Bir sağlıkçının Kürtçe müzik aşkı 

Kültür/Sanat Haberleri —

Rezan Koç

Rezan Koç

  • Rezan Koç, Nisebînli. Bir sağlık memuru. Sanal medyada paylaştığı bir Kürtçe ezgi çok ilgi gördü. Koç'a hikayesini sorduk, o anlattıkça arkasında zor bir hayat mücadelesinin ezgisi belirdi. 
  • Koç'un babası müzik yapmasını istemez, önemli bir okulun özel yetenek sınavını kazanmasına rağmen babası engeller. Sağlıkçı olmaya zorlar. Koç sağlıkçı olur ama müziği bırakmaz, özellikle Kürtçe'yi...
  • Batı kentlerinde dışlanır. Kürtçe evde konuşulmaz olur. Rezan Koç, inatla diline yönelir. Çocuklarını Kürtçe büyütür. İki engelli çocuğu yaşamını yitirir, birisi geçen yıl. Gula Hawşe* ona ithaftır...

GÜLCAN DERELİ

Kısa bir video ile sanal medya üzerinden paylaşılan Kürtçe bu ezgiyi dinledikten sonra kısa bir araştırmanın ardından eseri seslendiren Rezan Koç'a ulaşıyorum. Şarkının hikayesini merak ediyorum. Çünkü klasik bir Kurdi şarkı havası. Hatta cover mi acaba diye düşünüyorum ama değil. Kırmıyor, üstelik çok şaşkın ve memnuniyetle sorularımı yanıtlıyor. Nusaybin doğumlu olan Koç, 6-7 yaşlarında bağlama ile tanışıyor ve o günden bugüne bir daha hiç bırakmıyor bağlamayı. Yani 38-39 yıldır bağlama ile yaşıyor. Şarkının hikayesini anlatırken bir sağlıkçının yaşam hikayesi, yürek burkan kayıpları, Kürtçe müzik ve dil aşkı çıkıyor karşımıza. Koç'un engellerle dolu yaşamı, babasının müzikle ilgilenmesinden rahatsız olması ve hep engeller çıkarmasıyla başlar. 

Babam engel oldu

Bir memur çocuğu olduğunu dile getiren Koç, babasının zoruyla sağlıkçı olur. Ancak müzik aşkı onun için bambaşkadır ve bırakmak istemez. Koç, o süreci şöyle anlatıyor: "Biraz aile içerisinde de buna engel olundu. Özellikle babam, mesela bağlamayı bırak git dersini çalış diyordu. 95 senesinde Özel Yetenek Sınavı'yla İstanbul Teknik Üniversitesi Devlet Konservatuarı Telli Çalgılar Bölümü'nü kazandım. Bu sınav için evden kaçmıştım. Babam istemiyor diye gizli gidip sınava girmiştim. Yerleştiğim sonucu geldi, babam kağıdı gözlerimin önünde yırttı. Bu işi yapmayacaksın seni dershaneye göndereceğim sağlık okuyacaksın dedi. Orada bütün dünyam yıkılmıştı. Bütün engellemelere rağmen müziği bırakmadım. Bağlama benim yaşam tarzım."

Kızıma yazdım

Her eserinin farklı bir hikayesi vardır. Eserlerinin hepsini yaşadıklarından ilham alarak yazar. Gula Hawşe eserinin hikayesini Koç, şöyle anlatıyor: "Bende onun hikayesinin yeri biraz farklı. İki çocuğum engelli doğdu. Bu iki çocuğumdan birini oğlumu 5 yaşındayken kaybettim. 16 yaşında engelli kızımı da geçen sene kaybettim. Kızım hem zihinsel hem de bedensel engelliydi. Bu şarkıyı onu kaybettikten sonra yazdım. Müziği çok seviyordu. Hatta ben işten gelince bağlamayı alır odasına giderdim çalardım. Müziği ne kadar çok sevdiğini ve ne kadar heyecanlandığını gülüşüyle, hareketleriyle gösteriyordu. Bu eseri onu kaybettikten sonra ona yazdım. Ben biraz sosyal medyaya uzaktım. Eserlerini niye paylaşmıyorsun baskısı oluştu. Özellikle eşim ve çocuklarım sıkıştırınca ben de artık paylaşmaya başladım. Naçizane tabi ben aslında bu kadar beğenileceğini düşünmemiştim. İnanın bu kadar beğenilmesi benim için sürpriz oldu."

