Batı Afrika plastikte boğuluyor
Dosya Haberleri —
- Coca-Cola, Unilever, Nestle, Danone ve Dow Chemical'ın aralarında bulunduğu GRIPE üyeleri, plastik kullanımı övüyor. Bununla da yetinmeyen GRIPE üyeleri, "Sorun plastiğin kendisi değil. Sorun onu kullanan insanlar" diyerek yurttaşları suçluyor.
- Dünyanın en kirli ülkesi olarak ilk sıralarda yer alan Gana'da atıklar ölüm kalım meselesi. 32 milyonluk Gana'da plastik şişeler ve poşetler temiz içme suyu için hayati öneme sahip bir kaynak, ancak resmi atık toplama işleminin çok az olması nedeniyle bunlar aynı zamanda tehlikeli bir kirlilik kaynağı.
- Gana Çevre Koruma Ajansı yetkilisi Kwabena Biritwum, devasa yasadışı çöplüklerde ve taşan belediye tesislerinde yakından gördüğü plastik sorununa kendi perspektifinden bakıyor: "Daha çok kullan-at, daha çok al-at hale geliyoruz. Size daha çok benzemeye başlıyoruz" dedi.
KİT CHELLEL-EKOW DONTOH - Çeviri: Serap Güneş
Gana'yı boğan plastik atıkları geri dönüştürmek üzere Coca-Cola, Unilever ve Danone’nin desteklediği bir girişim, gerçekten geri dönüşüm yapmaktan ziyade suçlamaları savuşturmayı ve yasal düzenlemelerden kaçınmayı amaçlıyor. Agnes Kwansah çuvallarını tozlu kamyon avlusunda, çeşitli çöp yığınlarının etrafından sürükleyerek tartı istasyonuna ulaştı. Geçen ayı Gana'nın başkenti Akra'nın yaklaşık 80 kilometre batısındaki Swedru kasabasında atılmış şişeleri toplayarak geçirmişti. Bunları bulmak zor değildi: Plastik kirliliği Afrika genelinde bir bela ve Gana bir zamanlar dünyanın en kirli yedinci ülkesi olarak gösteriliyordu. Ancak şimdi ülke, şirket destekli bir temizlik sayesinde başarı öyküsü olarak sunuluyor. Swedru'daki bu temizlik kampanyası, resmi atık toplama işlemlerinin pek yapılmadığı ülkede geri dönüşüm çalışmalarıyla takdir toplayan ve uluslararası şirketlerden oluşan bir koalisyon olan Gana Özel Girişimler Geri Dönüşüm Girişimi (GRIPE) tarafından düzenlendi.
GRIPE üyeleri suçlarını örtmek istiyor
Aralarında Coca-Cola, Unilever, Nestle, Danone ve Dow Chemical'ın iştiraklerinin de bulunduğu GRIPE üyeleri, ana şirketlerinin 340 milyar doları aşan toplam küresel satışlarıyla, fark yaratacak finansal güce sahip. Bu şirketler aynı zamanda Batı Afrika'nın nehir ve lagünlerine karışan, vahşi yaşamı boğan ya da yasadışı çöplüklerde yanarak havayı kirleten şişe ve ambalajların da kaynağı. Korkunç çevresel sonuçlarına rağmen, dünya hiç bu kadar fazla (yılda yaklaşık 500 milyon ton) plastik üretmemişti ve uzmanlar bu rakamın 2040 yılına kadar iki katına çıkacağını tahmin ediyor. Bunun bir nedeni plastiğin ucuz ve kullanışlı olması. Bir diğeri ise bizi onu sürdürülebilir bir şekilde kullanabileceğimize ikna etmek için endüstri öncülüğünde yürütülen kampanyaların başarısı.
Halk sorumlu tutuldu
47 yaşındaki Kwansah, iki kişinin 220 kg ağırlığındaki boş soda şişelerini dijital tartıya çıkarmasını ve karşılığında kendisine verdikleri bir avuç banknotu cebe indirmesini umutla izledi. "Sorumluların" doğru şeyi yapacağını ve teslim ettiği plastik kapları yeniden kullanacağını umduğunu söyledi. Ancak Bloomberg Green tarafından yapılan bir araştırmaya göre GRIPE'deki sorumlular, Gana'nın plastik sorununu çözmek için pek bir şey yapmadı. Bunun yerine, kuruluşun üyeleri sorumluluğu başka birinin üzerine atmaya niyetli görünüyor: müşterilerinin. Kwansah, bir avuç dolusu parayla uzaklaşırken GRIPE yöneticisi Louisa Kabobah konuyu pekiştiren bir konuşma yaptı. "Sorun plastiğin kendisi değil" dedi. Sorun onu kullanan insanlar.
