Devlet mi mafya, mafya mı devlet?

Fehim IŞIK yazdı —

  • “Kürt anasını görmesin” zihniyetiyle hareket edip bırakın Akdeniz belediyesini koca bir ülkeyi altın tepside AKP’ye sunan CHP ve ortakları başta olmak üzere, bu rezilliklere sessiz kalıp görmezden gelen A’dan Z’ye herkes bu rezilliğe ortaktır.

Mersin’in Akdeniz ilçesi 1990’lardaki göçler sonrasında Kürtlerin yoğun yaşadığı ilçelerden birine dönüştü. 31 Mart 2019 yerel seçimleri hariç önceki iki dönem ilçenin belediyesini HDP veya önceli partilerden eşbaşkanlar yönetiyordu. HDP’nin kazanamayacağını bildiği birçok belediyede aday çıkarmayıp AKP’ye kazandırmama tutumunu yaşama geçirmesi sonrasında, 2019 yerel seçimlerinde tablo epey değişti. Bu tutumla CHP’nin 2019’da İstanbul ve Ankara dâhil çokça belediyede seçim kazandığını hatırlıyorsunuz. Ancak CHP, kazanamayacağını bildiği belediyelerde benzer bir tutum takınmadı. HDP’nin kalesi olan tüm belediyelerde ısrarla aday çıkardı. Mersin Akdeniz de CHP’nin kazanamayacağını bildiği halde aday çıkardığı ilçelerden biriydi. Hal böyle olunca solun ve Kürtlerin kalesi olarak bilinen Akdeniz Belediyesi, MHP destekli AKP’ye altın tepside peşkeş çekildi. Yalnız Mersin Akdeniz değil, birçok belediyede benzer durum yaşandı. Millet İttifakı’nın iki ağır topu CHP ve İyi Parti’nin tutumu nedeniyle AKP ve MHP hak etmediği bazı belediyeleri de kazandı.

Elbet akıllara “Peki, ne oldu? HDP’nin tutumu işe mi yaradı? HDP belediye mi kazanmış oldu? Tümüne kayyum atanmadı mı?” soruları da gelebilir. Doğru, AKP-MHP zihniyeti belediyelerin neredeyse tamamını gasp etti. Ancak HDP de, tutumuyla anahtarın kimde olduğunu gösterdi. Eğer birileri hak, hukuk, adalet istiyor, bu talepleri herkes için savunuyor ise adresin neresi olduğunu açıkça işaret etti.

Anladılar mı? Yok! Zihinlerinde yer etmiş Kürt düşmanlığı anlamalarına fırsat vermedi. Efendi bakış açısı ile Kürt’ü kendine mecbur köle gibi görmeye devam edince, derdin de hak, hukuk, adalet değil statükoyu sürdürecek ve koruyacak iktidar arayışı olduğu bir kez daha anlaşıldı.

Tamam, bu rezil bir tutum ama bu tutum rezil diye HDP ve Kürtler, hakikati göstermekten vaz mı geçsin? Kürt’e karşı en büyük savaşı açan AKP-MHP faşist ittifakına, “Al takır takır yönet, takır takır öldür mü?” desin. HDP ve Kürtler bunu yapmadılar, yapmazlar da.

Bu rezilliğin müsebbiplerini vicdan ve ahlaklarıyla baş başa bırakıp yeniden Akdeniz belediyesine dönelim. Evet, AKP 2019’da belediyeyi kazandı ancak belediye meclisinde çoğunluğu sağlayamadı. Meclisin 38 üyesinden 16’sı AKP’li, 1’i bağımsız iken 21’i ise muhalif partilerden seçildi. Bağımsız üye de AKP lehine davranınca oylamalar ağırlıkla 17-21 AKP aleyhine sonuçlandı. AKP, halk lehine bir proje getirmedikçe, Meclis’ten karar çıkaramadı.

AKP’li belediyenin çıkartamadığı rantiyeci kararlardan biri de belediyenin bazı taşınmazlarının satışı ile belediye başkanına yüksek miktarda borçlanma yetkisinin verilmesiydi. AKP bu kararı çıkartamayınca mafyaya başvurdu. Mafya HDP’li 8 meclis üyesinden 5’ini kaçırdı. HDP’li meclis üyeleri mafyanın elindeyken AKP’li başkan meclisi topladı ve istediği kararı oy birliği ile çıkardı. Evet evet! Oy birliği ile çıkardı. Meclisin diğer muhalif üyeleri de tutumu protesto edip toplantıya katılmayınca, 16 AKP’li, 1 bağımsızın verdiği oylarla hırsızlık ve yolsuzluğu resmileştiren bir meclis kararı oy birliği ile çıkmış oldu. AKP’li belediye istediği kararı çıkarınca mafyaya haber saldı ve HDP’li meclis üyeleri de serbest bırakıldı. Bir “İş bilenin kılıç kuşananın” sözü bir kez daha böyle yaşama geçti, ama bu rezilliği de duymayan kalmadı. A’dan Z’ye herkes, bir yolsuzluk ve hırsızlık hikayesinin nasıl yaşama geçirildiğini canlı biçimde gördü.

Yazıyı bitirirken bir küçük düzeltme yapayım. İtirazları duyar gibiyim. HDP’li üyeleri kaçıranlar mafya değil, diyenler var. Doğru, AKP’li belediyenin talebi üzerine polis HDP’li meclis üyelerini gözaltına almış. İşlem bitince de bırakmış. Peki, hukuku kendi yolsuzluk ve hırsızlığına mahkum eden bu zihniyet ile mafya zihniyeti arasında ne fark var? Devlet, mafyanın kendisine dönüşmüş.

Bu rezilliğin sorumluları kuşkusuz sadece polis ve AKP’li belediye değil. Devlet ve devleti savunan herkes, bu rezilliğe ortaktır.

“Kürt anasını görmesin” zihniyetiyle hareket edip bırakın Akdeniz belediyesini koca bir ülkeyi altın tepside AKP’ye sunan CHP ve ortakları başta olmak üzere, bu rezilliklere sessiz kalıp görmezden gelen A’dan Z’ye herkes bu rezilliğe ortaktır.

Bu rezillik elbet aşılacak! Ancak akıllarda sadece rezilliği yaşama geçirenler değil Kürt düşmanlığından çürümüş zihniyetlerini siyasetlerinin bir parçasına dönüştürmüş ortakları da kalacak.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.