AKP bir aileyi yok etti

Haberleri —

Siverek’te eski AKP Milletvekili Zülfikar İzol ve kardeşlerinin, işbirlikçiliğin ödülü olarak yanlarına aldığı devlet desteğiyle bir katliama imza attığı anlaşıldı. ‘Arazi anlaşmazlığı çatışması‘ diye örtbas edilmek istenen katliam kayıt altına alındı.

Anne, baba kardeş ve akrabalarının katledilmesini kayıt altına alan Dilan İzol, devletin nasıl destek vererek katliam için ortam hazırladığını, işbirlikçi İzollar’ın da vahşet sınırlarını aştığını adım adım anlattı.

Urfa’nın Siverek ilçesine bağlı Çeltik Mahallesi’nde Zozan İzol (42), Mustafa Serdar (24), Meral İzol (42) ve Hakkı İzol (49) katledildi. Rıdvan Buluş (30) ve Serdar Delen (31) ise katliam sonrası bölgeyi terk edenlerin araçlarının çarpması sonucu yaşamlarını yitirdi. Yusuf Rojhat İzol, Cihan İzol, Serhat Ferman İzol, Cemal İzol ve Mehmet Metin İzol ise çeşitli yerlerinden yaralandı. Bu katliam, Türk medyasına ‘Arazi anlaşmazlığı çatışması’ olarak yansıdı.

Dilan İzol, katliam sırasında fark edilmeyen aile bireylerindendi. Tüm yaşananları kayıt altına aldı ve geçmişiyle birlikte tek tek anlattı.

Saldırı anında Dilan İzol’da evdeydi. Dilan, babası Hakkı, annesi Zozan, amcasının eşi Meral ve amcasının oğlu Musa Serhat İzol’un katledilme anına tanıklık etti. Saldırganlar ise onu fark etmedi. Dilan İzol, bulunduğu yerden göz yaşları içeresinde saldırı anını saniye saniye cep telefonuyla kayıt altına aldı. Saldırı anına ilişkin görüntüler sosyal medyada “Yekbun İzol” adlı hesaptan paylaşıldı. Görüntülerde katliamın sorumlusu olarak AKP eski Milletvekili Zülfikar İzol’un kardeşleri Cihan İzol, Medeni İzol, Cemal İzol, Bülent İzol ve Ferman İzol gösteriliyor.

Ağlayarak çekim yapıyor

Görüntülerde saldırganların 4 araba ve traktörle geldiği görülüyor. 10’dan fazla kişi evlerinin önünde annesi, babası, amcasının eşi ve amcasının oğlunu katlediyor. Kayıttan çıkmayan Dilan, ağlayarak yakınlarının katledilme anını çekiyor. Dilan’ın çektiği bir başka görüntüde ise yoğun silah sesleri geliyor. Dilan ise saldırganlardan saklanarak koşuyor. Açık olan kameraya saldırı anı tüm açıklığıyla yansıyor.

Soykırım yapmaya gelmişlerdi

Artı Gerçek’e konuşan Dilan İzol, hala olayın şokunda. “Saldırganlar o gün soykırım yapmaya gelmişlerdi” diyen Dilan İzol, “Beni görmediler. Görmüş olsalardı beni de öldüreceklerdi. Ben saklandığım yerden o görüntüleri çektim. Annemin, babamın, yengemin ve akrabalarımın ölümüne tanıklık ettim. Görüntüleri ben çektim. Çektikten sonra hiçbir şekilde açıp izleyemedim. Ne ben, ne kız kardeşim ne de amcamın kızları izledik” dedi.

Türk askeri hazırlıyor

Katliamın planlı olduğunu ifade eden İzol, bir gün önce Jandarma’nın gelip evlerini kontrol ettiğini söyledi. Jandarma komutanının “Ben buraya yeni atandım. Burada kimler yaşıyor, daha önce hangi olaylar yaşanmış” şeklinde gerekçelerle evi kontrol ettiğini ifade eden İzol, “Jandarma olaydan bir gün önce 14 Haziran’da geldi. Olay yaşandıktan sonra bunun planlı ve önceden düşünülmüş olduğunun farkına vardık. Çünkü neden jandarma bir gün önce bizim eve gelip kontrol yapsın? Neden sadece biz” diye sordu.

