Civaka Îslamiya Kurdistanê’’nin 7. Kongresi Hafız Ahmet TURHALLI

Haberleri —

3-4 Kasım tarihlerinde, Almanya’nın Olpe şehrinde gerçekleşen Civaka Îslamiya Kurdistanê (CİK) kongresinde, çok değerli misafirler ve 200 yakın delege hazır bulunmaktaydı. Avrupa’nın farklı alanlarından Kongre’ye katılan delegeler, Kongremizin toplanması ve İslami bir camia olarak, bir arada bulunmak heyecan vericiydi. İktidar güçlerinin hakim olmadığı, İslami camianın bir neferi olmak, manevi haz veriyordu. İslamı İktidar illetine bulaştıranların, İslama ve müslümanlara verdiği zararların, tartışılıp konuşulması ise bir ayrıcalıktı. Günümüzdeki İslami Camianın Sünni ve Şii diye iki başlı bir ejderhaya dönüşerek, sadece kan ve yıkımlarını gördükçe, bir müslüman olarak bu mücadelenin faraziyettini ve aciliyetini anlamanın da zahmeti dava kardeşlerimin gözlerinden okunuyordu. Ağır mesuliyetin farkındalığı, imani tükenmez bir enerji gerektirdiği, gerçekliğide bütün azameti ile kendini his ettirmekteydi.

2018 sonlarında Avrupa’da İslamı konuşmak ve tartışmak, İslam ve müslümanlar hakkında kararlar almakta, tarihi açıdan önemli idi.

Civaka Îslamiya Kurdistanê, 29 Temmuz ve 9 Ağustos 1993 tarihinde, Kürdistan’ın kutsal ve özgür dağlarında, Kürt medrese Ulemaları öncülüğünde kurulan, Kürdistan İslami Hareketin’in devamı bir Cemaattir. Bu Cemaat Kemalist devlet karşısında 30 Alimden fazla şehid vermiş, onlarca Alimi ise, hala bu Tağuti sistemin zindanlarında yatmaktadır. Böylesi bağımsız bir camianın neferi olmanın elbette zorlukları fazladır. Fedakarlıkların peygamberimizin sav sahabileri gibi, sadece Allah rızasını kazanmak için yapıldığı, bir cemaatin mensubu olmak, dava adamı olabilmek, tarihin bu kesitinde hayati önemdedir.

Günümüz İslami Cemiyetlerin, hemen hepsi, para ve maddiyat karşılığında çalışmalara katılmaktadırlar. Sadece bilgi yüklenerek, devletlerde ve iktidarlarda yer edinen veya edinmek için çalışanların, sesleri duyulmaktadır. Para ve rant elde ederek, Islami şekilcilikle hemhal olup, İslami hakikatlerin düşmanı olan bu yığınların karşısında, mücadele etmek, İslami açıdan da hayatidir. İslam ve Müslümanlık maskesi takarak, piyasalarda dolaşan iblislerin, teşir edilmesi Müslümanların gerçek İslamı görmelerine sebep olmak, İslami sorumluluk gereği olduğu gibi, vacip bir vazifedir. Vaiz kürsülerinden, Mimber ve Mihrablardan, televizyon ve konferans kürsülerinden, para karşılığında nutuk söyleyenlerin, kendi amellerinin İslama mutabık olmadığı, Deccal orduları ile mücadele etmenin, yüksek donanım ve hakiki İman gerektirdiği de inkar edilemez bir hakikattır. Müslümanların hakiki İslama ve hakikate ulaşabilmelerinin yegane reçetesi, İslamın ve müslümanların başına bela olmuş, dindar görünümlü hanasların açığa çıkarılmasıdır. Hakikatı ve doğru İslamı temsil etmenin, zorluklarını bilerek çalışmalara katılmak. Kongrenin sloganı olan, "Liser şopa heqîqetê û İslama rast!" (Hakikatin izinde ve doğru İslam)’da hayat bulmaktadır.

Kuran-i ve Muhammedi (sav) İslamı savunma ve yaşamanın, büyük bedeller gerektirdiğide bir hakikattir. Civaka Îslamiya Kurdistanê, bu bedelleri fazlası ile vermiştir. Şimdi bu bedellerin menzile ulaşması için, şehitlerin amaçlarını gerçekleştirmenin zamanıdır. Hakikatın izinde ve doğru İslamın ortaya çıkarılması için, CİK’in Başkanından Şura üyelerine kadar, Cami idarecilerinden, temsilcilerine kadar her fert hak ve özgürlükler için, bitmek bilmeyen imani bir enerji ile, mücadeleyi yükseltmelidir. Bu mücadele, kendi nefsine karşı, çevrenin etkisine karşı, sahte dindarlığa karşı, Münafıklara karşı verilmelidir. Bu mücadele; Kuran, Peygamberimizin sünneti ve akıl ölçülerini esas alan, zihni ve ameli bir mücadele olmak zorundadır. Bu mücadelenin ham maddesi olan, imani enerji CİK’in Kongresinde ortaya çıkmıştır. Kongrenin sonuç bildirgesinde ise, alınan kararların, hayata geçirilmesi ile İslami mücadele, büyük bir mesafe kat edecektir.

