Cephe siyasete yansımalı


DTK Eşbaşkanı Selma Irmak, HDP Eşbaşkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile HDP Mardin Milletvekili Erol Dora, HDP Van Milletvekili Nazmi Gür, Êzîdî Dernekleri Federasyonu Eşbaşkanı (FKÊ) Leyla Ferman, Mardin Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Ahmet Türk’ten oluşan heyet, KCK, YNK ve KDP üst düzey yetkilileriyle görüştü. Heyet, Güney Kürdistan’daki temaslarının sonuçlarına ilişkin DBP Hewlêr Bürosu’nda önceki gün basın toplantısı yaptı. Ulusal birlik, ortak savunma ve Şengal ile Ninova’nın durumunun ele alındığı görüşmelerin umut verici olduğunu ifade eden heyet üyeleri, tüm güçlerin ortak diyalog iradesi beyanında bulunduğunu vurguladı.
Türk: Ortak akılla hareket etmeliyiz
Basın açıklamasında ilk sözü alan Mardin Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Ahmet Türk, İŞİD çetelerinin saldırılarına karşı kahramanca direnen tüm Kürdistan’i güçlere başarılar diledi. Saldırılarla Kürt halkının kazanımlarının hedef alındığını belirten Türk, “Kürt halkı ulusal birliğini inşa etmediği sürece bu tarz saldırlar devam edebilir, Kürtler için zor günler ortaya çıkabilir” uyarısında bulundu. Kürt güçlerine çağrıda bulunan Türk, “Kuzey Kürdistan’da mücadele eden siyasetçiler olarak, Kürdistan’ın dört parçasında bulunan Kürt güçlerinin iç çekişme ve sıkıntıları bir kenara bırakarak, böylesi önemli bir süreçte diyalog içerisinde olmasını istiyoruz. Tüm Kürt siyasetçi ve güçlerine çağrıda bulunuyoruz: Ortak bir akılla hareket etmeli ve medya üzerinden değil direk bir diyalog içerisinde olmalıyız” dedi. Birlik, diyalog ve ortak diplomasinin tüm Kürt halkının ortak beklentisi olduğunun altını çizen Türk, “IŞİD’in Şengal saldırıları sırasında sorunlar yaşandı doğru ama biz kırıcı bir dil kullanarak bunu ihanet noktasına çekmek yerine, bundan böyle bu tarz sıkıntıların yaşanmaması için neler yapılabilir bunları konuşmalıyız” diye konuştu.
Türk, bir gazetecinin, Kürt Ulusal Kongresi’nin ne zaman düzenleneceğine ilişkin sorusuna ise “Kongre için en kısa zamanda toplanıp, hazırlıklarımıza başlamak istiyoruz” yanıtını verdi.
Irmak: Şengal’e siyasal statü
DTK Eşbaşkanı Selma Irmak ise tarafların verdiği diyalog mesajlarının kendilerine umut verdiğini ifade ederek, geleceğe dair güçlü bir diyalog ve birliğin inşası için uygun ortamın olduğunu belirtti. Şengal ve Ninova’da yaşanan insanlık krizine de değinen Irmak, Kürt güçlerinin birliğini inşa etmemesi ve ortak savunmasını yapmaması durumunda Kerkük, Hewlêr, Rojava ve Amed’in de Şengal ve Ninova’nın kaderini paylaşabileceğini söyledi. Irmak, iç çekişmelerin bir tarafa bırakılması gerektiğini kaydederek, Şengal halkının karşı karşıya kaldığı insanlık krizinin çözüme kavuşması için acil yardımların ulaştırmasını istedi.
Êzîdî kadınlar kurtarılmalı
Halen IŞİD çetelerinin elinde yüzlerce Şengalli kadının esir olduğunu hatırlatan Irmak, “Ninova ve Şengal’in siyasal statüsü ve İŞİD çetelerinin elinde esir bulunan ve pazarlarda satılan Êzîdî kadınların kurtarılması için girişimlerin başlatılması gerekiyor. Biz görüşmelerde taraflar arsında sorun olmadığını yalnızca bir diyalog eksikliği olduğunu tespit ettik. Biz tüm Kürt halkının beklentisi olan birlikteliğin bir an evvel inşa edilmesi için taraflara diyalog çağrımızı sizin aracılığınızla bir kez daha yenilemek istiyoruz” dedi.