Katliam değil, soykırım

Tek amaçlarının seslerini duyurmak olduğunu anlatan Dilan İzol, şunları söyledi: “İnsanların sesimizi duymasını istiyoruz. Şu anda can güvenliğimiz yok. Bu olay örtbas edilmesin, deliller karartılmasın istiyoruz. Biz sadece adalet istiyoruz. Bütün vahşet ortada zaten. Ben buna katliam demiyorum, direk soykırım diyorum. Bu katliam değil, soykırımdır. Çünkü biz de dahil herkes yok edilmek istendi. Biz görünmediğimiz için hayatta kaldık. Bizi görmüş olsalardı hayatta kalamazdık. Çünkü çoluk çocuk, kadın erkek herkesi öldürmeye gelmişlerdi. Savunmasız iki kadın, savunmasız 15 yaşındaki bir çocuğu, kimseyi dinlemeden herkesi katlettiler.”

Yaralı olanlar tutuklu

Ne tür bir soruşturma yürütüldüğünü bilmediklerini ifade eden İzol, etkin bir soruşturma yürütülebileceği konusunda şüpheleri var. İzol, şöyle devam etti: “İki yaralımız var. İkisi yaralı olmasına rağmen tutuklular. Artık bu kadarını söyleyeyim. Gerisiniz siz düşünün… 15 yalındaki amcamın oğlu bacağından ve başından vurulmuş. Yaralı kendisi. 15 yaşında olduğu için şu anda ıslah evinde tutuluyor. Başından yaralı olan diğer amcamın oğlu ise cezaevinde. İkisi de tutuklu. Öldüren kişiler ile ilgili ne olduğunu, ne tür bir işlem yapıldığını ise bilmiyoruz. Sadece adalet istiyoruz.”

Yekbun İzol da anlattı

22 yaşındaki Yekbun İzol ve 24 yaşındaki Dilan İzol, tanıklık ettikleri katliamı ABD’de yaşayan Kürt araştırmacı ve yazar Edip Yüksel’e de anlattı. Yüksel’in Youtube kanalından yayınladığı telefon görüşmesinde, iki kardeş olayı başından itibaren anlattı. Sosyal medya üzerinden yayınlanan katliam görüntülerin kuzeni tarafından çekildiğini ve başka görüntülerin de ellerinde olduğunu vurgulayan Yekbun İzol, tüm görüntüleri savcılığa verdiklerini kaydetti. Geride kalan çocuklara yönelik koruma sağlanıp sağlanmadığı sorusuna ise Yekbun İzol, “Kesinlikle korunmuyoruz. Hiçbir koruma tedbiri yok. Tamamen dayı ve teyzeler tarafımın korunuyoruz” diye belirtti.

24 yaşındaki ablası Dilan İzol ise kendisi ve Yekbun’un haricinde 20 yaşındaki Fatma Rojbin, 17 yaşındaki Muhammed Agit, 15 yaşındaki Mustafa Baver ve 9 yaşında Zeynep Jînda 4 kardeşlerinin daha olduğunu söyledi. Dilan İzol, olayın 17 yıllık bir husumet olduğunu, babası ve amcalarının AKP eski milletvekili ve babasının öz amcaoğlu olan Zülfikar İzol ile kardeşleri arasında yaşandığını anlattı.

Sosyal medyada paylaştı

Dilan ve Yekbun İzol, yaşananları https://twitter.com/sesimesesolun hesabından da ayrıntılı olarak anlattı.Katliama ilişkin görüntüleri de sosyal medyada paylaştı. İşte geliyorum diyen katliam:

“Her şeyi en başından anlatacağım, bilin… Bilin ki kadın başımıza nasıl bir haksızlıkla mücadele etmeye çalıştık yıllarca, 17 yıldır nasıl ayakta durmaya çalıştık. 2003 yılında bir gece ansızın amcam Mehmet Ali İzol kendi düğününde kına gecesinde katledildi, öldürttüler toprak davası için.

