Yasağınızı tanımıyoruz


Diyarbakır Valiliği, BDP ile DTK'nin 14 Temmuz Cumartesi günü Amed kent merkezinde yapmayı planladığı "Özgürlük İçin Demokratik Direniş" mitingine izin vermedi. Valilik gerekçesinde, 14 Temmuz'un Silvan eylemi ile Demokratik Özerkliğin ilanının yıldönümü olduğunu ve mitingin PKK propagandasına dönüşeceği yönünde bilgilere ulaşıldığını öne sürdü. BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, "Tehditler karşısında geri adım atacak bir halk ve hareket değiliz" diyerek, 14 Temmuz'da İstasyon Meydanı'nda olacaklarını söyledi.
Diyarbakır Valiliği, Amed mitingiyle ilgili yapılan başvuruyu, devletin güvenliği ve bekaasına zarar vereceğini belirterek, uzun ve karmaşık cümlelerle gerekçelendirdi. Valiliğin açıklaması şöyle: “Miting düzenlenmek istenen tarihin 14 Temmuz 2011 günü ilimiz Silvan ilçesi, Dolapdere köyünde 13 askerimizin bölücü terör örgütü PKK-KCK'lı teröristlerce şehit edilmesi, 7 askerimizin de yaralanması ile sonuçlanan hain saldırının yıl dönümü olduğu; ayrıca aynı tarihin, tek taraflı sözde demokratik özerklik ilan edildiği gün olduğu açıkça görülmektedir. Yapılan istihbarı çalışmalarda, vatandaşlarımızın yanlış bilgilendirilmesi suretiyle; halkımızı sokağa çekmeye, güvenlik görevlilerimiz ile vatandaşlarımızı karşı karşıya getirmeye, düzenlenecek kanunsuz etkinlik ve eylemlere katılım sağlamaya teşebbüs eden illegal gruplar ile müzahir oluşumların bulunduğuna ilişkin bilgiler de bulunmaktadır. Ayrıca söz konusu miting ile ilgili olarak bazı çevrelerce yapılan açıklamalar ve çeşitli basın-yayın organlarında yer alan haberlerde, direniş-savaş gibi telkinlerde bulunularak, vatandaşlarımız arasında kin, nefret ve düşmanlık duyguları oluşturabilecek çağrılara yer verilmektedir. Yapılan açıklamalar, basın-yayın organlarında yer alan haberler ve edinilen istihbarı bilgiler sonucu, yapılması planlanan açık hava toplantısının yasadışı PKK-KCK terör örgütü ile sözde elebaşlarının propagandasına dönüşeceği; söz konusu mitingin gerçekleşmesi durumunda yapılacak illegal propagandalar, tahrik ve kışkırtmalarla vatandaşlarımızın karşı karşıya getirilmesi ve bu yolla kin, düşmanlık ve çatışma ortamının oluşturulmaya çalışılacağını, yine düzenlenmek istenen toplantı tarihinin teröristlerce 13 askerimizin şehit edilmesi ve 7'sinin de yaralanmasına yol açan Silvan saldırısının ve sözde kanun dışı yönetim yapılanması ilanı ile aynı güne denk getirilmesi, gerek terör olaylarına karşı son zamanlarda yükselen toplumsal hassasiyet, gerekse de vatandaşlarımızın sorunlarının çözümü noktasında tüm toplum katmanlarından oluşan olumlu bakış ve çözüm arayışlarını ortadan kaldırabilecek bir noktada olduğunu, bunun da çeşitli provokasyonlar neticesinde istenmeyen olaylara yol açabileceği değerlendirilmektedir. Bu nedenlerle 14 Temmuz 2012 Cumartesi günü yapılması planlanan açık hava toplantısına valiliğimizce izin verilmemiş ve konu düzenleme komitesine 6 Temmuz 2012 Cuma günü akşam saatlerinde ilgili güvenlik birimlerince tebliğ edilmiştir."
Demirtaş: İstasyon Meydanı'nda olacağız
BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş ise Valiliğin yasaklamasına rağmen 14 Temmuz'da İstasyon Meydanı’nda olacaklarını söyledi.
Valiliğin mitingi yasaklaması üzerine BDP Eşbaşkanları Selahattin Demirtaş ve Gültan Kışanak ile DTK Eşbaşkanı Aysel Tuğluk tarafından dün Belediye Konukevi’nde basın toplantısı yapıldı. Toplantında konuşan Demirtaş, yasağa rağmen alana çıkacaklarını söyledi. Demirtaş, “14 Temmuz tarihinde İstasyon Meydanı’nda olacağız” dedi.
