Çocuklarıyla helalleşip çıktılar

  • Soma’da tazminat hakları için Ankara’ya yürümek isteyen maden işçilerinin yürüyüşü Valilik kararı ile ikinci kez yasaklandı. Sendikacı Başaran Aksu, Soma'ya dönmeden Kırkağaç’ta somut bir çözüm gelinceye kadar mücadeleyi sürdüreceklerini belirtti.

 

Manisa’ya bağlı Soma ve Karaman’a bağlı Ermenek ilçelerinde maden işçileri Bağımsız Maden İşçileri (Maden-İş) Sendikası öncülüğünde 12 Ekim’den bu yana Ankara’ya yürümeye çalışıyor. “Ölmek var, dönmek yok” sloganıyla yürüyen işçiler, emek mücadelesinde uzun süredir var olan sessizliği bozar nitelikte dikkat çekiyor.

Tazminat hakları için direnen Uyar maden işçilerinin Ankara yürüyüş yasağı, Manisa Valiliği tarafından 15 gün daha uzatıldı. Manisa Salihli Trafik Parkı’nda bekleyişini sürdüren maden işçilerinin seçtiği üç temsilcisi ve Bağımsız Maden-İş Sendikası Uzmanı Kamil Kartal'dan oluşan heyet akşam saatlerinde AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin ile bir görüşme gerçekleştirdi. Görüşmeye ilişkin açıklamada bulunan Bağımsız Maden İş Sendikası Örgütleme Sekreteri Başaran Aksu, “AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin, Enerji Bakanı ve Cumhurbaşkanı ile bu konuyu bir hafta içinde görüşeceğini söyledi. Biz kendisine maden işçilerinin sonuna kadar haklı olduğunu, bu sorunun en başında beri çözülmesi gerektiğini ifade ettik” dedi. Aksu, Soma'ya dönmeden Kırkağaç’ta somut bir çözüm gelinceye kadar mücadeleyi sürdüreceklerini belirtti. Salgında çalıştırılan, ancak yürüyüşleri “salgın var” gerekçesiyle engellenen işçiler, 12 Ekim’den bu yana yaşadıklarını MA’dan Emrullah Acar’a anlattı.

Bin 200 işçiye bir kamyon

 Soma'da 301 işçinin hayatını kaybettiği maden ocağında çalışan ve faciadan sonra gerekçe sunulmadan işten çıkarılan işçiler, 6 yıldır kıdem tazminatlarını almayı bekliyor. Soma Holding’e bağlı Rödovanslı Işıklar,  Atabacası ve Geventepe saha işçileri, 23 Temmuz’da Meclis’te çıkartılan "İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi” ile haklarını aldılar. Azim Uyar’ın patron olduğu Uyar Madencilik İşletmeleri AŞ. ise kapsam dışı bırakıldı. Azim Uyar, yaşanan bu süreçte sahip olduğu para, gayrimenkul vb. mal varlığının tamamını devletin maliye, noter, tapu dairesi, belediye vb. kurumlarının nezaretinde boşalttı. Geriye işçilerin mahkemeyle de teyit ettirdikleri haklarını haciz yoluyla tahsil edebilmeleri için 1970 model bir kamyon bıraktı. Yani bin 200 işçinin alacağını alabilmesi için bu kamyonu eşit biçimde bölüşmesi gerekiyor. Uyar Madencilik işçileri, rödovanslı sahada çalışmalarına rağmen tazminatlarını alamadı. 6 yıl içinde 30 maden işçisi de tazminatlarını alamadan yaşamını yitirdi.

Yaşanan ayrımcılığın sona ermesi, eşitsizliğin giderilmesi ve haklarını alabilmek için yola çıkan işçiler yasanın genişletilmesini istiyor.

 Soma kolu yürüyüşü

 Soma ilçesinden 12 Eylül’de yola düşen işçiler tazminatlarını istiyor. İlk olarak Cengiz Topel Meydanı'ndan Soma Maden Şehitliği'ne yürüyüş yapmak isteyen yaklaşık 100 kişilik madenciye “Manisa Valiliği İl Umumi Hıfzıssıhha Kurulu'nun almış olduğu 06-20 Ekim tarihleri arasında yürüyüş yasağı kararı” gerekçesiyle izin verilmedi. Madenciler, Cengiz Topel Meydanı'nda oturma eylemi başlattı. Yürüyüşlerine izin verilmeyen madenciler, geceyi 301 Maden Şehitliği’nin girişine kurdukları kampta geçirdi. 

Kırkağaç’ta bekleyiş

 Madencilerin Ankara yürüyüşünün 2. gününde Soma işçilerinin mezarlığından çıkışına izin verilmedi. İşçiler, dört gün boyunca mezarlıkta kurdukları çadırlarda konakladı. İşçiler direnişlerinin 4. gününde ise polis ve jandarma ablukasına alınarak, dağılmaları istendi. Tüm gün ablukada kalan işçilerden bir kısmı gece ablukayı kendi deyimleriyle “Ankara'ya doğru kazdıkları galerinin ilk durağında yeraltından yeryüzüne çıktı” aşarak, Manisa Salihli’ye vardı. Salihli'de jandarma tarafından 7 saat gözaltına alındılar. Bekleyişlerini Manisa Salihli Trafik Parkı’nda sürdüren maden işçileri, 21 Ekim’de seçtiği üç temsilci ve Bağımsız Maden-İş Sendikası Uzmanı Kamil Kartal'dan oluşan heyetle AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin ile bir görüşme gerçekleştirdi. İşçiler, Soma'ya dönmeden Manisa’nın Kırkağaç ilçesinde somut bir çözüm gelinceye kadar bekleyişlerini sürdüreceklerini ifade etti.