Ölüm kalım meselesi
Sevin ya da nefret edin, plastik, nüfusun dörtte birinin yoksulluk içinde yaşadığı ve birçok vatandaşın hastalık riski olmadan musluklarından akan suyla yemek pişiremediği 32 milyonluk Gana'da bir ölüm kalım meselesi. Plastik şişeler ve poşetler temiz içme suyu için hayati öneme sahip bir kaynak, ancak resmi atık toplama işleminin çok az olması nedeniyle bunlar aynı zamanda tehlikeli bir kirlilik kaynağı. Akra'daki her kaldırımda atılmış kaplar var. Şehrin sahillerinde, yanan yığınlar kumları kirletiyor. Gecekondu sakinleri barakalarını kaplamak için plastik kullanırken, çocuklar da rüzgârla savrulan plastik parçalarını uçurtma yapmak için kullanıyor.
Kanalizasyonlar plastik dolu
Akra'nın kanalizasyonları çöplerle, özellikle de plastik şişelerle o kadar tıkanmış durumda ki her yağmur mevsiminde sel baskınları yaşanıyor. 2015 yılında sel o kadar kötüydü ki başkentte 200'den fazla kişi hayatını kaybetti, bunların çoğu sığındıkları bir benzin istasyonunda çıkan yangında öldü. (Bir hükümet raporu, kötü drenaj ve yüzen atıkları felaketin ciddiyetine katkıda bulunan faktörler olarak tanımlamıştı). Daha sonra, belirli plastik türlerinin yasaklanması için çağrılar yapıldı.
Şirketler plastiği övüyor
Bölgenin en büyük tüketici şirketleri, önde gelen bir ticaret örgütü olan Gana Sanayiciler Birliği aracılığıyla kendi çözümlerini bulmak için toplantılar düzenledi. Burada kurulan GRIPE, "Tüketici sonrası plastik atıkların çevre üzerindeki etkilerini azaltan geri dönüşüm ve ikinci yaşam çözümleri uygulama" misyonuyla 2017 yılında tanıtıldı. GRIPE'in ilk faaliyetleri arasında kullanılmış plastiğin inşaat malzemesine dönüştürülüp dönüştürülemeyeceğini araştırmak - bir örnekte okul tuvaletleri - ve Ganalıların atıklarını uzman geri dönüşümcülere satabilecekleri geri alım etkinlikleri düzenlemek vardı. GRIPE üyeleri arasında yapılan Kasım 2017 tarihli ilk sözleşme, özel sektörün Gana'da atık toplamaya yapabileceği "muazzam" katkıyı kabul ediyordu. Ayrıca plastik ambalajın eşsiz faydalarından da övgüyle bahsediliyordu: "Hafif, kolay şekillendirilebilir, güçlü... uygun fiyatlı."
Sahte kamu spotu
Amerikalı bir göçmen ve kar amacı gütmeyen bir kuruluş kurmak için Gana'ya taşınan eski bir ABD kongre çalışanı olan Cordie Aziz, GRIPE'nin oluşturulmasında rol oynadığını ve bu fikri Danone, Coca-Cola'nın Voltic birimi ve Dow'daki bağlantılarıyla birlikte geliştirdiğini söylüyor. "Toplantılar yapmaya ve işlerin potansiyel olarak nasıl yürüyebileceğini tasarlamaya başladık" dedi. Aziz'e göre ilham kaynaklarından biri, 1971'den 1980'lerin başına kadar ABD'de yayınlanan ve yerli bir adamın atılan çöpleri görüp ağladığı popüler, "Ağlayan Kızılderili" kamu spotunun arkasındaki çöp karşıtı örgüt olan Keep American Beautiful. Keep America Beautiful'un kurucuları - önde gelen içecek ve ambalaj şirketleri - içecek kaplarının yeniden kullanılabilir olmasını zorunlu kılan yasa teklifine karşı da mücadele ederek çevrecilerin gruba yönelik eleştirilerine yol açmışlardı. Reklamlardaki "Kızılderili" bile sahteydi ve kendisini Kızılderili olarak tanıtan ama aslında İtalyan-Amerikalı olan bir aktör tarafından canlandırılıyordu. Yine de Aziz mesajın gücünü fark etti.