Demirtaş: Basın üzerinden değil
HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş ise görüştükleri bütün hareket ve partilerin diyalogla sorunların ve sıkıntıların giderilmesine dair irade beyan ettiğini belirtti. Kürt silahlı hareket ve Kürt siyasi güçlerinin IŞİD çetelerine karşı birlikte mücadele etmesi, savaşması ve ortak savunma yapmasının tüm Kürt halkının temennisi olduğunu söyleyen Demirtaş, “Cephede omuz omuza verilen mücadelenin ve birlik ruhunun siyasete de yansıması lazım. Siyasi partilerin, örgütlerin ve hareketlerin cephede oluşan birlik ruhunu halkın beklentileri, duyguları, talepleri olarak siyasi birliğe dönüştürmeleri gerekir. Bunu için basın üzerinden birbirine mesaj vermek, birbirini eleştirmek, basın üzerinden diyalogu zora sokacak üsluplar kullanmak şu dönemde hiçbirimize fayda sağlamaz. Bütün partilerin, hareketlerin, örgütlerin sözcü ve yöneticilerinin asgari düzeyde buna dikkat etmelerini rica ediyoruz. Yüz yüze diyalog mekanizmasıyla, yüz yüze görüşerek bu tarihi süreçte hem sorunları çözmek hem de birlikte hareket etmenin imkanlarını yaratmak gerekmektedir” diye konuştu.
Gerilim IŞİD’e kazandırır
Görüşme yaptıkları bütün çevrelerin diyaloga açık olduğunu ve yaşananlardan dolayı bir araya gelerek sorunları çözme ihtiyacı hissettiklerini gözlemlediklerini ifade eden Demirtaş, şöyle devam etti: “Bu bizim açımızdan memnuniyet vericidir. Çünkü Kürtler arası gerilimden, Kürt partileri arası siyasi gerilimden en fazla faydalanacak olan IŞİD gibi insanlık ve hepimizin düşmanı güçlerdir. Dolayısıyla düşmanı sevindirecek en küçük sözden ve tavırdan, davranıştan kaçınmak lazım. Var olan eksikliklerin, hataların bir daha tekrarlanmaması ve yaşanmaması için ne tür tedbirlerin alınması gerektiğini bir araya gelip tartışarak ortaya koymak zorundayız. Biz heyet olarak yaptığımız bu görüşmelerin daha çok tıkanan diyalog kanallarının açılması için bir gayret olarak görüyoruz. Diyalog eksikliğinin halkımıza dönük saldırılara daha da açık hale getirdiğini görmemiz lazım.”
Kaderine terk edemeyiz
“Özellikle Şengal’deki Êzîdî Kürtlere, Ninova’daki Süryanilere dönük saldırılar genelde Kürdistan’ın kazanımlarını hedefleyen saldırılar, bu tür diyalog eksiliğinde daha da güçlü saldırılara dönüşebilir. Hiçbir inancı, hiçbir halkı kendi kaderiyle baş başa bırakamayız” diyen Demirtaş, Kürdistani güçlere şöyle seslendi: “Bugün Şengal’e ise yarın Kürdistan’ın herhangi bir şehrine yöneleceklerdir. Bugün Şengal’e sessiz kalınırsa yarın Silopi’ye, Şırnak’a yöneleceklerdir. Bu yüzden bugünden tedbirimizi almak zorundayız. Halkın, sokağın istediği şekilde güçlerimizi bir arada tutmak zorundayız. Geçmişten de dersler çıkararak öfkeyle değil kardeşlik duygularıyla eksikliklerimizi diyalogla çözerek bir an önce önümüzü görmek zorundayız. Özellikle Şengal’in savunulması ve Êzîdî halkının güven içerisinde topraklarına dönüşünün sağlanması için acil olarak bir araya gelmek gerekiyor.”
YPG ve ÖSO ittifakı
Demirtaş, gazetecilerin Özgür Suriye Ordusu’nun(ÖSO), IŞİD’e karşı Halk Savunma Güçleri (YPG) ile ittifak yapmasına ilişkin bir soru üzerine ise şu yanıtı verdi: “Bu çok doğru ve önemli bir gelişmedir. Olması gereken budur. Aynı amaç için eğer mücadele ediyorlarsa o barbarlıktan kurtulmanın yolu ayrılık değil, bir arada mücadele etmektir. Umut ediyorum, bu tür ittifaklar gelişerek devam eder. Biz bundan memnuniyet duyarız” dedi.