Ermenek 44 gündür direnişte

 Ermenek bölgesinde faaliyet gösteren Cenne 1 no’lu ile Seba Maden ocaklarında çalışan işçiler ile 28 Ekim 2014’te Has Şekerler Maden’de meydana gelen faciada hayatını kaybeden 18 içinin aileleri, alamadıkları hakları; işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemleri mevzuatının uygulanması için yürüyor.

Ankara yürüyüşüne saldırı

Taleplerini ve seslerini duyurmak için maden sahası önünde 44 gündür direnişte. İşçilerin Ankara’ya yürüyüşleri ise 12 Ekim’de jandarma ekiplerinin plastik mermi ve biber gazlı saldırısına uğradı; üç işçi yaralandı. “Yerin altı ölüm üstü zulüm” diyen işçiler geceyi maden ocağında geçirdi. Cenne ve Seba’da bekleyişlerini sürdüren işçiler, her gün basın açıklamaları yaptı. 6 gün boyunca bekleyişlerini devam ettiren işçiler, yetkililerle yapılan görüşmelerden sonuç alamayınca 19 Ekim’de yeniden Ankara’ya yürüme kararı aldı. Güneyyurt alanında bir araya gelen işçiler ve aileleri askerler tarafından sabahın saatlerinde ablukaya alındı. İşçilerin yürümesine izin vermeyen askerler, meydanda konaklamak için çadır kurulmasına da “Kamu düzenini bozduğu” gerekçesiyle engelledi. 

Maden işçileri, AKP Karaman Milletvekili Selman Oğuzhan Eser’in Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı ile görüşeceği sözünü üzerine, maden ocağındaki bekleyişlerini 25 Ekim Cuma gününe kadar sürdürme kararı aldı.

Gitmediğimiz yer kalmadı

 Ermenek’te Has Şekerler Madencilik'e ait Cenne Linyit Ocağı'nında 31 Ağustos’ta direnişe başlayan işçilerden Abdullah Büber (31), “Şubat ayından beri maden ocağı kapalı. İçeride 12 yıllık tazminatı olan da var, 6 yıllık tazminatı olan da var” dedi. Çalmadıkları kalmadığını belirten Büber, “Patronun kapısının önüne gittik, kaymakam ile görüştük ama sonuç alamadık. Bir sonuca bağlaya bilmek için Ankara’ya yürümeye karar verdik. Biz yürüyüşü 12 Ekim’de başladığımızda ocak çıkışında jandarma barikatı ile karşılaştık. Bize çoluk çocuk dinlemeden plastik mermi, biber gazı sıktılar” diye konuştu. Ankara’da 15 Ekim’de Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ) yöneticileriyle görüşme yapan heyette yer alan Büber, “Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile görüşme sağladıklarını söyleyerek yürüyüşü durdurdular. Biz Ankara’ya geldiğimizde etkisi ve yetkisi olmayan bir TKİ müdürüyle tek görüştük. O da bize ‘yetkisinin olmadığını’ söylediği için geri döndük” diye konuştu.

Tekrar yürürüz

 AKP Karaman Milletvekili Selman Oğuzhan Eser’den 25 Ekim Cuma gününe kadar sorunun çözüleceğine dair söz aldıklarını belirten Büber, çözümün olmaması hainde direnişlerini sürdürdükleri maden ocağından tekrar yürüyeceklerini kaydetti Yürüyüşün salgın nedeniyle engellenmesine tepki gösteren Büber, şöyle devam etti: “Bütün işyerleri çalışıyor, biz maden de çalışırken aynı havayı soluyoruz, işine gelen siyasi partiler istediği gibi miting yapıyor, onlara pandemi yok da işçi önlem alıp yürümeye karar verince mi pandemi var.” 

Çocuğumun hakkı

 Soma’da Uyar Madencilikte 2004 ile 2014 yılları arasında çalışan hak ettiği tazminatları almadığı için mücadele eden yüzlerce işçiden biri Nevzat İndirik de Salihli’den Ankara’ya sesini duyurmaya çalışıyor. “Sizi kim yürütüyor” diye sorularla karşılaştıklarını söyleyen İndirik, şunları ifade etti: “Bizi kim yürütebilir, biz kendimiz yürüyoruz. Ben bu yola çıkarken iki yaşındaki çocuğumla helalleştim öyle yola çıktım. Ben o çocuğun hakkını bırakmam, Ankara’ya gelinecek. Hak aramamak suç değil. Duyarlı olan herkese çağrım bize sahip çıksınlar ve hakkı yenilen varsa hakkını arasın.” MANİSA

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.