1 yıldır herşey yasaklanıyor
Demirtaş, Newroz dahil 1 yıldır tüm etkinliklerinin AKP eliyle yasaklandığına dikkat çekerek, kararların valiler ya da mülki amirlerin değil bizzat AKP Hükümeti'nin merkezi kararı olduğunu söyledi ve ekledi: "BDP ve DTK'ye meydanlarda alanlarda göz açtırmama, Kürt halkının taleplerini ortaya çıkarmasını engelleme konusunda her türlü hukuksuzluğu da aşırı güç kullanımını işkenceyi tutuklamayı da göze alan ve bizzat uygulayan bir devlet politikası ile karşı karşıyayız."
Süreci açmak için miting
Demirtaş, yasaklanan mitingin amacını ise şöyle özetledi: "DTK ve BDP olarak büyük bir miting kararı aldığımızda şu gerçeğin farkındaydık; eğer Sayın Öcalan üzerindeki tecrit devam eder, kendisinin özgürlük koşulları sağlanmazsa siyasi çözüm sürecinde mesafe kat etmek imkansızdır. Bu nedenle Sayın Öcalan'ın özgürlüğünün merkezine almayan bir tartışmanın, bir arayışın nafile olduğunun farkında olarak böyle bir miting yapma kararı almıştık. Bu miting aynı zamanda tıkanan sürecin önünü açma konusunda da büyük bir katkı sunacaktır. Hala böyle bir misyonu vardır."
Öcalan'a özgürlük talebi rahatsız etti
Mitingin Öcalan'a özgürlük talebiyle yapılacağını bunun da devlet ile Hükümeti rahatsız ettiğine dikkat çeken Demirtaş, "Yasak kararı devletin çözüm istemediğini bir kez daha ortaya koymuştur. Çünkü çözüm isteyen, çözümün en önemli aktörünün özgürleşmesi için üzerine düşen tüm sorumlulukları yerine getirir" dedi.
Geri adım atmayacağız
Her ne pahasına olursa olsun Öcalan'ı savunacaklarını ifade eden Demirtaş, "Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan'a özgürlük istemek suç değildir. Asıl 13 yıldır bir beton hücrede, bir halk önderine işkence uygulamak suçtur, ahlaksızlıktır. ayın Öcalan'ın özgür olmasını istemek hem meşrudur hem yasaldır. Bunu engellemeye çalışan tüm tutumlar bizim açımızdan gayri meşrudur. Elbette ki halkımız her platformda olduğu gibi bundan sonra da daha net duruşla ve kararlılıkla Sayın Öcalan'ın özgürlüğünü savunacaktır. BDP ve DTK olarak da Sayın Öcalan özgürlüğüne kavuşana kadar, geri adım atmayacağız " diye konuştu.
Asıl siz illegalsiniz
Valiliğin yasak kararında sanki illegal oluşumlar bir takım karanlık işler yapmaya çalışıyor, halkı birbirine düşürmeye çalışıyor izlenimi vermeye çalıştığına vurgu yapan Demirtaş, şöyle dedi: "Başvuruyu yapan milletvekillerimizdir. Hiçbir kurum hele hele valilik vekillerimizin yaptığı başvuru ile ilgili bu dişli üslubu kullanamaz kendisine aynen iade ediyoruz. İllegal bir zihniyet varsa sizin karanlık zihniyetinizdir. Cemaat adı altında mahalle mahalle çete örgütlemesi yapan sizsiniz. Gizli çalışan, gizli örgütlenen sizsiniz. Bizim her şeyimiz açıktadır. Her şey halkın gözü önündedir."
'Size miting yaptırmam' deniyor
Demirtaş, Valiliğin tavrına tepki göstererek, "Alternatif tarih önerisini bile tartışmaya açmadan mitingi tümüyle yasaklamak 'ben size bu kentte miting yaptırmam' anlayışıdır. Bunun demokrasi ile alakası olamaz. Bu şehirde yüzde 65 oy alan bir partiyiz. O yüzden atanmış bir valinin 'ben burada BDP'yi sokağa çıkarmam' anlayışı demokrasi ile bağdaşmaz" diye konuştu.