Alınan kararların başlıklarını da aktararak yazımızı neticelendirelim.

1) Civak: Peygamberimiz Hz Muhammed sav min, Medine vesikasını İslam alemine önerir.

2) Civak: Savaşların bitirilmesini ve adil barışların hayata geçirilmesine çağırır.

3) Civak: Öldürmelerin ve cenazelerle oynamanın İslam dışı bir ahlak olduğunu belirtir ve bu davranışlarda bulunanların Ebu Cehilin arkadaşları ve fikirdaşları olduğunu açıklar.

4) Civak: İnanç ve fikir özgürlüğünü savunur ve bu minvalde mücadele eder.

5) Civak: Savaşın sadece zulme maruz kalanların, hakları ve kerametleri ellerinden alınanların zorunlu olduğunda ve sadece savunma amaçlı olabileceğini deklere eder.

6) Civak: İslam adına doğayı tahrip etmenin, ormanları yakmanın, mezarlıkları, ibadet yerlerini ve tarihi yerleri yıkmayı red eder.

7) Civak: Her türlü taassub ve ırkçılığı, asimilasyonu Allah iradesine ve Kuran’a karşıtlık olarak kabul eder. Dillerin ve renklerin hor görülmelerini, cahiliye adetleri diye telakki eder. Bu manada tek bayrak, tek millet, tek vatan, tek dil safsatalarını Allah ve Kuran karşıtlığı olarak görür.

8) Civak: Kürt Milletine anadilde eğitim başta olmak üzere, kendini idare etme ve yönetme hakkını, insani ve İslami bir hak olarak görür. Bu haklar için verilen mücadelenin ve direnişin meşru olduğunu kabul eder, bu manada kimlerle ve hangi parçada olursa olsun, bütün Kürt güçleri ve dinamikleri arasında, arzulanan birlik ve beraberliğin zaman kaybetmeksizin, gerçekleşmesini ister.

9) Civak: Kürt milletinin bu meşru haklarının elde edilebilmesi için, gerçek müslümanlara çağrı yapmakta ve bu milletin yanında yer almalarını beklemektedir.

10) Civak: Kadınların haklarını elde edebilmeleri için mücadele eder. İslam adına kadına yapılanların, İslamla alakalı olmadığını açıklar.

11) Civak: Gençlerimizin her sahada insiyatif alarak, sorumluluk verilmelerini öngörür. Gençlerimizin Cemaatlerin eli ile, din adına dinsizleştirilmelerini reddeder. Radikalizmden ve uyuşturucu maddelere bulaşmamaları için mücadele eder. Gençlerimizin üreten, çalışkan, ahlaki ve kültürel yapılarına ulaşmaları için onlara alan açar, yardımcı olur.

12) Civak: Tekelleşme, haksız kazanç sağlama ve kapitalizmi haksız bir sistem olarak görür. Adil paylaşım ve her kesimin Allahın verdiği rızıktan nasiplenmesi için mücadele eder. İşçilerin haklarının korunması ve haklarına kavuşmasını ister.

13) Civak: Bölge devletleri ve dünya devletlerini, Rojava ve Suriye’de, Başur’da, Bakur’da elde edilen milli kazanımların kalıcılaştırılmasına saygı duyulması çağrısını yapar. Özellikle Erdoğan, Hamney, Esad ve İbadi’nin saldırganlıklarını, onlara yardım eden Putin’i, sessiz kalan, batılı liderlerin de bu haksız zulümlerini red eder. Kerkük ve Efrîn işgaline son verilmesini talep eder. Filistininlilerin haklı davalarında, Filistinlilerin yanında olduğunu beyan eder.

14) Civak: Sayın Öcalan’ın, üzerindeki ağır tecridi kınar ve bütün siyasi rehinelerin bir an önce salıverilmeleri çağrısı yapar. İran’ın idamları ivedilikle durdurmasını talep eder.

15) Civak: Kürdistan Üleması, Şeyhleri ve Seyitlerini de beraber aynı safta mücadele etmeye çağırır.

Bu kararları alan Kongre yeni Başkanını ve Şurasını seçerek yeni bir mücadele aşamasına girmiştir. Bu mücadele başarıya ulaştırılabilinir ve bir vizyon oluşturulursa, Kürdistan ve İslam alemi huzuru ve refahı yakalayacaktır.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.