Lobi çalışmaları sonuç verdi
GRIPE ilk başta önemli bir destek kazandı. Bir Bilgi Edinme Özgürlüğü talebinin ardından yayınlanan e-postalara göre, üyelerinden ikisi, Diageo ve Danone, destek için İngiliz hükümetindeki bağlantılarına başvurdu. Diageo yöneticisi Gana'nın "kilit Afrika pazarlarında plastik konusunda daha fazla işbirliği için bir şablon" olduğunu söylerken, Danone temsilcisi İngiltere'nin dış yardım bütçesini yöneten departmanın ilgisini çekmeye çalışmıştı. Lobi çalışmaları sonuç verdi. Dönemin İngiltere Uluslararası Kalkınma Bakanı Penny Mordaunt, Mart 2019'da Westminster'da düzenlenen bir etkinlikte GRIPE ve ana kuruluşu Gana Sanayiciler Birliği'nin adını andı. Televizyon sunucusu ve doğa bilimci Sir David Attenborough'un da aralarında bulunduğu büyük bir dinleyici kitlesine, "Bu bir kazan-kazan eylemi, çünkü hem çevreye yardımcı oluyor hem de yeni iş alanları yaratıyor" dedi. İngiliz dış yardım yetkilileri daha sonra Gana'daki geri dönüşüm ve atık hacimleri hakkında veri toplamak üzere GRIPE ile işbirliği yapacaktı, ancak Birleşik Krallık hükümeti herhangi bir fon sağlamadı.
Ayda 40 dolarla yaşanır mı?
GRIPE kısa süre içinde Litta Teyze'nin oynadığı animasyon filmleri ve bir Twitter hesabını da içeren parlak bir pazarlama kampanyası başlattı. 2018'deki bir okul etkinliğinde, yerel oyuncular sanitasyon yönetimi hakkında bir komedi draması sergiledi. Yine de Gana'da gerçekleşen gerçek geri dönüşüm miktarı inatçı bir şekilde düşük kaldı. Güvenilir veriler yetersiz olsa da, Avrupa Komisyonu'nun 2020 raporuna göre Gana'da plastiğin yüzde 0,1'inden daha azı geri dönüştürülüyor. GRIPE'nin faaliyetleri, Gana Sanayiciler Birliği ofislerinde çalışan tam zamanlı tek bir çalışan tarafından koordine ediliyordu. Akra bölgesindeki bir belediye atık yönetimi müdürü, çöp toplayıcılarına ödenen "çok yetersiz" meblağların onları çok az teşvik ettiğini söyledi. Cordie Aziz daha da ileri giderek, toplumun en yoksul insanlarına dayanan ve onları uygun şekilde ödüllendirmeyen her hizmetin sömürücü olduğunu savunuyor. Bir toplayıcının 300 Gana cedisi, yani yaklaşık 40 dolar karşılığında bir ay boyunca çalışabileceğini belirtiyor. "Bununla nasıl yaşayabilirsiniz?"
Sahile vuran atıklar
GRIPE'in etkisini incelemek için Bloomberg Green muhabirleri birkaç ay boyunca GRIPE'in önde gelen programlarını araştırdı. İlk zorluk onları bulmaktı. GRIPE, 2020 yılında Akra'nın Jamestown bölgesinde, bölge sakinlerinin geri dönüşüm için satılmak üzere plastik, kağıt, teneke kutu ve cam getirebilecekleri bir “kalıcı geri alım merkezi”nin açılış kurdelesini kesti. Ancak yakın zamanda Jamestown'a yaptığım bir ziyarette hiç kimse bunu duymamış gibiydi. Sonunda, uzun rastalı bir adam yeri bildiğini söyledi ve muhabirleri sahil kenarındaki gecekondulardan, bir keçi pazarından ve döngüsel bir ekonominin kârını paylaşma konusunda çok az işaret gösteren açık barakalardan geçirdi. Grileşen plastik parçaları kumsalda uçuşuyor ve yığınlar kumun üzerinde yanarak ekşi bir kimyasal koku yayıyordu. Adam üzerinde soluk GRIPE logosu olan küçük bir kulübenin önünde durdu. Aylardır terk edilmiş durumdaydı. Gecekondu sakinleri hala plastik şişe topluyor ve bunları periyodik olarak kamyonlarla gelen Çinli tüccarlara satıyorlar. Yağışlar yoğun olduğunda, sahile vuran atıklar nedeniyle “plastik mevsimi geldiği” söyleniyor. Kanıtlar, renkli denizanası gibi görünen ama aslında plastik poşet, ambalaj ve torbalarla dolu olan yakındaki bir lagünde görülebilir.
