Büyük Komutan asla unutulmayacak

Fazıl Botan (Ahmet Şeker)

Fazıl Botan (Ahmet Şeker)

  • 54 yıllık ömrünün 34’ünü devrime adayan, Botan’da başlayan mücadelesini Kurdistan’ın her karışında sürdüren, Gabar, Kandil, Xakurkê, Zap’ta büyük direnişlere önderlik eden Komutan Fazıl Botan (Ahmet Şeker) şehit düştü.

Özgürlük Hareketi’nin ve gerilla mücadelesinin öncü isimlerinden, 34 yıl boyunca devrim için mücadele eden, 4 parça Kurdistan’da aralıksız mücadele veren Komutan Fazıl Botan (Ahmet Şeker) şehit düştü. PKK Merkez Komitesi “Büyük komutan ve partimizin Merkez Komite Üyesi Fazıl Botan’ın  ideallerini yaşatacağımızın sözünü veriyoruz” dedi.

Kürt Özgürlük Hareketi’ne 1988 yılında katılan, HPG Ana Karargah Yönetimi, HPG Komuta Konseyi, Kandil Saha Komutanlığı, PKK Merkez Komite üyeliği gibi önemli görevlerde yer alan Fazıl Botan, 28 yıl boyunca Kurdistan dağlarında aralıksız savaş yürüttü. Muhteşem bir gerillacılık taktiğiyle 2008 yılında Türk devletinin Zap’ı işgal planlarını da bozguna uğrattı. Türk ordusunun korkulu rüyası haline gelen hareketli taburların oluşması, yeni dönem taktiğinin geliştirilmesi ve savaş tünellerinin hazırlanmasına öncülük etti.

Ordulaşmada büyük rol oynadı

PKK Merkez Komitesi dün yaptığı açıklamayla PKK’nin büyük komutanlarından Fazıl Botan’ın şehitler kervanına katıldığını duyurdu. Komite, “Büyük kahramanlarımızdan, şehitlerimizden biri” olarak tanımladığı Fazıl Botan için “Partiye katıldıktan sonra her zerresini Önderlik gerçekliğine, mücadeleye, gerilla savaşına kattı. Büyük bir katılımın, büyük bir yürüyüşün, büyük bir görev ve sorumluluğunun efsanevi komutanı olarak gerilla ordusunun gelişmesinde büyük rol oynadı” dedi.

 

 

Kurdistan’ın her karışında savaştı

Fazıl Botan’ın hemen hemen Kurdistan’ın her karış toprağında gerilla mücadelesi verdiğini kaydeden PKK, “Fazıl Botan yoldaş, muhteşem bir gerillacılık taktiği ile düşmana büyük darbeler vurmayı başaran ender komutanlardan biri oldu. Kürt halkına ve Ortadoğu halklarına yüz yıllardır dayatılan baskı ve kölelik uygulamalarına son vermek için adeta dişini tırnağına takarak nefes nefese bir kavganın en derin halini yaşamıştır” diye belirtti.

Örnek bir devrimciydi

Fazıl Botan, Kurdistan’da yurtseverlerin en derin yaşandığı Botan’da Gête aşiretine mensup olarak 1968 yılında dünyaya geldi ve yurtseverlik bilinciyle büyüdü. Fazıl Botan’ın bu bilinci partinin ideolojisiyle yoğurarak büyük bir komutan mertebesine ulaşmayı başardığını kaydeden PKK Merkez Komitesi, “Fazıl Botan yoldaş göreve gittiği her alanda mutlak anlamda başarıyla dönmüş, fedai bir ruhla kendini gerilla ordusuna adamıştır. Adı, eylemleri, pratik duruşu, ahlaki ve politik tutumuyla örnek bir devrimci, örnek bir Apocu, örnek bir PKK’li olarak yoldaşları içinde büyük bir irade ve cesaret örneği olmuştur” dedi.

 

 

Gabar’da tarih yazdı

Botan’da 1988 yılında gerilla saflarına katılan Fazıl Botan, Cudi’de gerilla içinde 2 yıl kaldıktan sonra, büyük bir kavganın ve savaşın sahibi olarak daha büyük sorumluluklar üstlendi. “Fazıl Botan 90 yıllarda Gabar’da düşmana kan kusturdu” diyen  PKK, “Türk ordusunun korkulu rüyası haline gelen hareketli taburların oluşmasında ve içinde yer aldı, taburlara komutanlık yaptı” diye ekledi.

Sakine ve Evîn ile birlikte

1993 yılında askeri pratiğini teorik ve ideolojik eğitimle tamamlamak amacıyla Önderlik sahasına geçen, Kürt Halk Önderi Öcalan’ı bizzat görerek eğitimini alan Fazıl Botan ardından tekrar savaş sahasına döndü. 1994 yılında Şehit Sakine Cansız ve Evîn Goyî ile birlikte Besta’da Hareketli Tabur komutanlığı yaptı, büyük darbeler vurdu.

Botan, Kandil, Xakurkê…

Kato Jîrka ve Çatak alanlarında 1998’de komutanlık yaptı; hem gerilla hem de halk içinde sevilen ve tanınan bir PKK komutanı olarak savaş ve eylemlerde örnek oldu. Geri çekilme sürecinde Botan’da belli bir süre kaldıktan sonra 2000’lerde Kandil ve Xakurkê’de komutanlık görevini üstlendi. 1 Haziran Hamlesi sürecinde Botan’da komutanlık görevini sürdüren Fazıl Botan, burada stratejik düzeyde görevler aldı.

