Eğitimciler 2 Kasım’da grevde

  •  Eğitim emekçilerinin örgütlendiği sendikalar, sorunlarının çözümü ve taleplerinin karşılanması için 2 Kasım'da greve gidiyor.

 

MASİS HESKİF/ANKARA

Eğitim Sen Genel Başkanı Nejla Kurul, öğretmenlerin ekonomik, demokratik haklarının karşılanması gerektiğini belirterek, eğitimcilerin 2 Kasım’da grev yapacaklarını söyledi.

Aralarında Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen), Hürriyetçi Eğitim Sen, Eğitim-İş, Anadolu Eğitim Sen, Teç Sen, Özgür Eğitim Sen, Eksen Eğitim Sen, İdeal Eğitim Sen, Eşit Haklar Sendikası, Eğitim Söz Sen, Eğitimde Birlik Sen, Eğitim Hak Sen, TÖB-SEN’in olduğu sendikalar 14 Ekim’de bir araya gelerek Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) ve eğitimcilerin yaşadığı sorunlara karşı eylem planı oluşturdu. Eğitimciler, ÖMK’nın geri çekilmediğini ve eğitimin kronikleşen sorunlarına çözüm getirilmediğini belirterek, “Bunlara karşı sessiz kalmayacağız. Sesimizi duyurmak ve sorunların çözümü için 2 Kasım’da grevdeyiz” dedi.

Sendikalar bir arada

Her zaman birleşik mücadeleden yana olduklarının altını çizen Eğitim Sen Genel Başkanı Nejla Kurul, şunları söyledi: “Emekçilerin ortak talepleri için birçok sendikanın bir araya gelmesi daha güçlü mücadele verilmesini sağlar. Bu sendikacılığın temel ilkelerindendir. Emekçilere dönük böl, yönet ve boyun eğdirme taktiğiyle dayanışmacı, eşitlikçi kültürlerini bozmaya yönelik manipülasyonlar yürütülüyor. Sendikaların, iktidarın ayrıştırma politikalarına düşmeden yan yana gelmeleri çok önemli. Eğitim Sen olarak çok sayıda çağrı ve sendikalarla görüşmeler yaptık. Yakın zamanda, özellikle sosyal medyada öğretmenlerin, ‘sendikalar bir araya gelsin, ortak bir mücadele yürütsün’ çağrısı da eklenince sendikalar bir araya geldi.”

Eğitim Sen Genel Başkanı Nejla Kurul

 

Eşitsizlik ve ayrımcılık 

Buluşmadan çıkan talepleri anlatan Kurul, en temel önceliklerinin ÖMK’nın geri çekilmesi olduğunu vurguladı. ÖMK’nin eğitim emekçilerinin ekonomik, demokratik ve özlük haklarını sınırlayacağına dikkat çeken Kurul, “Aynı zamanda eşitsizlik ve ayrımcılık yaratacak. ÖMK’nın geri çekilmesi ve yeni bir meslek kanununun hazırlanması konusunda güçlü bir talep var. Tüm sendikaların ve öğretmenlerin katılımını sağlayan bir tartışma sonucu yeni bir meslek kanunu oluşturulmalı” dedi.

Eğitimcilerin talepleri net

Ortak taleplerinden birisinin, eğitim öğretim yılına hazırlık ödeneğinin tüm eğitim çalışanları için genişletilerek bir maaş tutarında olması gerektiğini söyleyen Kurul, şöyle devam etti: “Eğitim emekçilerinin maaşlarının tamamı, yoksulluk sınırının üzerinde olmalı. Hali hazırda açlık sınırına yakındır. 3600 ek gösterge ile birinci dereceye yükselmiş tüm kamu emekçilerine 3600 ek gösterge alacağı sağlanmalı. Eşit işe eşit ücret ilkesi çok net. Farklı ücretle istihdam biçimlerini reddeden bir yaklaşımımız var. Ücretli öğretmen, sözleşmeli öğretmen gibi ayrımlar var. Bunların da kadrolu olarak istihdamı sağlanmalı.  ÖMK’da öğretmen, uzman öğretmen ya da baş öğretmen diye üç ayrı ünvan adı altında farklı maaş uygulamasına da itirazımız var. Öğretmenlerin ekonomik, demokratik hakları karşılanmalı.” 

Liyakat esas alınmıyor

Mülakat uygulamasına mutlaka son verilmesini, çünkü hali hazırdaki uygulama biçimiyle liyakatin esas alınmadığını kaydeden Kurul, "Özellikle tüm eğitim emekçilerine çeşitli yardımlar yapılması gerekiyor. Diğer taraftan da çocuklarımızın eğitim hakkını sağlayabilecek çalışmalar yürütülmeli. Okullarda açlıkla karşı karşıya kalan çocuklar sıklıkla gündeme geliyor. Sosyal devlet ilkesinin bir gereği olarak onların eğitim, barınma ve beslenme hakları da karşılanmalı” şeklinde konuştu.

Velilerden destek bekliyorlar

Taleplerinin karşılanması için gerekli adımların atılmaması durumunda 2 Kasım’da iş bırakacaklarının söyleyen Kurul, şunları ifade etti: “Uyarılarımızı yaptığımız günden beri iktidardan bir adım atılmış değil. İktidar istediğini uygulayacak, biz de mücadelede ve grevimizde ısrarcıyız. Velilerimizin de desteğini bekliyoruz Onların desteği olmadan bu süreci atlatmak mümkün değil. Bu meslek kanununa göre çocuklar da ayrışmış olacaklar. Bazı çocuklar düz öğretmende okurken, bazı çocuklar uzman, bazıları da başöğretmende okuyacak. Veliler okul kayıt esnasına geldiğinde ‘benim çocuğum neden başöğretmende okumuyor?’ diyecek ve idarelerle başı derde girecek. Hem öğretmenlere hem eğitim çalışanlarına hem de velilerimize dönük bir ayrımcı yasa ile karşı karşıyayız.” 

İş bırakma hakkı

Kurul, il milli eğitim müdürlüklerinden gönderilen iş bırakma eylemine katılacak olan öğretmenler hakkında disiplin işlemi uygulanacağına ilişkin yazıya da değinen Kurul, şunları ekledi: “İş bırakma, başta Uluslararası Çalışma Örgütü (İLO) olmak üzere sendikal haklarından biri. ‘Taleplerimizi görün, bu talepleri dikkate alın’ diyen bir yaklaşım. İş bıraktığında ceza verilemeyeceğine dair hukuk açısından da önemli kararlar var. Hukuk, bir örgütlenme özgürlüğü bağlamında, sendikal hak olarak değerlendiriyor. Öğretmenlik Meslek Kanunu geri çekilsin talebini bu üretimden gelen gücümüzü de kullanarak ortaya koymalıyız ki geri adım atılabilsin. Bu ayrımcı yasa ortadan kalksın. Bu yasa daha demokratik, daha eşitlikçi, daha özgürlükçü bir nitelik kazanana kadar bizim de mücadelemiz devam edecek.”

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.