Şişelere çip takıldı
En görünür GRIPE girişimlerinden biri, Akra çevresindeki Total benzin istasyonlarına mavi geri dönüşüm konteynerleri yerleştirerek, bölge sakinlerinin şişeleri daha rahat bir şekilde bırakmalarına olanak sağladı. PET olarak bilinen soda şişelerinde kullanılan şeffaf plastiğin geri dönüşümü nispeten kolay ve Avrupa'da yüksek fiyatlara alıcı buluyor. Aralık ayında Bloomberg Green iki şişeye elektronik takip cihazları yerleştirdi ve bunları GRIPE kutularına bıraktı. İkisi de haftalarca yerinden hareket etmedi. Ocak ayının sonlarında bir tanesi karayoluyla seyahat etmeye başladı, sonra ortadan kayboldu. Diğeri olduğu yerde kaldı. Mart ayında benzin istasyonunu ziyaret eden muhabirler, geri dönüşüm noktasının ağzına kadar dolu olduğunu ve yağ varilleriyle kapatıldığını gördüler. Takip cihazının bulunduğu şişe hâlâ içindeydi. Hiç boşaltılmamıştı.
GRIPE'in mali destek sunmadı
Telefonla ulaşılan, çöp kutularını yönetmesi beklenen geri dönüşüm firmasının yöneticisi Prince Agbata, "finansman zorlukları" yaşandığını söyledi. GRIPE'in şişelerin toplanması için herhangi bir mali teşvik sunmadığını söyledi. Finansman Total, Coca-Cola'nın Voltic birimi ve kendi şirketi tarafından sağlanmıştı ve açıkça azalmıştı. Agbata, her halükarda Gana'da PET'in yeni şişelere geri dönüştürebileceği tek bir tesis bulunmadığını, bu nedenle yerel olarak satmanın zor olduğunu açıkladı. Elde ettiklerinin çoğunu Avrupa'ya ihraç ediyor. Geri kalanı "aşağı dönüştürülüyor" yani şişe olmayan şeylere. (Temmuz ayında plastik ambalaj üreticisi Mohinani Group, 2023 sonunda tamamlanması planlanan Gana'nın ilk PET geri dönüşüm tesisini kurmayı planladığını açıkladı).
Coca-Cola'dan vaatler
GRIPE, Unilever'in yıllık 7,5 milyar dolarlık pazarlama bütçesinin yüzde 0,0001'inden daha azına mal olmaktadır. Eski bir BlackRock yöneticisi olan Jeffrey Provencal, 2015 yılında tam da bunu yapmak için Ganalı şirketi rePATRN Ltd'yi kurdu. Birkaç ay sonra, Coca-Cola'nın Avrupa'daki halkla ilişkiler ekibinden sızan bir belge, şirketin lobicilik öncelikleri hakkında fikir verdi. Coca-Cola, "mücadele edilecek" şeklinde etiketlenen eylem kategorisine, toplama veya geri dönüşüm hedeflerini artırmaya yönelik devlet destekli planları da dahil etmişti. Yeni vergiler ve yeniden doldurulabilir kap kuralları da Coca-Cola çalışanları tarafından muhalefetle karşılandı. Coca-Cola sözcüsü Scott Leith, "Gana'da daha döngüsel bir ekonomiyi teşvik ediyoruz" dedi. Leith, 2025 yılına kadar ülkede bir şişe geri dönüşüm tesisi kurmanın şirketin önceliği olduğunu ve Coca-Cola'nın bu amaçla bir yatırımcıyla anlaşma imzaladığını sözlerine ekledi.
Provencal, şişeden şişeye geri dönüşüm tesisi için hala yatırım almayı umduğunu söyledi. Bu arada rePATRN, topladığı soda şişelerini Almanya, Portekiz ve Belçika'daki alıcılara, hatta Avustralya'ya kadar ihraç ediyor. Swedru'daki GRIPE geri alım etkinliğinde toplanan şişelerin bir kısmı rePATRN'in eline geçti ve İspanya'daki bir geri dönüşüm tesisine gönderildi. Yine de Provencal, GRIPE'nin başarılarından etkilenmemiş görünüyordu. Provencal, bunun "ilgili tüm şirketler için bir imaj kampanyası" olduğunu söyledi. Dow, Danone, Coca-Cola, Nestle, Diageo ve Unilever, hissedarlara yönelik yıllık raporlarda, medya röportajlarında ve tanıtım materyallerinde yeşil kimliklerini güçlendirmek için GRIPE'yi kullandılar. Provencal, "Hesap verebilirlik yok," dedi. "Biraz para koyabilir ve oyunun bir parçası olduğunuzu söyleyebilirsiniz."