Albüm hazırlığındayım

Henüz albümü olmayan Koç, kısa süre önce Felek diye bir eserine klip çeker. Geçen yıl ilk kez stüdyo çalışması yapan Koç, şöyle anlatıyor: "Tek esere klip yaptım, Felek diye bir eserimizdi. Onun da hikayesi bende çok farklı. 5 eserim hazır, bir albüm yapmayı düşünüyorum ama Gula Hawşe eserimiz için çok talep oldu, ben bu eseri şu anda hızlandırdım çok talep olduğu için sırtımda ağır bir yük oluştu. Biraz beğeni aldığı için aslında bu işin altından nasıl çıkacağımı düşünüyordum. İnsanlar bu kadar beğenince omzuma bir yük bindirmiş oldular. Biraz da layık olmak için aslında bu beklentilere iyi bir cevap verebilmek adına bu eseri albüme koymadan hemen hızlandırıp dinleyicilere sunmak için acele ediyorum. Onun dışında 5 eserim hazır, 4 tane daha hazırlayıp 9 eserlik bir albüm yapmak için çalışmalarım devam ediyor."

*****

Yaşlı dengbejlerin eserlerini topladım

18 yıldır sağlık alanında çalışan Rezan Koç, sağlık hizmeti için gitti hastalarına da moral olsun diye bağlama çalıyor. Köy köy dolaştıklarını söyleyen Koç, "Madem onlar çıkamıyor ben de biraz onlara moral olmak adına yapıyorum. Farkındalık uyanması için de arada videoları paylaşıyorum. Yine köylere giderken sorardım burada dengbêjlik yapan var mı şarkı söyleyen kimse var mıydı diye bunlar tabi bilinmeyen yaşlı insanlar. Bunların ses kayıtlarını alıyordum. Arşivimde hazine değerinde eski dengbêjlerimizden eserler var. Bunları ilerleyen zamanlarda fırsat bulursam derlemesini yapıp yine dinleyicilerimize sunmaya çalışacağım" diyor.

*****

Çocuklarıma Kürtçeyi aşılıyorum

Kürtçe üzerinde baskı ve asimilasyon politikasından Rezan Koç ve ailesi de nasibini alır. Babası memur olduğu için batı kentlerde yaşamak zorunda kaldıklarını anlatan Koç, "Batıda olduğumuz için rahat rahat Kürtçe konuşulamıyordu. Birisi özgürce ben Kürt’üm diyemiyordu. Bu konuda psikolojik bir baskı vardı. Hal böyle olunca annem ve babam çocuklarıyla Türkçe konuşmaya başladı. Yani 5 yaşına kadar Kürtçe öğrenmişim, 5 yaşından sonra Türkçe’ye başladım. Hatta ilkokula başladığımda çok zorlanmıştım. Tabi zaman geçtikçe bunun bilincine varıyorum. Ben kendi çocuklarıma aynı durumu yaşatmak istemedim. Bugüne kadar dünya üzerinde sanırım en fazla kelime hazinesinin çok olduğu dillerden birisi de Kürtçe. Bu konuda 9. sıradaydı yanlış hatırlamıyorsam. Bu kadar zengin bir dilin yasak olması, konuşulmaması üzücü. Bunun bilincinde olarak özellikle çocuklarıma Kürtçe müziği ve Kürtçeyi aşılamaya çalışıyorum" diye vurguluyor. 

Nusaybin benim için sevda

Çocuklarını hem anadilleriyle hem de müziğiyle büyüten Koç'un çocukları da ona ezgilerinde eşlik ediyor. Anadilinden uzak yaşamanın zorluklarını bildiği için çocuklarının aynı zorluğu yaşamaması adına memleketinde yaşamayı tercih ettiğini söyleyen Koç, "Babam emekli olduktan sonra Ankara’ya yerleşti. 10 yıldan fazla bir süre oldu ve sürekli çağırır ama ben buradan kopamıyorum. Burada kendi insanlarımla kendi anadilimle daha huzurlu hissediyorum. Nusaybin benim için bir sevda. Çocuklarıma da doğdukları günden itibaren bağlama çalarım. Dolayısıyla çocuklarımın kulağı müziğe aşinadır. Yani hiç zorlanmadan aynı tonu tutturabiliyorlar" diyor.

Gula Hewşê

Gulek li hewşa me navê te lê ye

Pelê wê yek bi yek wek bêhna te ye

Carinan ji min dixeyide nizanim çi ye

Lê zanim ew gul di dilê min de ye

 

Nava hewşa malê de geya û beybûn

Min guh nedam ji te pê ve tev çûn zuwa bûn

Bi tenê hebe, bes e, tine dews û şûn

Vê zanibe gulê, tu ji min re hebûn

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.