Yasağa rağmen meydanda olacağız
Demirtaş, yasağa rağmen 14 Temmuz'da İstasyon Meydanı'nda olacaklarını açıkladı. Demirtaş, "Tehditler karşısında geri adım atacak bir halk ve hareket değiliz" diyerek, tüm Kürtlere şu çağrıyı yaptı: "Hiçbir yasaklama kararı yokmuş gibi bu gayri meşru yaklaşımı tanımıyoruz edasıyla çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Valilik derhal bu kararı düzeltmeli geri çekilmelidir. Halkımız her yerde 14 Temmuz'da Diyarbakır'da olacak şekilde kendi iradesini sahiplenecek şekilde hareket etmelidir. Araçlarınız durdurulabilir, yollar kapatılabilir arabalarla otobüslerle çıkmanız engellenebilir. Gerekirse yürüyerek o gün herkes Diyarbakır'da İstasyon Meydanı'nda buluşabilmelidir. Bir halkın özgürlüğüne nasıl sevdalı olduğu, bağlı olduğu o gün her yerde 14 Temmuz ruhuyla hareket ederek gösterilmelidir. Bir halkın önderliği işkence tecrit ve esaret koşuklarındayken çözümün mümkün olmadığı olmayacağını 14 Temmuz'da en güçlü şekilde ortaya konulmalıdır. Bunun başka çaresi, yolu yoktur. Geri adım atarak, korkarak, tereddüt bulunularak sorun çözülemiyor. 14 Temmuz için başlattığımız tüm hazırlıklar devam edecektir."
Artık bizimle restleşmeyi bırakın
BDP Eşbaşkanı Demirtaş, AKP ve devlete de şöyle seslendi: "Devlet de artık BDP ve DTK ile restleşmeyi bir kenara bırakmalıdır. Sayın Öcalan'ın özgürlüğüne dönük yapılan her eylemin önü açılmalıdır. Kürt sorununa demokratik çözüm için, diyalog ve müzakerenin önünün açılması için biz Sayın Öcalan'a özgürlük istiyoruz ve milyonlarla birlikte istiyoruz. Bu devlet ve AKP tarafından doğru anlaşılmalıdır. Çözüm sürecindeyiz, barışa bu kadar yakınken devletin emrivaki yaklaşımlarıyla durdurabileceğimiz bir süreç değildir."
Tuğluk: Kararın meşruiyeti yok!
Demokratik Toplum Kongresi Eşbaşkanı Aysel Tuğluk da "Yasaklama kararının hiçbir meşruiyeti yoktur. Halkımız onurlu mücadelesine sahip çıkacaktır ve bu yasağı aşacaktır. AKP Newroz'da olduğu gibi yine yenilecektir" dedi.
Kürdistan Halk İnisiyatifi de yaptığı yazılı açıklamada, halkı her şeye rağmen mitinge katılmaya çağırdı. Açıklamada 14 Temmuz'un Demokratik Özgür Özerk Kürdistan'ın ilanı ve iradeleşmesi olduğu belirtilerek, direniş çağrısında bulunuldu.
AMED
Yasağa rağmen yola devam
Diyarbakır Valiliğinin yasak kararı BDP'nin 14 Temmuz mitingi için yürüttüğü çalışmaları engelleyemedi. Haftalar öncesinden başlayan çalışmalar kesintiye uğramadan tüm yoğunluğuyla sürüyor.
Amed'de 14 Temmuz'da düzenlenecek "Özgürlük İçin Demokratik Direniş" mitingi için çalışmalar yasak kararına rağmen hummalı bir biçimde devam ediyor. Sadece Kürt illerinden değil, metropollerden, göçün yoğun yaşandığı Çukurova'dan da mitinge yoğun katılımın gerçekleşmesi bekleniyor. Miting çalışması ise Meclis'in kapatılması ardından seçim bölgelerine giden BDP'li vekiller tarafından yürütülüyor. Birçok ilde düzenlenen halk toplantısı, panel, şölen ve benzeri etkinliklerle, "Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a özgürlük" için Amed'de buluşma çağrısı yapılıyor.
