Başımız dik, gurur duyuyoruz

• Barış ve Demokratik Toplum Grubu’nda yer alan gerillalardan Bahar Delici’nin ailesi “Kızımızla, içinde bulunduğu davayla gurur duyuyoruz. Başımız dik” diyerek kalıcı barışın sağlanmasını istedi.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı “Barış ve Demokratik Toplum” çağrısı ve 9 Temmuz’da yayınlanan videolu mesajı ardından tarihi bir adım daha atıldı. Barış ve Demokratik Toplum Grubu adıyla bir grup gerilla, 11 Temmuz günü Güney Kürdistan’ın Silêmanî kentindeki Şikefta Casenê bölgesinde bir törenle silahlarını imha etti.

Silah bırakma töreni ve devamındaki gelişmeler tüm dünya tarafından takip edilirken, yıllardır çocuklarının sesine, kokusuna hasret kalan gerilla aileleri de törenin yapıldığı gün ekrana kilitlenmişti. O ailelerden biri de Muş Malazgirtli Delice ailesi idi. Delice ailesi kızları Bahar Delici’nin barışın yolunu açmak için oluşturulan grupta olduğunu ekran başında öğrendi. 

5 kardeşe annelik

11 yıl önce dağların yolunu tutan Bahar Delici’nin yaşamı irade savaşıyla erkenden tanışan bir kadının hikayesi aynı zamanda. Malazgirt’te dünyaya gelen Bahar, 13 yaşında annesini kaybeder ve beş kardeşine çocuk yaşta annelik yapmaya başlar. 17 yaşına geldiğinde PKK’ye katılan amcasının şehadeti O’nun için de dönüm noktası olur. 2014 yılında yönünü dağlara çevirir. Adım attığı yeni yaşamda artık adı Azime Çiya’dır.

‘Çok şükür dağlarda’

Delice ailesi kızlarından yıllar sonra, silah bırakma töreni vesilesiyle haber alır. Bahar Delici’yi büyüten üvey annesi Habibe Delici, büyük bir heyecanla ekran başında töreni takip ettiklerini belirterek duygularını şu sözlerle paylaşıyor:

“ Elli yıldır bu acı annelerin yüreğinde. Biz istiyoruz ki hiçbir annenin yüreği artık yanmasın. Barış olsun artık. Bütün anneler dağdaki evlatlarıyla gurur duyuyor, ben de dahil. Benim kızım çok şükür ki dağların tepesinde. Bizim başımız senin sayende dik. Artık devlet barışı sağlasın.”

Siyasi mücadele yürütsünler

Baba Rıfat Delici de yıllardır haber alamadığı kızını görmenin sevincini paylaşıyor: “11 yıldır gitmiş, hiç haber almadım. Ben sanmıştım ki şehit düştü. Haberi gelecek sanmıştım. İlk kez gördüm, çok duygulandım. Besê Hozat’ın yanındaydı, çok gururlandım” diyen Rıfat Delici, bu sevincin barışın sağlanmasıyla tamamlanması gerektiğini ifade ediyor:

“Biz artık silahların konuşmasını istemiyoruz. Siyasi olarak mücadele etsinler. Biz istiyoruz ki Kürt ve Türk arasında her şey iyi olsun. Güzel bir süreç olsun. Kalıcı bir barış olsun. Herkes barışa destek versin. Bu ölümler dursun, bu kan dursun. Bahar, baban hep senin yanında. Seninle gurur duyuyorum. Başım dik. Senin içinde olduğun davadan çok gururluyum.” JİNNEWS/MUŞ