Zap işgalini boşa çıkardı

Türk devletinin Zap’a yönelik saldırısına karşı Fazıl Botan cephe komutanı olarak savaşta yer aldı. Zap cephesinde geliştirdiği taktik ve savaş stratejisiyle 2008 yılında Zap’a yapılan Türk devletinin işgalini bozguna uğratan 9 günlük savaşın kazanılmasında temel rol oynadı. 

Savaş tünellerine öncülük etti

Meşru savunma stratejisinin oluşturulmasına, yeni dönem taktiğinin geliştirilmesine, savaş tünellerinin hazırlanmasına öncülük etti. Medya Savunma Alanları’nın oluşturulması ve savunulmasında rolü belirleyiciydi.

 

 

Komuta düzeyinde yer aldı

Ana Karargah yönetimi ve HPG Komuta Konseyi’nde yer alan, daha sonraki yıllarda Kandil Saha Komutanlığı görevlerinde bulunan Fazıl Botan, Rojava devrimine saldıran çetelere karşı da savaş cephesinde yer aldı.

2015 yılında Newroz kutlamaları sırasında yaşanan bir kazada yaralan Fazıl Botan tedavi için gittiği Avrupa’da 15 Haziran 2022’de, 54 yaşında şehitler kervanına katıldı.

İdeallerini mutlaka yaşatacağız

PKK Merkez Komitesi, Fazıl Botan’ın anısını yaşatacağının sözünü vererek, şu açıklamada bulundu: “Çağdaş Kawa Mazlum Doğan yoldaşın 21 Mart’ta hayata geçirdiği büyük fedai eylemi ile büyük gerilla komutanı Mahsum Korkmaz yoldaşın şehadet günü olan 28 Mart arasındaki haftayı Kahramanlık Haftası olarak kutlayan partimiz, büyük komutan ve partimizin Merkez Komite Üyesi Fazıl Botan yoldaşın şehadetini ilan ederken, aynı zamanda onun ideallerini mutlak anlamda yaşatacağımızın da sözünü veriyoruz. Bir kez daha diyoruz ki söz onurdur onuru asla çiğnetmeyeceğiz. Mazlum Doğan, Mahsum Korkmaz, Fazıl yoldaş ve diğer tüm şehitlerimizin keskin intikam kılıcı olmada verdiğimiz sözün gereğini yerine getireceğimize bir kez daha halkımız ve dünya halklarına söz veriyoruz.” HABER MERKEZİ

 

*****

Zap onurumuz, çiğnetmeyiz

90’larda Güney Kurdistan’ı Saddam’ın işgaline karşı savunan komutan Fazıl Botan, Türk devletinin 2008 Zap operasyonunu nasıl boşa çıkarttıklarını şöyle anlatmıştı: “Zap operasyonunun ilk gününde tüm Zap alanında uçaklar tüm gün boyunca bombardıman yaptı. Saat 10’da başladılar bombalamaya saat 3.5’a kadar da uçaklar Zap’ın üzerinden eksilmedi. Tekniklerine güveniyorlardı. Onların hesabına göre Karargah Zap’tadır, anakarargahı vurarak sonuç alacaklar, bir taraftan da gerillanın moralini düşürecek, bozacaklardı. Ancak düşman şunu hesaplayamamıştı; ‘gerilla eskisi gibi değildi.’ Gerilla daha tecrübeli, artık tekniğe karşı nasıl yapması gerektiğini, düşmana nerede, nasıl darbe vuracağını iyi biliyor. Onlar bunu hesaplayamadılar. Her şeyden öte ne olursa olsun biz düşmanın Zap’a girme hayali olduğunu biliyorduk, bunun mutluluğunu onlara yaşatmayacağımızı bilmiyordu.

Düşman üç hattan Zap’a girmeyi planlıyordu. Düşman Çiyaye Reş’e ulaştığında, en ağır darbeyi orada yedi, 20’den fazla kayıp verdi. Ne kadar ilerlemek isteseler de ilerleyemediler. Düşman artık orada kala kaldı. Yani girişim yaptılar ama beceremediler. Düşmanın ileri doğru yaptığı her hamlede arkadaşlar ağır darbeler vurup kayıp verdirdi, arkadaşlar tek bir mevziyi dahi onlara vermedi. Düşman çaresiz kaldı ve üçüncü gün kobra (saldırı helikopteri) düşürüldü. Kobra vurulup düşürüldükten sonra onlar savaş dışı kaldı geriye yalnızca uçaklar kaldı. Onların da gücü bize yetmedi.

Zap’taki yapımızın bir sloganı da şu olmuştu: ‘Zap onurumuzdur, onurumuzu çiğnetmeyeceğiz.” Yani düşman ancak bizim cenazelerimizi çiğneyerek Zap’a girebilirdi. Bunun için de her arkadaş büyük bir moral, büyük heyecanla önemli rol oynadı.

PKK’nin fedai ruhu, 21 Şubat’ta o kış koşullarında yaşanan bu savaşta ispatlanmıştır.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.