'Öcalan irademizdir' ilanı
Mersin'in Tarsus ilçesinde düzenlenen halk toplantısına BDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü katıldı. Kürkçü, Amed'de 14 Temmuz'da Kürt halkının iradesini tüm dünyaya karşı ilan edeceğini belirterek, şöyle konuştu: "AKP, Kürt halkına ve onun özgürlük mücadelesine karşı savaş dayatmasına geri döndü, müzakereleri sona erdirdi, Sayın Abdullah Öcalan'ın görüşlerine yasak getirdi ve savaşı başlattı. Biz istiyoruz ki barış masasına tekrar oturulsun. Savaşın sonu gelmesi için müzakereler tekrar başlatılsın. Karşımızdaki anlamış gibi yapıyor ama 'biz kimle istersek onunla görüşürüz' diyorlar. BDP Eşbaşkanları ile görüşmek yerine Ali ile görüşüyorlar. 'Biz başka memleketten muhatap getiririz, Öcalan değil de başkası ile görüşürüz' diyorlar. Şimdi Kürt halkı Amed'te 14 Temmuz'da dünyaya ve Türkiye'ye diyecek ki 'biz liderimizin kim olduğunu biliyoruz. Onu belirledik, tayin ettik, siz isterseniz onu yedi kat yerin dibine kuyuya gömün, O bizim sözcümüzdür, müzakereyi o yürütecektir. O, Sayın Abdullah Öcalan'dır' diyecektir."
Adana'nın Yüreğir ilçesinde ise şölen, Şakirpaşa, Barbaros, Yunus Emre ve Gülbahçe mahallelerinde halk toplantıları yapıldı. BDP Adana İl Başkanı Uğur Bayrak, siyasi soykırım operasyonları, Roboskî Katliamı ve yaklaşık 1 yıldır devam eden tercide işaret ederek, "Bu miting sıradan bir miting değildir. Kürtlere yönelik tüm saldırılara karşı sesiz kalmayacağımızı haykırmak için Amed'de olacağız" dedi.
Halk rolünü oynamalı
Mitingin yapılacağı Amed'de de hummalı bir çalışma devam ediyor. Amed kent merkezi, ilçeler, belde ve köylerde halkla biraraya gelinerek mitingin önemi aktarılıyor. BDP Amed Milletvekili Emine Ayna, Cankatran Köyü'ndeki halk toplantısına katıldı. Mitingin tarihi bir önemde olduğunu ifade eden Ayna, bir yıldır devam eden tecride işaret ederek, "Müzakere masasından Kürt halkının haklarının kabul edilmemesine karşı masandan kalktı. Kürt haklarının güvenliğinin anayasal güvence altına alınmamasından dolayı kalktı. Yine Kürt halkına güvenerek yaptı. Bizim Sayın Öcalan'ın güvenini boşa çıkarmaya hakkımız var mı?" diye konuştu. BDP'liler ardından ise Huzurevleri Mahallesi'ndeki Ahmet Arif Parkı'nda düzenlenen halk toplantısına katıldı.
Zindandaki direniş alanlara inecek
Çınar ilçesinde düzenlenen şölene katılan binlerce kişiye seslenen DP Van Milletvekili Özdal Üçer ise "14 Temmuzda Amed zindanındaki direniş ruhuyla milyonlar alanlara inerek, demokratik özerkliği haykıracak. Halk özgürlüğüne sahip çıkarak, Önderi Abdullah Öcalan için alanlara inecek ve O'nun özgürlüğü için haykıracak. 14 Temmuz'da İstasyon Meydanında olacağız" diye konuştu.
Yenişehir'de düzenlenen şölene ise BDP Muş Milletvekili Demir Çelik katıldı. Çelik, "Çelle'de, Dersim'de, Bitlis'te Kürt gençlerini katleden zihniyeti yok etmek için yekvücut olacağız" dedi. Şölende sık sık "Biji Serok Apo" sloganları atıldı.
Özgürlük ve zafer mitingi
Batman'da da Sincar Halk Evi'nde düzenlenen şölenle halka mitinge katılım çağrısı yapıldı. Mardin'in Derik İlçesi'nde düzenlenen halk toplantısına da yüzlerce kişi katıldı. Derik Belediye Başkan Vekili Doğan Özbahçeci, 14 Temmuz mitinginin Kürt halkı ve önderinin özgürlük mitingi olduğunu belirterek, "14 Temmuz direniş ruhunu 2012 Temmuz'unda zaferle, özgürlükle taçlandıracağız. Özgürlük ve zafer mitingine tüm halkımızı davet ediyoruz" dedi.
Siirt, Yüksekova, Malazgirt'te yapılan halk toplantılarında da mitinge en güçlü şekilde katılınacağı mesajı verildi.