Devlet gücüyle delilleri kaldırdı

Bunu yapanlar kurban olarak babamı ve iki amcamı seçti, onlar öldürdü dediler. Olayın yaşandığı gece biz babamla beraber dedenim yasındaydık annemin babasının yasında başka bir köydeydik. İki amcam da amcamın oğlunu doktora götürmek için Mersin’e gitmişti. Otobüste amcamların cüzdanları çalınmıştı, karakol kayıtları mevcuttu, hastaneye gittiklerine dair kayıtlar mevcuttu ama bütün deliller ortadan kaldırıldı, yok edildi. Bunu yapan da öz amca oğullarıydı! Zülfikar İzol, eski Şanlıurfa AKP milletvekili, o dönem elinde olan tüm gücünü yetkisini kullanarak tüm delilleri ortadan kaldırdı.

Herşey planladığı gibi işledi

Zülfikar İzol babama, “Sen tüm tapularını benim üstüme ver, suçsuz olduğunuz ortaya çıkınca ben tüm tapularını sana geri vereceğim” deyip babamı kendine inandırdı. Aslında her şeyi planlamıştı ve tüm planı tıkır tıkır işliyordu.

Yetmedi, davamıza bakan tuttuğumuz Avukat Ahmet Özçiçek’i parayla satın aldılar, hiçbir mahkemede savunma yapmamış, mahkemelere katılmamış, sürekli bizim aleyhimize hareket etmiş, biz bunun farkına varana kadar seneler geçti üstünden çünkü insan öz akrabasından bunu nasıl bekler?

Biz 17 yıl boyunca yalnız kalan ÜÇ KADIN, annem ve diğer iki amcamın eşi ve çocukları. Üçü de bu olay olduğunda çocukları yeni ilkokula başlamıştı. Ben daha ilkokul üçüncü sınıf öğrencisiydim. Hep beraber mücadele verdik ve şimdi üniversite mezunu gençler olduk.

17 sene boyunca çok zorluk çektik ama hiç yıkılmadık. Doğuda üç kadının tek başına ayakta kalması ne demek, ne kadar zor olabilir, tahmin edebiliyorsunuzdur. Biz hiçbir zaman vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz.

Tehdit, taciz ve zorbalık

Zülfikar İzol ve kardeşleri Cihan İzol, Medeni İzol, Servet İzol, Bülent İzol, Cemal İzol bizi beraber yaşadığımız kendi köyümüzde sürekli tehdit, taciz ve zorbalıkla korkutmaya çalıştı. Bizi kendi topraklarımızdan, evimizden sürmek istediler. Boyun eğmedik.

Çünkü devlet arkalarındaydı

Yetmedi, doymadılar paraya, toprağa, ağalık sistemine doymadılar. Çünkü devlet ve kolluk güçleri sürekli onların arkalarındaydı; bizi tehdit ettiklerinde, jandarmayı çağırdığımızda jandarma ilk olarak onların evine gider, olayı kendi içlerinde hallederlerdi. Yanımızda hiç kimse yoktu devlet adına, adalet adına hiçbir şey yoktu.

Jandarma onların emrindeydi, sürekli görüşüp yemek veriyorlardı. Her şeyi plânlamışlardı. 14 Haziran 2019 günü jandarma bizim eve geldi ve sözde etrafa bakmak için, kimler var kimler yok diye öğrenmek istemiş, yeni atanan biriymiş gibi şeyler… Oysa hepsi planın bir parçasıymış.

Bu bir soykırımdır

15 haziran 2019 günü o lanet gün sabah erkenden, biz daha uyurken, kalleş bir planla dört araba, bir traktör ile 10 kişiden fazlaydı, gelip ailemi taradılar ve bunu yapanlar eski Şanlıurfa AKP milletvekili ZÜLFİKAR İZOL’un kardeşleri CİHAN İZOL, MEDENİ İZOL, CEMAL İZOL , BÜLENT İZOL ve Cihan İzol’un oğlu FERMAN İZOL tarafından ANNEM, BABAM, AMCAMIN EŞİ VE AMCAMIN OĞLU hepsini vahşice katlettiler evimizin önünde. Hiç acımadan, canice, taramalı tüfeklerle katlettiler.

Bu bir soykırımdır, sadece cinayet değil SOYKIRIM diyorum. Bakın bu hiçbir yerde yoktur. Bunca insanı savunmasızken katletmek hiçbir yerde yazmaz. İki anne, iki kadın evlatlarının her şeyi olan iki kadın öldürüldü. Bir baba ve bir oğul, daha 22 yaşında bir oğul, üniversitesini bitirmemiş bir oğul, dört can yitip gitti bizden. Dört can yitip gitti bu insanlar yüzünden.

