bir cesetleri olmasın diye kazıklarda yakılıyorlardı.
Ataerkin güçlenmesi için ‘cadı avı’
Erken modern İskoçya’da resmi olarak yaklaşık 4 bin kişi cadılıkla suçlandı. Gayri resmi rakamlar ise bu sayının on binleri bulduğunu gösteriyor. 2003’te, resmi belgelerde yer alan 4 bin kişi, Edinburgh Üniversitesi’ndeki araştırmacılar tarafından bir veri tabanına konuldu. Cadı kelimesi günümüzde belirli imgeler ve klişelerle anılıyor, bahsedilen kadınlar çok normal kadınlardı. Onlara yapılan bu saldırı, modern Hıristiyan, ataerkil İskoç devletinin yeni ahlaki toplumsal düzenini kurmanın bir parçasıydı. Ataerkilliğin cadı avına ihtiyacı olmamasına rağmen, cadı avı ataerkilliğin güçlendirilmesine destek oldu.” HABER MERKEZİ













