AKP-Hüdapar ortaklığında Hizbullah nerede duruyor?

Fehim IŞIK yazdı —

  • AKP, 90'lı yılların devlet projesi olan Hizbullah'ı şimdi Hüdapar adıyla Kürtlere karşı kullanmak istiyor. Tutar mı tutmaz mı, birlikte göreceğiz.

Türkiye'de seçim tarihi netleşti. AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan cumhurbaşkanlığı ile milletvekili seçimlerinin 14 Mayıs günü yapılmasını kararlaştırdı. Bu kararın açıklanmasının ardından AKP'nin liderliğindeki Cumhur İttifakı'na dönük yeni katılımlar dikkat çekti. Kürt seçmen nezdinde kredisini kaybeden AKP, bu handikapı aşmak için Kürtlerin temsilcisi gibi gösterme arzusunda olduğu Hüdapar'a (Hür Dava Partisi) Cumhur İttifakı'na katılma önerisi götürdü. Bu öneri, Hüdapar tarafından olumlu karşılandı ve Hüdapar Cumhur İttifakı'na katıldığını duyurdu. Benzer bir öneri Türkiye'deki siyasal İslam'ın liderlerinden Necmettin Erbakan'ın oğlunun liderlik ettiği Yeniden Refah Partisi'ne de götürüldü. AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan bu katılımlar üzerinden seçimde yeniden kazanmak istiyor.

Bu kesimlerin Erdoğan'a ne kadar katkı sağlayacağı bilinmez ama Hüdapar'ın Kürt seçmenler nezdinde beklenen etkiyi yaratmayacağı açık.

Hüdapar, esas itibariyle 1990'lı yıllarda işlediği sokak cinayetleriyle bilinen Hizbullah'ın Kuzey Kurdistan'daki siyasi izdüşümü. 1980'li yılların başında Kuzey Kurdistan'daki İran yanlısı dincilerin başlattığı İslami Hareket önce kendi içinde İlim ve Menzil grubu olarak ikiye bölündü. İlim grubunun liderliğini yapan Hüseyin Velioğlu, kısa sürede silahlandı. Önce Menzil grubuna saldırdı. Menzil grubunun liderliğini yürüten Fidan Güngör, Diyarbakır'daki işyerinde Hizbullah adını alan İlim grubu mensupları tarafından öldürüldü. Ardından dönemin derin devleti ile anlaşan Hizbullah, PKK'yi etkisiz kılmak için Diyarbakır ve Batman başta olmak üzere birçok Kürt kentinde aydın, sanatçı, siyasetçi, yazar ve gazetecilere saldırmaya başladı. Hizbullah ile Türk derin devleti arasındaki ilişkiyi, dönemin Kültür bakanı Fikri Sağlar, Meclis'te açıkça dile getirdi.

Bir taraftan JİTEM adlı kontra örgüt, bir taraftan da Hüseyin Velioğlu liderliğindeki Hizbullah, peşi sıra Kürtleri sokaklarda katlediyordu. Bu cinayetler 4-5 yıl sürdü ve nihayetinde en az 17 bin Kürt bu dönemde katledildi. Devlet güçleri cinayetlerin işlendiği dönemde Hizbullah'ın önünü sonuna kadar açmıştı.

Kürtlere dönük faili meçhuller süreci 1996 yılına kadar sürdü. Bu süreden sonra devlet için de bir riske dönüşen Hizbullah'a karşı operasyonlar başladı. Hizbullah'ın lideri Hüseyin Velioğlu 17 Ocak 2000'de İstanbul Beykoz'da saklandığı villada ölü olarak ele geçirildi. Bu operasyonda Hüseyin Velioğlu'ndan sonra Hizbullah'ın liderliğini yapan Edip Gümüş ise yakalanarak yargılandı ve müebbet hapse mahkum edildi.

Şimdilerde Hüdapar ile ittifak yapan AKP ile Hizbullah arasındaki ilişki ise esasen 2011 yılında baş gösterdi. AKP'ye Türkiye'de silahlı eylem yapmayıp siyasal bir harekete dönüşeceği sözü veren Edip Gümüş, 4 Ocak 2011'de AKP tarafından çıkarılan bir yasayla tahliye edildi. Sadece Edip Gümüş değil, yüzlerce cinayetten sorumlu Hizbullah mensuplarının tamamı bu tarihte tahliye edildi. Edip Gümüş de dahil tahliye edilen tüm Hizbullah militanları İran'a geçerek faaliyetlerini bu ülkede sürdürmeye devam ettiler. Türkiye'de ise verdikleri sözü tutup silahlı militanlarını tasfiye edip Hüdapar adlı siyasi parti üzerinden faaliyetlerini sürdürmeye başladılar.

AKP'nin Hüdapar ile geliştirdiği bu seçim işbirliğini, tam da bu ilişkiler üzerinden değerlendirdiğimizde geçmişteki ilişkilerinden bağımsız düşünemeyiz. AKP, 90'lı yılların devlet projesi olan Hizbullah'ı şimdi Hüdapar adıyla Kürtlere karşı kullanmak istiyor. Tutar mı tutmaz mı, birlikte göreceğiz.

Bir söz de Hüdapar'ı Kürtlere şirin göstermeye çalışanlara. Bunlar hiçbir zaman geçmişinin hesabını vermedi. Aksine hep devlet ile birlikte hareket etti, devletten destek gördü. Devletin uslu çocuğu olduğunu gösterdi. AKP ile işbirliğinin temelinde de bu var. Kürtlere karşı kurulan, Kürt halkının özgürlük mücadelesine karşı kullanılan bir oluşumu Kürtler ne diye kendi cephelerine alsınlar? Şu an olan, zaten bunların başından beri olduğu yerdir.

Kürtlerden uzak, birbirlerine kutlu olsunlar.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.