Amara’ya davet var

  •  Öcalan’ın 73. yaş günü için doğduğu Amara’da hem heyecan hem de tecride karşı öfke hakim. Öcalan’ın kardeşleri Fatma ve Mehmet Öcalan, herkesi 4 Nisan’da Amara’ya davet etti. 

MED TUHAD-FED, DTK, TJA, DBP ve HDP, Öcalan’ın yaş günü için “8 Mart ve 21 Mart Newroz ruhuyla yüzümüzü Amara’ya dönelim” çağrısı yaptı.  

Öcalan, 4 Nisan 1949’da Urfa’nın Halfeti ilçesinin Amara (Ömerli) köyünde dünyaya geldi. Yaklaşık 20 yıldır her yıl 4 Nisan’da Amara’ya gidilerek “Güneşe Yolculuk” şiarıyla yürüyüş yapılıyor. Son 6 yıldır devletin baskısı ve Amara’ya giden yolların kapatılması nedeniyle söz konusu eylem engelleniyor.  23 yıldır İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde tutulan Öcalan’ın üzerindeki tecrit ağırlaştırılarak sürdürülüyor. Ailesi ve avukatları bir yıldır kendisinden hiçbir haber alamıyor; görüş için ilgili makamlara yapılan başvurular da reddediliyor. Bu durum ailesini ve avukatlarını tedirgin ederken, kamuoyunun tepkisi giderek büyüyor.

MED Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD-FED), Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Özgür Kadın Hareketi (TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) ile birlikte Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü ve 73. yaş günü etkinliklerine dair basın toplantısı düzenledi. 

Toplantıda konuşan MED TUHAD-FED Eşbaşkan Zeki Baran, Öcalan’ın 23 yıldır dünyada eşi benzeri olmayan bir tecrit altında tutulduğunu ifade etti. Öcalan’ın Kürt sorunun çözümü noktasındaki rolüne değinen Baran, “Kürt halkı, Newroz’da bir kere daha Kürt sorununun demokratik müzakere ve barışçıl yöntemlerle çözülmesi için Sayın Öcalan’ı adres gösterdi. Kürt halkı, Newroz alanlarında başta Öcalan olmak üzere tüm siyasi tutsakların özgürlük talebi haykırdı” dedi. 

Baran, 4 Nisan etkinlikleriyle ilgili şunları söyledi: “4 Nisan, Sayın Öcalan’ın doğum günü. Amara Yürüyüşü ve Nisan ayının ilk haftası fidan dikilerek, bu gün karşılanıyor. Nisan ayının 1-10 günleri arasında tüm halkımızı bulunduğu her yerde fidan dikmeye davet ediyoruz. Kürt sorununun demokratik müzakere ve barışçıl yöntemlerle çözülmesi için tecridin bir an önce son bulması; sağlık, güvenlik ve özgürlük koşullarının sağlanması için tüm halkımızı 4 Nisan günü Amara Yürüyüşü için Halfeti’ye çağırıyoruz.”

DBP Eşbaşkanı Saliha Aydeniz de tecrit ve savaşın yönetim politikası haline geldiğini belirterek, şunları kaydetti: “Bu savaşın durması, krizlerden çıkmak, özgürlük ve eşitliğin sağlanması için Sayın Öcalan’ın rolü, tarihi ve önemli. Bu nedenle 8 Mart ve 21 Mart Newroz ruhuyla 4 Nisan’ın da karşılanması lazım. Biz de 4 Nisan etkinlikleri kapsamında tüm halkımızın yüzünü Amara’ya dönmesini istiyoruz.” 

DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk ise 8 Mart ve 21 Mart gibi 4 Nisan’ın da Kürtler için önemli bir tarih olduğunu söyledi. Öztürk, “Sayın Öcalan’la birlikte Kürtler kendi topraklarında yeniden filizlendi. Kendi kimliklerini ve kültürlerini tanıdı. Bundan kaynaklı 4 Nisan bizim için tarihi ve önemli bir gün. Her alanda bu günü, kendi doğuş günümüz olarak görüp kutlamalıyız” ifadelerini kullandı.   URFA

 

Mesele, Kürtlük ve Kürtlerdir

Fatma Öcalan

Öcalan’ın kardeşi Mehmet Öcalan, “Mesele, sadece Önderlik değil. Mesele, Kürtlük ve Kürt halkıdır” dedi. 

