Ceylan’ın gözleri 14 yıldır üzerimizde!
Dosya Haberleri —
- Ceylan, henüz 12 yaşındayken 28 Eylül 2009’da Amed’in Licê ilçesi Kanîsîpî köyüne bağlı Xambaz mezrasında keçilerini otlattığı sırada, karakoldan atılan havan mermisiyle katledildi. Hiç unutulmayan bu katliam cezasızlıkla sonuçlanırken, aradan geçen 14 yılda ne dava ne de fail var. Ceylan’dan geriye bir tek fotoğraf ve hala bize bakan gözleri kaldı.
- Anne Saliha Önkol’un neredeyse her gün Ceylan’ın mezarının başına gittiğini söyleyen baba Raif Önkol, acılarının ilk günkü gibi olduğunu dile getirdi. Cezasızlık politikasının acılarına daha da acı kattığının altını çizen Önkol, “Aile olarak tek talebimiz Ceylan’ın faillerinin yargılanmasıydı. Ancak bu talebimiz hiçbir zaman yanıt bulmadı. Her şey içimizde kaldı" dedi.
MEDİNE MAMEDOĞLU
Hogir, Ceylan, Muhammed, Mihraç, Erdem, Nihat, Fatih, Havin, Mehmet ve daha niceleri. Bu isimler Kurdistan’da zırhlı araç çarpmaları, ateşli silah veya patlamalar ile katledilen yüzlerce çocuktan bazıları. Her aya bir katliamı, bir ölümü sığdırdığımız bu ülkede, Eylül de Ceylan’ın ayı. Bu Eylül de 2009’dan bu yana her Eylül andığımız Ceylan’ın Eylül’ü.
Geride Ceylan’ın gözleri kaldı
Ceylan, henüz 12 yaşındayken 28 Eylül 2009’da Amed’in Licê ilçesi Kanîsîpî (Şenlik) köyüne bağlı Xambaz mezrasında keçilerini otlattığı sırada, çevredeki bir karakoldan atılan havan mermisiyle katledildi. Savcının “can güvenliği” gerekçesi ile gitmediği olay yerinde Ceylan’ın cenazesi 6 saat boyunca bekletildi. Olay yerine ilk gidenlerden anne Saliha Önkol, kızının dağılan parçalarını tek tek toplayıp kucağına koydu. Hiç unutulmayan bu katliam cezasızlıkla sonuçlanırken, aradan geçen 14 yılda ne dava ne de fail var. Ceylan’dan geriye bir tek fotoğraf ve hala bize bakan gözleri kaldı.
Yaşasaydı 26 yaşında olacaktı!
Katliamın 14’üncü yıl dönümünde Ceylan’ın annesi ve babasını görmek için köye doğru yolu çıkıyoruz. Licê ve Genç arasında bulunan, dört yanı dağlarla çevrili köyde Ceylan’ın mezarı köyün en yüksek tepesinde yer alıyor. Hakikat ve güç sembolümüz olan dağları 14 yıldır aynı yerden seyreden Ceylan yaşasaydı 26 yaşında olacaktı. Ceylan’ı ve ardından yaşananları babası Raif Önkol ile konuştuk.
Annesi öpüp kucağına bırakıyordu
Saldırının yaşandığı günü hafızasına kaydettiğini söyleyen Raif Önkol, Ceylan’ın cenazesini annesi ve köylüler ile birlikte topladıklarını anlatıyor. Ceylan’ın vücudundan her bir parçanın diğerinden metrelerce uzağa fırladığını anlatan Önkol şöyle devam ediyor: “Saldırı ilk olduğunda annesi sesleri duyup olay yerine gidiyor. Ben oraya vardığımda annesi Ceylan’ın etrafa savrulan parçalarını öpüp eteğine koyuyordu. Onun ciğeri yanarken, Ceylan’ın da ciğerini alıp uzun uzun bakıyordu. Kısa süre sonra herkes olayı duyunca yüzlerce insan yanımıza geldi. Herkes geldi ama savcılık gelmedi. Sonradan öğrendik ki ‘terör bölgesi’ diyerek olay yerine değil, yakınınındaki Abalı Karakolu’na gitmiş.”
Cenazeyle saatlerce bekletildiler
Savcı gelmediği için kızının cenazesiyle birlikte 6 saat olay yerinde beklediklerini belirten Raif Önkol, “Savcı gelmeyince bizler Abalı Karakolu’nun önüne gittik. Cenazeyi oraya teslim ettik sonra tekrar aldık. Aldığımız zaman savcı bize, ‘Cenazeyi defnettikten sonra yeniden Licê’ye gelmeniz gerekiyor’ dedi. O gün oğlum yaşananlara tepki gösterdiği için uzun yıllar JİTEM’in hedefi oldu. Defalarca tehdit edildi, gözaltına alındı. Ailemize dönük bu baskılar yıllarca sürdü. Oğlum en son çareyi göç etmekte buldu” diye konuştu.
‘Kızını kim öldürdü?’
Abalı Karakolu’nda bulunan komutanın Ceylan hakkında, “Silahlı kişilerle ilişkisi var” şeklinde fezleke hazırladığını hatırlatan Önkol, devletin yaşanan katliamın üzerini örtme çabasına dikkat çekti. Önkol, “Cenazeyi defnettikten sonra annesiyle birlikte savcının yanına gittik. Savcı Saliha’ya, ‘Ceylan’ı kim öldürdü?’ diye sordu. Saliha da, ‘Sen bilmiyor musun kimin öldürdüğünü’ diyerek yanıt verdi. İfadeden sonra savcı bizlere, ‘O gülle parçası dışarıda da devlette de var’ dedi. Devlet bu, ‘Suçlu benim’ der mi hiç demez. Ceylan’ın amcasının kızı Azize, yıllar önce dağların yolunu tuttu. Abalı Karakolu’nun komutanı daha sonra, ‘Ceylan’ın amcasının kızı silahlı, Ceylan ve Azize’nin ilişkileri var’ diyerek bir fezleke hazırladı. Henüz 12 yaşındaki kızıma ‘Silahı vardı, tehlikeliydi’ demek istediler. ‘Ceylan Azize’ye destek veriyor’ diyorlardı” ifadelerini kullandı. Dicle Avaşîn (Azize Önkol) ise 2016’da Hakkâri’de çıkan bir çatışmada yaşamını yitirdi.
Ceylan’ın yanına defnedildi
“Eğer ölürsem beni Ceylan’ın yanına defnedin” vasiyetinde bulunan Nilüfer Özden (Sterk Laşer) Ceylan’ın yanına defnedildi. Hem Ceylan hem de Nilüfer’in mezarlıklarının yan yana olduğunu belirten Önkol, şunları söyledi: “Ceylan hepimizin içinde derin izler bıraktı. Bıraktığı bu izlerle birçok kişinin aklından hiç çıkmadı. Nilüfer’in de hiç aklından çıkmadı. Ailesi vasiyetini yerine getirerek onu buraya getirdi.”