Amed, Newroz’un hakkını verdi
- Amed, yine milyonu aşkın kişinin katılımıyla Newroz'un hakkını verdi. Kürtler, bir kez daha hak ve taleplerini haykırdı.
MUSTAFA DOĞAN/ AMED
Tüm Kurdistan'da bir hafta önceden başlayan Newroz kutlamaları, toplam sözünü milyonu aşkın kişinin katılımıyla Amed'de yaptı. Ara ara yağan yağmura rağmen yürüyerek ya da bulabildikleri araçlarla Newroz alanına akın eden yüz binler, öğleden sonra yağmur şiddetli bastırana kadar halay çekerek, slogan atarak kutlamalar bitinceye kadar alandan ayrılmadı.
Kürt mitolojisinde önemli bir yere sahip olan Newroz kutlamaları, 1980 öncesinde Kürt parti ve örgütleri tarafından her yıl sinemalarda, düğün salonlarında ya da dernek binalarında sınırlı sayıda kişinin katılımıyla kutlanıyordu. 1990'dan sonra ise Newroz kutlamaları artık salonlara sığmayarak alanlara taştı. Amed'de alanlarda kutlanan ilk Newroz, 1991'de Dağkapı Meydanı’nda HEP İl binasının bulunduğu alanda ateş yakılarak kutlandı. Halk ise Newroz coşkusunu bulundukları mahalle, semt ve alanlarda, polisin tüm engellemelerine rağmen ateş yakarak kutluyordu.
Newroz’un vazgeçilmezi lastikler
Kutlamalara engel olamayan polis, Newroz'dan bir gün önce o dönem kutlamalarda moda olan araç lastiklerine savaş açıyordu bir anlamda. Kentteki tüm oto lastikçiler uyarılıyor, dükkan önüne ya da kaldırıma konulan eski araç lastiklerini kaldırmaları isteniyordu. Kimi esnaf korkudan dükkan önünde sıra sıra dizili lastikleri içeriye alıyor, kimi esnaf ise polisin uyarılarını dikkate almadan, "gelin götürün" dercesine dükkanı kapatıp lastikleri sahipsiz bırakıyordu.
Gençler, otomobil, kamyon, kamyonet lastiklerini bulup alanlara getirip ateşe vererek Newroz'u kutluyordu. Gençlik gruplarının arasında en büyük gurur ise traktör lastiği getirenler yaşıyordu. Haklılardı bir anlamda. Ne de olsa traktör lastikleri daha büyük ve daha uzun süre yanabiliyor ve halk saatlerce yanan ateşin etrafında halaya duruyordu.
Devlet üretimi Nevruz tutmadı
Yüz binlerin katılımıyla yapılan kutlamaların önüne geçemeyen devlet, bu kez halkın belli bir alanda toplanmasını kabul etmek zorunda kaldı. İlerleyen yıllarda Newroz kutlamalarının önüne geçemeyen devlet, bu kez Newroz'u 'Nevruz' olarak kabul ediyor, Türk bayramı olduğu propagandası yapıyor, yeşil-sarı-kırmızı renklerin Selçuklu renkleri olduğunu ileri sürüyor, Vilayet bahçesinde ateş yakarak alternatif kutlama yollarını arıyordu. Zorla alana getirilen devlet memurları ve eşlerinin kutlamalara katılması zorunluydu. Ateş yakılan, haşlanmış yumurta tokuşturulan bu resmi Nevruz kutlamasının cenaze merasiminden bir farkı yoktu. Zaten resmi 'Nevruz' yarım saat sonra sona eriyordu.