4 Nisan’a sayılı günler kala Öcalan’ın kardeşleri Fatma ve Mehmet Öcalan, Jinnews’e konuştu. 6 yıla yakındır hiçbir şekilde Abdullah Öcalan’la görüşemediklerini hatırlatan Fatma Öcalan, “Türkiye hükümeti görüşe gitmemize izin vermiyor. Yaşamından da endişeliyiz. İletişime geçmek istiyoruz ama izin vermiyorlar. Newroz’da halkı duruşu bizi de çok sevindirdi. 4 Nisan yaklaşıyor. Şimdi kimsenin gelmemesi için bütün köyü abluka altına alıyorlar. Bu şekilde Kürt halkını yıldırmaya, aynı zamanda unutturmaya çalışıyorlar. Onu kimse unutmuyor. Artık bırakılması gerekirken bırakılmıyor. Kendisiyle iletişime geçmek istiyoruz” dedi. 

1975’ten sonra köye gelmedi

Babasının 1975’te vefat ettikten sonra Ankara’dan üç arkadaşıyla beraber gelip iki gün köyde kaldığını; bu süre içerisinde Gogan (Yukarıgöklü) ve Eruh (Ortayol) köylerinde muhtarın evinde toplantı yaptığını söyleyen kardeşi Mehmet Öcalan ise “Bu toplantıdan sonra gittiğinden beri ne bir daha memlekete döndü ne de köye bir daha geldi. Dışarıdaki son görüşmem de 1977’te Antep’te toprakların vekâletnamesini almak adınaydı. Yemek yediğimiz restorandan çıkıp gitti. En son görüşmemiş bu oldu. Türkiye’ye teslim edildikten sonra 1999’da içeride görüştük” dedi.

 Mehmet Öcalan

 Tecridin de ötesindedir

 Tecridin giderek ağırlaştırıldığına dikkat çeken Mehmet Öcalan, şöyle devam etti: “2015’ten bu yana yürütülen uygulama, artık tecrit değil. Tecridin daha da üstündedir. 2015’ten beri sadece bir kez açık görüşe gidebildik. Ondan sonra sadece biri 25 dakika biri de 4-5 dakika olmak üzere iki telefon görüşmesi gerçekleştirebildik. Orada 4 arkadaş var. Hala oradalar mı ya da değiller mi buna dair hiçbir haberimiz yok. İmralı kapısının heyetlere ve avukatlara biran önce açılması gerekiyor. Mesele, sadece Önderlik değil. Mesele, Kürtlük ve Kürt halkıdır. Bunun için de her şeyi yasaklamışlar. Bunlar da kabul edilecek şeyler değildir. Kürt sorunu çözülmeden Türkiye’de çözülecek hiçbir sorun yoktur. Hepsi de bununla bağlantılıdır. Çezecek kişi de Önderliktir.”

Önderliğin evi herkese açık

6 yıldır 4 Nisan kutlamalarının yapılmaması için yasaklandığını hatırlatan Mehmet Öcalan, “4 Nisan’da Önderliğin evi herkese açıktır. 2004’ten 2015’e kadar Önderliği seven milyonlarca insan buraya geliyordu. Burada hiç kimsenin burnu dahi kanamadı. 2009’da devlet kutlamaların önünü kesti. Birecik ve Halfeti arasında Mustafa ve Mahsum şehit düştü. Keşke bu olay gerçekleşmeseydi. Ondan sonra 5 yıl boyunca yasaklamadılar. Yüzlerce insan bu eve geliyordu. 4 Nisan’da Önderliğin doğum günü için kapılar herkese açık. Önderliğin misafirleri memleketine ve evine gelsin istiyoruz.”

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.