Anketler ne diyor?

Forum Haberleri —

❏

  • Seçim kazanma seçeneği yani zafer gerçekleşmezse, Erdoğan’ı kötü sürprizler bekleyecektir. Türkiye seçim havasına girmiştir. Hadi hayırlısı.

Rauf KARAKOÇAN

Anketlere bakılırsa ‘yolcudur Abbas bağlasan durmaz’ misali bir tablo çıkıyor ortaya. Bugün seçim olsa partilerin alacağı oy oranları aşağı yukarı bilinir hale gelmiştir. Bütün anket şirketlerinin ulaştığı sonuçlar benzer ve iktidar partisinin ve şefi Erdoğan’ın önümüzdeki genel seçimlerde ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yenilgiye uğrayacağı yönündedir. 

Faşist uygulamaların, diktatörlük yönetiminin Türkiye’ye faturası çok ağır olmuştur. Parlamenter sistemden kopmuş, kuvvetler ayrılığı ilkesinden uzaklaşmış Cumhurbaşkanlığı sisteminin ucube yönetim tarzı, AKP şefi diktatör Erdoğan’ın yöneticilik anlayışı, siyasi İslam’ın iktidardaki icraatları, devletin parti devletine dönüşmesi Türkiye’yi yaşanamaz hale getirmiştir. 

Geçte olsa toplum bu sistemden rahatsızlık duyuyorsa ve anketlere bu şekilde yansıyorsa gidişatın iyiye doğru gittiğini göstermektedir. 

Türkiye’de ki iktidarın suç dosyası oldukça kabarıktır. Bütün olumsuzlukların anket sonuçlarına yansıdığı söylenemez. Ne de olsa, 18 yıllık kesintisiz iktidar olmanın avantajlarından azami düzeyde yararlandılar. Devletin olanaklarını tepe tepe kullandılar. Dini siyasette alet ettiler, anayasayı rafa kaldırdılar, Atatürk Türkiye’sinin temel taşlarıyla oynadılar.

Bunca kötülük üreten bir hükümetin anketlerde dibe vurması gerekirken yine de beklenenden fazla bir oy oranı var. 

Anket sonuçları ve yorumcuları iktidar partisinin ve Erdoğan’ın düşüşte olduğunu söylemektedir. Duyarlı, politik ve örgütlü bir toplum olsaydı bu iktidarın bırakalım 18 yıl, 18 saat bile görevde kalmaması gerekirdi.
Türkiye; iç/dış siyasetten ekonomiye, eğitimden sağlığa, çözüm bekleyen birçok yapısal sorunla karşı karşıyadır.

İlk kez toplumu bu kadar kutuplaştıran, ayrıştıran ve düşmanlaştıran bir hükümete tanık olunmaktadır. Bütün kötülüklerin anası bir iktidarın bu denli uzun süre görevde kalması toplumun ahlaki politik çürümüşlüğünü göstermektedir.

Yalan söyleyerek, toplumu sürekli beklenti içinde tutup kandırarak iktidardaki ömürlerini uzattılar. Ama saltanatlarının sonuna geldiler. Tek başına iktidar olamayacağını anketlerin sonuçlarından okumak mümkündür.

Sokağın sesine kulak kabartılsa bile bu hükümetin alaşağı edilmesi gerekir. İşsizlik rakamlarına, kişi başı milli gelire, kur dalgalanmasına, hayat pahalılığına, asgari ücretlinin durumuna, köylünün-esnafın haline, toplumun yaşam kalitesine bakılarak iktidarın karne notunu tahmin etmek zor olmasa gerek.

Uyanık olmak gerekiyor

Türkiye’nin kötü yönetildiği konusunda birçok çevre hemfikirdir. Seçimler yaklaştıkça seçim yatırımı olarak yeni düzenlemeler gündeme gelecektir. Anketlerin sonucuna bakarak muhalefetin aldanmaması gerekir. Seçim barajının düşürülmesi, dar bölge seçim sistemine göre seçim yapılması, hatta yeni ittifaklar kurma gibi yeni seçim taktikleri üzerinde durulmaktadır.

Yeni senaryoların devreye sokulacağı beklenmelidir. HDP oyları üzerinde operasyonlar yaparak HDP’yi devre dışı bırakabilirler. Gerekirse seçim yasalarını kendi çıkarlarına göre değiştirebilirler. Her türlü hileye başvurabilirler. İstanbul belediye seçimlerinde olduğu gibi ‘hiçbir şey yoksa, yine de bir şeyler vardır’ dahiyane buluşu gibi seçimleri yok sayabilirler.

Anketler ne diyor? Sorusuna odaklanırsak; anketler sadece seçim sonuçlarından ibaret değildir. Seçim kaybeden Erdoğan’ı nelerin beklediğidir! Bu kadar kirlenmiş iktidarın pisliğini temizlemek kısa sürede mümkün değildir. Türkiye’nin eski haline dönmesini isteseler bile uzun zaman alacaktır.

Eski Türkiye’nin Türkiye toplumuna faydası olmadığı halde, duyargaları körelmiş geniş toplum kesimleri AKP’nin değişim aldatmacalarına kandılar. Toplumun değişim talepleri ve beklentilerine uygun bir dil kullanarak rüzgârı arkalarına aldılar. Her konuda takkiye yaptılar.  İktidarda kendilerini sağlama alana kadar, yani ‘köprüden geçinceye kadar ayıya dayı’ dediler. Devletin bütün dizginlerini ele geçirdikten sonra da kin, intikam ve nefret kustular.

sonu aynı olacak

Bu arada Brezilya’nın aşırı sağcı devlet başkanı Bolsonaro kendi kaderini görür gibi seçim seçeneklerini sıralamış. ‘Benim için üç seçenek var; hapis, ölüm veya zafer’ demiş. Yaptığı kötülüklerin farkına varacak kadar akıl izan sahibidir en azından. Corona virüsüne tedbirlerini almadığı için yarım milyondan fazla insanın ölümüne yol açmış birisi olarak, işlediği suçun ve cezasının farkındadır.

Peki ya diktatör Erdoğan’ın önünde hangi seçenekler vardır? Seçim kazanması halinde Türkiye toplumunun boğazına çökerek George Floyd gibi nefessiz bırakacaktır. Zaten bütün sınırlarına duvar örülen ve açık cezaevi haline getirilen dünyanın tek ülkesi Türkiye’dir.

Seçim kazanma seçeneği yani zafer gerçekleşmezse, Erdoğan’ı kötü sürprizler bekleyecektir. Türkiye seçim havasına girmiştir. Hadi hayırlısı.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.