GRIPE'nin lobi faaliyetleri
Plastik şişeler ve poşetler temiz içme suyu için hayati öneme sahip bir kaynak, ancak resmi atık toplama işleminin çok az olması nedeniyle bunlar aynı zamanda tehlikeli bir kirlilik kaynağı. Gana'da belirli plastik türleri üzerinde sınırlı kısıtlamalar var ancak GRIPE'nin lobi faaliyetleri büyük ölçüde başarılı oldu. Gayrisafi yurtiçi hasılası Nestle'nin yıllık satışlarından daha az olan Gana'nın plastik kirliliğinin temizlenmesi konusunda çok uluslu şirketlerin öncülük etmesine izin vermesi makul görünebilir. Ancak şirketlerin bu girişime ayırdıkları kaynak, gerçek bir ilerlemeyi neredeyse imkansız kılıyor. GRIPE'yi kuran ve Birleşik Krallık Bilgi Edinme Özgürlüğü talebi yoluyla elde edilen 2017 sözleşmesi, her üyenin mali katkısını her yıl sadece 45.000 Gana Cedisi veya yaklaşık 5800 dolar olarak belirlemiş. (Nestle, evraklarda açıklanmayan nedenlerden dolayı daha da az ödeyecek sözleşmeye göre: yaklaşık 1850 dolar). Bu rakamları bir bağlama oturtmak gerekirse, GRIPE Unilever'e yıllık 7,5 milyar dolarlık pazarlama bütçesinin yüzde 0,0001'inden daha azına mal oluyor.
Şirketlerin cevapları...
Unilever'den yapılan açıklamada, "Gana'da döngüsel bir ekonominin oluşturulmasına ve plastik atıkların azaltılmasına yardımcı olmaya kararlıyız; bunu yapmak için GRIPE gibi dernekler aracılığıyla sektör işbirliğine ve iyi tasarlanmış bir düzenleyici çerçeveye ihtiyacımız var" denildi. Nestle sözcüsü, şirketin GRIPE ile yaptığı işbirliğinin, 2019 yılından bu yana geri dönüşüm için 5000 ton plastik toplanması da dahil olmak üzere Gana'daki diğer faaliyetlerini tamamladığını söyledi.
Dow yaptığı açıklamada sürdürülebilirlik ve dünya çapında plastik atıkların azaltılması konusunda kararlı olduğunu belirtti. "GRIPE ilerleme kaydetmeye devam ediyor, yeni ortaklık yaklaşımları için bir model oluşturuyor ve ilave eylemler için katalizör görevi görüyor."
Diageo, 2025 yılına kadar tüm ambalajlarını geri dönüştürülebilir hale getirmeyi taahhüt ettiğini ve GRIPE'nin, şirketin 10 yeni plastik şişe bankasını da finanse ettiği Gana'daki girişimlerinden sadece biri olduğunu söyledi. Danone yorum isteyen bir e-postaya yanıt vermedi.
Plastikler okyanusa dökülüyor
Atıkları işlemek için gerekli altyapı olmadan plastik, Gana'nın nehirlerine ve okyanuslarına dökülmeye devam ediyor. Bölgenin en hızlı büyüyen ekonomilerinden birinde tüketiciler şişelenmiş içeceklerin karşılaştırmalı lüksünü aradıkça plastik satışları da artıyor. Reuters'in haberine göre, Unilever de üyelerinden biri olarak yeni mevzuatın yasak içermemesi için Filipinli etkili bir senatör nezdinde lobi faaliyetlerinde bulundu. Coca-Cola ve Nestle PARMS üyesi.
Size benzemeye çalışıyoruz
Gana Çevre Koruma Ajansı yetkilisi Kwabena Biritwum, devasa yasadışı çöplüklerde ve taşan belediye tesislerinde yakından gördüğü plastik sorununa kendi perspektifinden bakıyor. Biritwum, GRIPE ya da çalışmaları hakkında fazla bir şey bilmediğini, ancak şirketlerin söylediklerine değil yaptıklarına göre değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. Peki ne yapıyorlar? "Çok bir şey değil," diye yanıtladı. Biritwum'a göre çöp atmak, pasaklı davranışların değil, yoksulluğun ve uygun barınma koşullarının olmamasının bir sonucu. Gana, GRIPE üyelerinin tüketim kültürü müjdesini dünyaya yayabilen çok uluslu şirketlere dönüştüğü Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri'nden ithal edilen alışkanlıklar nedeniyle değişiyordu. "Daha çok kullan-at, daha çok al-at hale geliyoruz" dedi. "Size daha çok benzemeye başlıyoruz."
Kaynak: Bloomberg