İzleyip kaydetmek zorunda kaldık

Her şey bizim gözlerimizin önünde yaşandı ve biz bunu kaydettik. Hepsi kayıt altına alındı. Biz dört kişi, hepsini kendi ellerimizde telefonla kameraya aldık. Gözlerimizin önünde ölümlerini izleyip kaydetmek zorunda kaldık.

İki kuzenim de yaralı şu an. Kadın çocuk demeden kıydılar hepsine. Önlerine kim çıktıysa. “Biz zaten hepsini yok etmeye gitmiştik” demişler, bu yüzden diyorum, bu bir SOYKIRIMDIR.

Bu çok büyük bir acı. Ben herkes bunu bilsin, duysun istiyorum. Bunu tüm Türkiye bilmeli. Bunların nasıl insanlar olduğunu, nasıl bir ölüm planı hazırladıklarını bilmeli.

Bize yardım edin, sesimizi duyun. Biz altı kardeş annesiz babasız bırakıldık. En küçüğümüz henüz 9 yaşında.

Adalet istiyoruz…”

Katiller nerede?

Videonun sosyal medyada paylaşılmasının ardından #SiverekteKatliamVar  etiketi Türkiye gündeminde ilk sıraya yerleşti. HDP Milletvekili Murat Çepni, Twitter hesabından “Siverek’te bir aile silahla, taşlarla vahşice katlediliyor. Arazi kavgası değil katliam. Katiller nerede” paylaşımında bulundu.

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel de Twitter hesabından  #SiverekteKatliamVar etiketine “Görüntülere yansıyan bu katliama yönelik olarak kime uzanırsa uzansın çekinmeden etkili bir soruşturma yürütülmesi gerekmektedir. 21. yüzyılda hepimizin kanını donduran bu vahşete karşı kimse sessiz kalamaz. Takipçisi olacağız” diye yazdı.

Soru önergeleri verildi

HDP İstanbul Milletvekili Oya Ersoy, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun cevaplaması istemiyle bir soru önergesi verdi.

Soru önergesinde, “Görüntüleri izler izlemez, bu ülkenin İçişleri Bakanı olarak derhal işlem yapılması yönünde yazılı talimat verdiniz mi?” ifadesini kullanan İstanbul Milletvekili Oya Ersoy’un, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yönelttiği sorular şöyle:

  • Urfa’nın bakanlığının yetki alanı içinde mi?
  • Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nda ve ilgili mevzuatında yer bulan, devletin, kişilerin yaşam hakkını, kişi güveliğini korumaya ve hukuk düzenini tesis etmeye yönelik emredici hükümler, Urfa’da da yürürlükte mi?
  • Sorumluluğu bulunan, hukuki ve kamusal görevlerini ihmal ve ihlal eden, açıkça bir katliama seyirci kaldığı görülen sorumlu kamu personeli hakkında gerekli idari ve adli soruşturmalar başlatıldı mı?
  • Yurttaşlarımızın gündüz gözler önünde silahlarla katledildiği bir ülkede, bu ülke yurttaşlarının yaşam hakkını dahi koruyamadığınız dikkate alındığında, istifa etmeyi düşünüyor musunuz?

Ne yaptınız?

HDP Şırnak Milletvekili Hüseyin Kaçmaz ise İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya şunları sordu:

  • Söz konusu görüntülerle ilgili soruşturmada gözaltına alınan, tutuklanan kaç kişi vardır?
  • Olayın gerçek faillerinin eski bir siyasetçinin korumaları ve kardeşleri olduklarına dair basında yer alan haberlere ilişkin Bakanlığınızın yürütmüş olduğu herhangi bir çalışma var mıdır?
  • Olayda kullanılan uzun namlulu silahların tedarikiyle ilgili Bakanlığınızın yürütmüş olduğu herhangi bir çalışma var mıdır?
  • Olayın geçtiği Çeltik Köyünde son durum nedir? Olayın devam etmemesi için Bakanlığınız ne tür tedbirler almıştır?
  • Basında ve sosyal medyada yer alan haber ve görüntülerden haberdar mısınız?  URFA
paylaş

Haberler


   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.