'Beyaz adam'ın Cilo istilası

Toplum/Yaşam Haberleri —

Cilo Dağı

Cilo Dağı

  • Cilo Dağlarında milyonlarca yıl öncesinden kaldığı düşünülen ve koruma altına alınması gereken buzulların olduğu alan turizm adı altında tahrip edilip, yok ediliyor.

ASMİN BARAN/COLEMÊRG

Son yıllarda birçok yayla ve doğal güzelliği turizm ziyaretine açılan Colemêrg’de ortaya çıkan tahribatlar görmezden geliniyor. Çiçeklerin günden güne eksildiği, buzulların eridiği ve içme suyu kaynaklarının azaldığı kentte doğa korunmuyor. 

Son dönemlerde özellikle ‘terörden arındırıldı, turizme açıldı’ sözleri ile ana akımda lanse edilen Cilo Sat Gölleri ve Cennet Cehennem Vadisi yoğun tahribata maruz kalıyor.

 

 

Günlük 100 turu aşıyor

Turizm adı altında turlara açılan ve özellikle batıdan çok sayıda kişinin görmeye geldiği bölgede müdahaleler nedeniyle yoğun zararlar oluşuyor. Sadece Cilo değil, Berçelan ve Kaval Şelalesi gibi doğal güzellikleri ile bilinen alanlarda da aynı tahribatlar yaşanıyor. Kentin valisi ile kayyumu Ali Çelik ve bölgedeki rehberler üzerinden yürütülen bu turlar son yıllarda da arttı. Büyük çoğunluğu batıdan gelen 15 veya 10 kişilik turların sayısı gün içinde 100’ü geçiyor. Bayram ve yaz aylarında artan turlar kimi zaman festivale dönüştürülürken, ziyaretler bölge halkı dışında herkese fayda sağlıyor.

 

 

Çöpünü bırakıp gidiyor

2016 yılından önce bölge halkına ve koçerlere yasak olan bu yerler bölgenin kaynaklarını iyi kullanma amacı güdülerek turizme açıldı. Ancak gelen ziyaretçiler bölgeyi koruma amacı gütmüyor. Bir günlük ziyaretlerin ardından iki fotoğraf çeken ziyaretçiler arkalarında koça çöp yığınları bırakıyor. Kimisi de bu çöp yığınlarını yakıp bölgede bırakıyor. Vadiye atılan çöpleri ise vadiye yakın yerlerdeki köyden yurttaşlar topluyor.

 

 

Kontrolsüz turcu istilası

Bu köylülerden Derweş Eli, “Böyle devam ederse vadiden geriye bir şey kalmayacak” uyarısında bulundu. 2016 ile 2017'den sonra ilkbahar ve yaz dönemlerinde yoğun bir şekilde “turcu istilası” başladığını belirten Eli, “İlk etapta özel izin ile Hakkari’de belirli bir ekibin gözetiminde başladı. Bu süreçle beraber aralarında Cilo Dağı ve buzullarının olduğu birçok bölge Hakkari valiliği tarafından maden sahası ilan edildi. Halkın tepkisinden sonra Cilo Dağı Milli Park ilan edildi ve ardından turcuların daha yoğun ve kontrolsüz bir şekilde bölgeye gelişleri başladı” dedi.

Bitki, çiçek türlü azalıyor

Çocukluğunun ve gençliğinin önemli bir kısmının hayvanları otlatmak için bu dağlarda geçtiğini söyleyen Eli, “Turcular ile birlikte bölgede ciddi bir çöp sorunu ortaya çıkmış durumda. Etrafa gelişi güzel atılan sigara izmaritleri önceki senelere oranla eksilen bitki ve çiçek türleri oluyor. Aslında onlarca bitki, çiçek, kelebek vs. doğal yaşam alanlarına kontrolsüzce basılıyor. Buzulların üzerinde yürümenin, kişi veya kişiler için tehlikesini bir kenara bırakırsak, tahribat yaratılıyor. İçilen sigaranın buzul kütlesi üzerine atılması da hakeza” diye ekledi.

 

 

Çöpleri köylüler topluyor

Derweş Eli, biriken çöpleri çoğu zaman kendilerinin topladığını belirtti ve ekledi: “Dikkat çekilmesi gereken başka nokta da farklı bölgelerde yakılan çöpler, bunun çevrenin temizliğine hiçbir faydası yok. Yakılan çöpler, bırakılan çöplere eşit derecede buzullara ve doğaya zarar veriyor. Vadiyi besleyen su kaynakları bu buzullardan başlıyor. Ne yazık ki günden güne kirleniyor ve çok zaman geçmeden kullanılamaz hale gelecek.”

 

 

Halka yasak ’turist’e açık

90’larda halkın zorla göçertildiği, zaman zaman birçok bölgenin yasaklandığı, kendi köyüne girmek için en az 5 kontrol noktasından geçen köylünün evine şekeri, çayı askerin kontrolü dahilinde götürdüğü bir yerde “turist istilası”nın yoğunluğunun altını çizen Derweş Eli, “Yerli halk serbest dolaşım hakkına sahip değil ama turcuların ve turistlerin çöplük alanı haline geliyor. En basit bir önlem dahi alınmadan tamamen doğa tüketiliyor. İngilizlerin Hindistan'da yaptığı tur seferleri gibi beyazlar gelsin görsün mantığı güdülüyor. Doğayı tüketmek akabinde insansızlaştırmak, bölgeyi askeri üs haline getirip yeni maden sahaları açma amacı taşılıyor” dedi.

Temiz su ve balık türleri yok oldu

Turizmin bir makyaj olarak kullanıldığının altını çizen Eli, “Bilinçsizce yapılan gezi turları kalabalık ve tamamen tüketme mantığı taşıyor. Aynı anda onlarca aracın, yüzlerce insanın bir yere ayak bastığını düşünün. Alanda var olan canlı türleri bitki, böcek, çiçek vs ne kadar yaşayabilir? Ya da bu çiçeklerin yarınlara taşınması ne kadar başarılı olabilir?” diye sordu.

Sat ne hale geldi gördük

Cilo’da yapılan Sat Buzul Gölleri’nde yapılan festivalleri hatırlatan Eli, “Aynı anda binlerce insan yüzlerce aracın yıllarca bakir kalmış bir toprak parçasını ne hale getirdiğini gördük. Beyaz su dediğimiz kaynağını buzullardan alan derede 15 yıl önce başta alabalık olmak üzere onlarca balık çeşidi yaşıyordu hepsi yok oldu. Şu an derenin kıyısında oturup temiz su içmek bile imkansız. Kısacası bu coğrafyanın gerçekliği tur turizm ve manzaralardan çok daha fazlası” diye ekledi.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.