Erdoğan ve sorunlu ittifakları

Forum Haberleri —

Erdoğan-Bahçeli

Erdoğan-Bahçeli

  • MHP nasıl oluyor da Türkiye’nin geleceğinde bu kadar rol oynayabiliyor? AKP dahil, bütün Türkiye’yi savaşa ve yıkıma sürüklüyorsa, muhalefet güçleri de kendisini sorgulamalıdır.

ZEKİ AKIL

Türkiye kuruluşundan günümüze, yüz yıllık ömrünü Kürt düşmanlığıyla geçirdi. Ülkenin bütün kaynakları yıllardır bu çatışma ve savaşa harcanıyor. Türkiye şimdi dünyada enflasyonun en yüksek olduğu ülkelerin başında geliyor. Rüşvet, kayırma ve yolsuzlukta yine dünyanın ön sıralarında. Ayrıca uyuşturucu ticareti ve insan kaçakçılığı açısından da dünyanın ilk sıralarında. Şimdi Erdoğan siyasette yumuşama, Ö. Özel’in ise normalleşme dediği bir süreç konuşuluyor. Bu siyasi denklemde normalleşme ve yumuşama mümkün mü? Buna doğru cevaplar vermek için doğru soruları sormak gerekir.

Yüz yıldır Kürt sorunu inkar ve savaş, bastırma kıskacında. Sorun bu kıskaçtan çıkarılmadıkça ne siyaset ne ekonomi ne de toplumsal yaşam normalleşebilir. Kürtler halk olarak tanınır ve var olmaktan gelen hakları iade edilirse sorun savaş ve çatışma zemininden çıkarılır. Bu gerçekleştiğinde de siyaset normal mecrasında akar. Kürt halkının bütün hak arayışları düşmanca karşılanır, "bölücülük ve terör’’ olarak tanımlanırsa asla siyaset normalleşmez.

MHP, Türkiye halklarının sorunlarına çözüm arayan bir parti değildir. Halkların ihtiyaçlarından doğmamıştır. Sola ve Kürtlere karşı devletin çekirdek güçleri, özel savaş daireleri bu partiyi kurmuş ve kullanmışlardır. 12 Eylül öncesi sokak hareketleri için kullanılmıştır. Sağ sol çatışmaları adı altında beş binden fazla insan katledilmiştir. Solun önünü kesmek, Kürt halkının uyanışını baltalamak için devletin yasa dışı, kirli işleri için kullanılmıştır. 12 Eylül’den sonra da fonksiyonu değişmemiştir. MHP her zaman gücünün çok üstünde devlet içinde kendisine yer bulmuş, kadrolaşması istenmiştir. Öyle ki, Türkiye’nin etkili mafya örgütlenmesi de MHP’ye, onun kadrolarına dayandırılmıştır. Irkçı ve marjinal bir parti, oy oranı yüzde beşi normalde aşmayan bir oluşum ama hala Türkiye’nin siyasi yaşamına yön verecek konumda.

Demokrat olmaya, mesleklerini yapmaya çalışan birçok basın çalışanı ve politikacı MHP’lilerin saldırılarına uğradı. Bahçeli sürekli partileri ve basını tehdit ediyor. Herkese ayar vermeye çalışıyor. Bahçeli’nin bu gücü halktan almadığı açık. Ayrıca halk ona sağı solu tehdit etmek için oy vermiyor. Şimdi CHP yüzde otuz yedinin üzerinde oy almış. Bahçeli’nin aldığı oy ise yüzde beş. Ama Bahçeli CHP Genel Başkanı dahil herkesi tehdit ediyor. Bir parti yöneticisi gibi davranmıyor. Gücünü devletin içindeki karanlık odaklardan aldığı kesin.

Erdoğan gibi egosu şişkin olan birisi bile Bahçeli’ye ağzını açamıyor. Erdoğan neden Bahçeli’ye bu kadar katlanıyor. 2015’ten önce Erdoğan onlara "kandan beslenenler, kafatasçılar’’ diyordu. Erdoğan tek başına iktidar olma şansını yitirdi, MHP’ye muhtaç oldu denilebilir. Ama bu gerekçeyle izah etmek gerçeği tam ifade etmez. Erdoğan’ın ittifak politikaları hep sorunludur. Açık şeffaf, politika kurallarına göre ittifaklar yapmadığı doğrudur. Fettullah Gülen’le yaptığı ittifak da şeffaf ve açık değildi. İçeriği halka açıklanmadı. Ama Fetullahçılarla arası açıldığında ve iktidar için birbirlerine girdiklerinde kıyamet koptu. Fetullahçıların bütün mal varlıklarına el kondu. On binlercesi cezaevine atıldı. Aşağılandılar, ağır işkencelere uğradılar. Yüz binden fazla insan KHK adı altında işlerinden atıldı.

Şimdi MHP hiçbir zaman olmadığı kadar devlet içinde örgütleniyor. Devletin bütün olanakları kendisine peşkeş çekiliyor. Bahçeli çok rahatlıkla Anayasa Mahkemesi kapatılsın diyebiliyor. Kendisinden daha fazla kitle desteği olan, parlamentoda üçüncü parti konumundaki HDP, şimdi de DEM parti kapatılsın diyor. Türkiye siyasetinin ve partilerinin başına atanmış bir kayyım, bir müfettiş gibi hareket ediyor. Erdoğan’a atanmış bir kayyım olduğu kesin ama onunla yetinmiyor. O kadar şımartılmış ki, bütün kurumlara ve partilere ayar vermekle meşgul.

Erdoğan’ın iktidar hırsı bütün ahlak ve demokrasinin, yasaların üstündedir. Bunun için yaptıkları ittifakların hiç birisi yasalara ve ahlak kurallarına göre değildir. TBP ve Hizbul-kontra, Hüda-Par gibi güçlerle ittifak yaptı. Onları meclise taşıdı. Bu ittifakların içeriği kamuoyuna açıklanmış değildir.

AKP’nin MHP’yle yaptığı ittifakın içeriğini Türkiye halkları bilmiyor. Türkiye aydınları, sol çevreler ve siyasi partiler nedense bu konuyu irdelemediler. MHP nasıl oluyor da Türkiye’nin geleceğinde bu kadar rol oynayabiliyor? Aslında miadını çoktan doldurmuş, olsa olsa ancak marjinal bir oluşum olabilir. Buna rağmen MHP etkili olabiliyor, AKP dahil, bütün Türkiye’yi savaşa ve yıkıma sürüklüyorsa, muhalefet güçleri de kendisini sorgulamalıdır. Sanki Bahçeli’nin bir dokunulmazlığı varmış. Hakaret etme ve herkese ayar verme gücü, yetkisi varmış gibi kabul görüyor. Bu anormal durum normal karşılanır olmuş.

AKP ve Erdoğan’a da "Söyle arkadaşını sana kim olduğunu söyleyeyim’’ öz deyişini hatırlatmak ve bunun hesabını sormak gerek. Bunun dışında normalleşme ve yumuşama hayallerini kimse kurmasın, halkı boşuna kandırıp, beklentiye sokmasın.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.