Eppur Si Muove

Bu fotoyu kim ve nerede çekti bilmiyorum. Fotoyu okuduğumuzda elbette „Militarizmin hayvan sevgisi” ortaya çıkmıyor. Eşek, bir askerin sırtında memnun, elinde keyif cıgarası eksik. Büyük ihtimalle kendisine çok değer verildiğini de düşünüyor, haklı olarak. Ama bilmediği şey, birazdan o askerlerin önünden mayın tarlasına sürüleceği ve ömrünün o kadarcık olduğudur. Hayatın militarist-devlet diyalektiği böyle işler, yani kullan ve at.

Bu sadece fotolar ve hikayelerde olmuyor. Misal bakınız TRT 6’e. Devletin „Sahte değerlerine ve açtığı kollarına” binenleri görün. Misal bakın AKP Gönül Koruculuğu yapanlara. Misal bakın atılan yeme karga tulumda koşup methiye dizenlere. Kürt aydın sıfatı ile AKP’ye yanaşan ve Kürt faciasına dönen açılım manyaklığına elleri ile tutunup içi boş iktidar kuruculuğuna yalvaran „nanê selê” ruhlu sözüm ona Kürtçe taciri ulu aydınlara da iyi bakın. (Havalar sıcak, kendinize de iyi bakın. Üşütmeyin!) Misal İran’ın karanlık yüzüne aydınlık diye yalvaran hükümete bakın. El üstünde oluşlarını, onlara verilen değer gibi okuyorlar, halen mayın için var olduklarını görmediler. Şimdi bu eşeklik değil de nedir? Eşek olmak mı, insan olmak mı zor?*
***
Pika pika pikaçuu diyerek elektrik saçan güzel dostumuz değerli şahsiyet Pikaçu abênin saçtığı elektriksel alanın içine girmişiz. Nasıl bir türbülans bilemiyorum, anlam veremiyorum. Düşünün „Bu sefer teğet bile geçmeyecek” denilen bir uzay geometrisi şeysinin çaresiz bekleyicisi iken, „İç savaş çıksın, gayet iyidir” diyen Türksolu’nun soslu ve cıvık sofralarının kara sinek batağı Gökçe efendisinin son yazısı bile mana teşkil edecek gibi bunların yanında. En azından son gözyaşımatör(ağlama işini mesleğe dönüştüren ahlaksız robot kuşağı) Bülent Arınç’ın „Norveç’te ki saldırıları gerçekleştiren Breivik’in bomba yapımını internetten öğrendiğini ve Türkiye’de yürürlüğe girecek internete filtre uygulamasını çocukların bu noktaya gelmesini önleyecektir” demecinde bulunması da başta Uganda olmak üzere tüm internet severlere hayırlı olsun. Bildiğin son İzeddin kafası stayla’nın beat kuşağından fırlamış bu adam. Gel gör ki… Neyse görmeyin, zaten her şey ortada!
Ortada olan başka bişi söylim; 22.01.2011’de Antartika kıtasındaki Folk balıklarına seslenen ve eriyen buzulların ahlaksızlıktan eridiğini açıklayan Başbakan Erdoğan „Kimsenin Yaşam Tarzına Müdahale Etmeyiz, Edilmesine de Müsaade Etmeyiz” demişti.(http://goo.gl/0QdDQ)
Bu da ortalıkta bir kenarda dursun. Sonra Taksim tarafına yolunuz düştüğünde, bu masaların bu yolların ve yerlerde, kenarlarda oturmuş insanların hali nedir diye sormayın ha! Asmalı Mescit mi? Orası neresi ki…
***
Galileo’nun ölmeden öncesi son sözleri ne olmuş derseniz? „Eppur Si Muove” imiş. Hemen Türkçe’sini yazmadım ki havalı dursun biraz cümle. Latince uzmanı olduğum da anlaşılsın. Cagito ergo sum demeyi de biliyorum. Sonra demedi demeyin…
Yer imimiz Wiki, „Yaşamı süresince Vatikan’ın baskıları yüzünden kabul ettiği Dünya’nın dönmediğine ilişkin teze göndermede bulunarak Eppur Si Muove yani „Yine de Dünya dönüyor” demiştir.
Özerkliğin ilanı ile dünya durdu! Komutanlar bile istifa etti. (Taraf tarzı habercilik ve bağlantı kurma ama belgesizim. Fotokopi versem olur?) Alp Er Tunga hemen atandı taaa bilmem Göktürk döneminden. Bence „Ayy zamanı değil” diyen ağabeyler-ablaları boşalan general kuvvetlerinin koltuklarına atasalardı. Gerçi Oya Eronat onlara fırsat vermezdi ama yinede şanslar denenseydi. Bir de oradan baksınlar hele zamanı mı değil mi? Vallahi Aynştayn (Einstein) duysa zamanı büker kendine jilet atardı law. Kürtlerin son siyasi kararı ve iddialı duruşu, yüzlerce yıldır yarattığı değerler silsilesi ve bu yolda can verenlerin ‘göz’den kaçıyor olabilişlerine anlam vermek zor.
Dünya yine dönecek, dönüyor işte. Elleşmeyin manuel özerklik ayarlarına.
(*) Y.Özgür Politika’da ki ilk yazımın bir paragrafı idi. Güncelleme ihtiyacı hissettim.