Behçet Cantürk -II-

İki ünlü isim G.Kurmay Başkanlığının özel izni ile basına demeç veriyorlardı. Behçet Cantürk 9 Mayıs 1988 tarihinde Diyarbekir E.Tipi cezaevinden tahliye kararını açıkladı. Ancak eksik evrak nedeniyle 21 Mayıs 1988 tarihinde tahliye edilebildi.
1991 yılının sonlarına doğru günlük bir gazetenin çıkartılması için start verildi. Yeni Ülke Gazetesi haftalık yayından günlüğe geçecekti. Bu nedenle Ülkem Pres Basımve Yayımcılık Ltd.Şti kuruldu. Uzun bir hikayedir. 1992 Şubat ayının sonlarına doğru Yeni Ülke’nin günlük olarak çıkmasına müdahale edildi. 24 Nisan 1992 günü akşamı Özgür Gündem gazetesinin Kadırga’daki merkez binasında gazete ortakları ile birlikte toplantı yapıldı. Ülkem Pres’in başlangıçtaki üç ortağının hisselerinin belli bir kısmının yeni ortaklara devredilmesine karar verildi. Behçet’te o akşam ki toplantıda idi. Ortaklardan birisinin yarı hissesi kendisine devredildi.
Gazetenin açılış kokteyli Pera Palas otelinde yapıldı. Kendiside orada misafirlerine ev sahipliği yapmıştı. Kendisi Ülkem Press’in beş ortağından birisi olmasına rağmen gazetenin sermayesine hiç bir katılım sağlamadı. Oda Tv’nin sahibi Soner Yalçın onun şehadetinden sonra yayınladığı anılarında SEKA’dan kağıt alınması için yazlığını ipotek ettirdiğini yazıyor. Ne derece doğrudur bilemiyorum.
Ülkem Press’e ortaklık Behçet’te ömrünün son günlerinde pahalıya patladı. Bankaların kendisine verdikleri kredilerin muslukları aniden kesildi. Bab-ı Ali’de Ülkem Press’in çıkardığı Özgür Gündem gazetesinin aleyhinde özellikle Hürrüyet, Günaydın ve Cumhuriyet gazeteleri yoğun bir kampanya başlatmışlardı. 2000’e Doğru dergisinde isminin yayınlanmaması kaydı ile verdiği demeçte, “Dikkat edin basında suçlu gösterilenler hep Kürtler. Kürt işadamları hedef alınıyor. Biz hem kaba güç, hem de sermaye olarak onlarla boy ölçüşecek durumdayız. Bizi normal yollardan değil, karanlık dünyanın adamı olarak suçlayarak zayıflatmaya çalışıyorlar. “(Behçet Cantürk’ün Anıları sahife 199). Behçet bu röportajında “Kilis mafyasının” önplana çıkartılmasından yakınıyor. Devrin İçişleri Bakanı İsmet Sezgin, Marmara Et Lokantasında çoğunluğunu Anteplilerin oluşturduğu işadamlarını bir araya getirmiş, “PKK’ye yardım edeceğinize devlete yardım edin” demiş.
1993 yılında MGK’dan “PKK’ya karşı topyekün Savaş” kararı çıkartıldı. Devlet kadrolarında “PKK’lı memurlar”, “PKK’lı işadamları” “KUM” listeleri hazırlandı.
Tansu Çiller Holliday İnn otelinde yaptığı basın toplantısında “TC milis hareketi niteliğine dönüşmüş ve yaygınlaşmış bir terör hareketi ile karşı karşıyadır. PKK’nin haraç aldığı işadamları ve sanatçıların isimlerini biliyoruz hesap soracağız” diyordu.
Hesap sorulmakta gecikilmedi. 21 Ekim 1993’te Lice’de yaşanan olaylarda Behçet Cantürk’ün beş akrabası ve evlerine sığınan iki kişi evlerine açılan ateş sonucu öldürülmüşlerdi. Kendisine “içeriden senin kelleni istiyorlar” haberleri geliyordu. Düğmeye basıldı, 14 Ocak 1994 günü polis yeleği giymiş bir ekip tarafından İstanbul Bağdat Caddesinde gözaltına alınıp daha sonra Sapanca’nın Kırkpınar kasabası yakınında kafasına tek kurşun sıkılmış olarak bulunacaktı. Arkası geldi. Liceli Fevzi ve Salih Aslan 28 Mart’ta, Savaş Buldan, Adnan Yıldırım ve Hacı Karay 3 Haziran 1994’te öldürüldüler. Arkası mı? Halen imha ve inkara devam ediyorlar. Behçet bey’e soyadı kanununa göre “Cantürk” soyadı vermişlerdi. Ama onun canını aldılar. Nur içinde yatsın.
KÜRDİSTAN TARİHİNDE BU HAFTA:
* 22 Ocak 1946 tarihinde Mahabbad Kürt Cumhuiyeti Çarçıra meydanında yapıla törenle Qazi Muhammed tarafından ilan edildi.
* 23 Ocak 1984 tarihinde Necmettin Büyükkaya Diyarbekir cezaevinde sinema salonunda yüzbaşı A.Kahraman komutasında Üsteğmen Ali Osman ve ekibi tarafından kafasına kalasla vurularak şehit edildi.
* 24 Ocak 1995 tarihinde PKK Cenevre anlaşmasına uyacağını bir dilekçe ile bildirdi.
* 25 Ocak 2001 tarihinde HADEF Silopi İlçe Başkanı Serdar Danış ve Sekreteri E.Bekir Deniz güvenlik güçlerince gözaltına alındı. Kendilerinden bir daha haber alınamadı.