Newroz Kampı’na ziyaret
Güney Kürdistan’daki temaslarını tamamlayan DTK ve HDP heyeti, geceyi Duhok kentinde geçirdikten sonra bugün sabah Rojava’ya gitti. DBP Hewlêr Bürosu Temsilcileri Cemal Coşkun ile Şilan Eminoğlu’nun da eşlik ettiği heyeti, Sêmalka Sınır Kapısı’nda Cizîrê Kantonu Hükümeti Başbakan Yardımcısı Hisên El-Ezam ve Yasama Meclisi Eşbaşkanı Nezira Gewriye öncülüğünde bir grup parlamenter karşıladı. Heyet ilk ziyaretini IŞİD vahşetinden kurtulan Şengallilerin yerleştirildiği Newroz Kampı’na gerçekleştirdi. Heyet üyeleri, kamp yönetiminde yer alan Hakim Mustafa, Ömer Çaviş, kampta hizmet veren yardım komiteleri yetkileri ve Şengalliler ile görüştü.
DTK Eşbaşkanı Selma Irmak, Newroz Kampı’na gelmeden önce Laleş ve Ranya’ya giderek Êzîdî göçmenlerin durumunu yerinde gördüklerini ve bugün de Newroz Kampı’ndaki Êzîdîlerin durumunu yakından görmek için burada bulunduklarını ifade etti. Şengal göçmenlerinin durumuna ilişkin daha önce detaylı bir rapor hazırlayıp ilgili yerlere ilettiklerini ifade eden Irmak, Kürdistan halkının aktif savunulması için ortak askeri ve savunma gücü kurulması gerektiğini söyledi.
Kamptaki temasları ardından Dêrik kentindeki Şehîd Xebat Mezarlığı’nı ziyaret eden heyet ardından Cizîrê Kantonu Eşbaşkanları Himêdi El-Deham ve Hediye Yusiv ile bir araya geldi. Heyet üyeleri Amûdê‘de ise Cizîrê Demokratik Özerk Yönetimi ve Yasama Meclisi’yle görüştü.
Heyetin, Amûdê’deki temaslar ardından Dirbêsiyê Sınır Kapısı’ndan Kuzey Kürdistan’a geçeceği öğrenildi.
Koalisyona aktif destek sunmalı
HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, Türkiye’nin İŞİD ile mücadele amacıyla ABD liderliğinde kurulan ortak koalisyonda yer almaması ve ortak bildirgeye imza atmamasını eleştirdi.
DİHA’ya konuşan Demirtaş, IŞİD çeteleriyle mücadele kapsamında kurulan uluslararası koalisyonda yer almama kararının Türkiye’nin IŞİD’e desteğinin teşhiri anlamına geldiğini söyledi. Demirtaş, “Şu anda IŞİD çetelerinin Rojava’da Kürtlere saldırması, Şengal, Kerkük ve Musul’daki pratikleri Türkiye’nin işine geldiği için bugün IŞİD’i tehdit olarak görmüyor olabilir. Ama IŞİD gibi ilkesiz ve vahşi bir yapıya destek vermek yarın Türkiye için ciddi bir tehdide dönüşebilir, dolayısıyla Türkiye ve AKP Hükümeti’nin bunu iyi algılaması lazım” dedi.
Mezhepçiliğin ve tekçiliğin herkese kaybettireceğini dile getiren Demirtaş, Türkiye’nin destek vermekten vazgeçip çetelere destek politikasını tümden değiştirmesi gerektiğini vurguladı. Mevcut iç ve dış politikayla Türkiye’nin gelecekte zor bir süreç yaşamasının kaçınılmaz olacağını savunan Demirtaş, “İlle de Türkiye bir kara operasyonuna girişsin demiyoruz ama IŞİD ile ilgili tüm politikalarını değiştirmeli ve bu vahşi yapıyla mücadele edecek koalisyona aktif bir şekilde destek sunmalıdır. Çünkü Türkiye için doğrusu budur” şeklinde konuştu.
HABER MERKEZİ
